3. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/12753 Karar No: 2013/15991 Karar Tarihi: 14.11.2013
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/12753 Esas 2013/15991 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalıya yönelik elektrik faturalarının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davası sonucunda mahkeme, davanın davacı lehine sonuçlanmasına karar vermiştir. Ancak davalının şirket ortağı olması nedeniyle bu borcun kişisel sorumluluğunu taşımadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, hüküm bozulmuş ve davaya ilişkin kanun maddesi olarak HUMK'nun 428. maddesi gösterilmiştir.
3. Hukuk Dairesi 2013/12753 E. , 2013/15991 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ VEK.AV. ...
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dilekçesinde; davalı hakkında ödenmeyen elektrik faturalarının tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevabında, icra takibine konu borcun, ortağı bulunduğu .. Şirketinin borcu olduğunu, şirkete ait elektrik borcu nedeniyle hakkında icra takibi yapılmasının hukuken imkansız olduğunu belirterek, aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davacı kurum ile yapılan abonelik sözleşmesini davalının sorumlu kişi sıfatıyla imzaladığı, davalının itirazının haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Somut olayda, abonelik sözleşmesinden kaynaklanan elektrik tüketim borcunun tahsili amacıyla gerçekleştirlen icra takibine yönelik itirazın iptali talep edilmektedir. Davaya konu borcun doğumuna sebep olan 18100 nolu abonelik sözleşmesi davalının ortağı olduğu dava dışı.... ile davacı kurum arasında gerçekleştirilmiş, icra takibine konu borç ise normal elektrik tüketim borcundan kaynaklanmaktadır. Elektrik hırsızlığı veya kaçak elektrik kullanımı gibi bizzat davalıya atfedilecek bir borç sözkonusu değildir. Davalı, dava dışı şirketin bu borcunu (şirket ortağı olsa dahi) kişisel olarak ödemeyi taahhüt etmemiş, herhangi bir kefalet de sunmamıştır. Bu nedenle, ödenmemiş elektrik borcundan dolayı şirket ortaklarının (kamu alacaklarında olduğu gibi) kişisel sorumlulukları bulunmamaktadır. Bu açıklamalar ışığında, dava dışı şirkete ait normal elektrik tüketim borcundan kaynaklanan alacak nedeniyle davalı şirket ortağının sorumluluğunun bulunmaması nedeniyle davalı hakkında açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
....
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.