10. Hukuk Dairesi 2020/7703 E. , 2021/7915 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Tire 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacının davalı işyerinde 01/02/2014- 08/08/2015 tarihleri arasında belirsiz süreli iş akdi ile devamlı ve sürekli olarak çalıştığını, bu süre boyunca sigortasının eksik yatırıldığını, bu nedenle bu çalışma sürelerine ait bildirimi yapılmayan tarihler arasında çalıştığının tespiti ile davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın reddi gerektiğini, açılan davanın haksız ve kötüniyetli olduğunu, davacının davalı yanında bildirilen günler dahilinde çalıştığını, bu durumun sunulan deliller ve belgelerle ispatlanacağını, belirtilen nedenler gereği davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Fer"i müdahil vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının 2014/05- 2015/08 tarihleri arasında sigortadan bildiriminin yapıldığını, davacının öncelikle çalışıldığı iddia edilen hizmete ilişkin belgelerin işveren tarafından verilmediğini ya da çalışıldığının kurumca tespit edilip edilmediğinin araştırılması gerektiğini, daha sonra hizmetin geçtiği iddia edilen yıllarda işyerinin gerçekten var olup olmadığı, çalışma iddiasının işyeri kayıtları, ücret ödeme belgeleri gibi yazılı deliller bağlamında araştırılması, çalışma konusu işin niteliği, devamlılık gösterip göstermediği, başlangıç ve bitiş tarihleri ve alınan ücret konusundaki tanık ifadelerinin inandırıcılığı hakkında, tanık beyanlarının işyeri kapsamı, kapasite ve niteliği dikkate alınarak değerlendirilmesi, çalışıldığı iddia edilen işyerinde birlikte çalışan ve işverenin bordrolarında kayıtlı kişiler ile aynı çevrede benzer işi yapan başka işverenlerin çalıştırdığı ve bordrolarda geçmiş kişilerin dinlenmesi, hizmet tespit davalarının kamu düzenine yönelik olduğundan bahisle tereddüte yer bırakmayacak şekilde kanıtlanması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece, “davanın reddine” karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Tire 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi"nden verilen 09/04/2019 tarih, 2016/350 Esas ve 2019/336 Karar sayılı kararına yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ
Davacı vekili, kararın eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olduğunu, davacının çalışmasının sabit olduğunu belirterek kararın temyizen bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Mahkemece, davacının işyerine giriş kaydının 18/04/2014 tarihinde yapıldığı, bildirim yapılmayan 01/02/2014 ve 17/04/2014 tarih aralığına ilişkin olarak dinlenen tanıkların, davacının 2014 yılı şubat ayında işe başladığını belirttiklerini, ancak dinlenen bu tanıkların davacı ile birlikte çalışan kişiler olmadıkları, tanıklardan birinin davacının eşi olduğu ve bu tanıkların olaya ilişkin ve davacının çalışmasına ilişkin görgüye dayalı net beyanlarının olmadığını, dinlenen bordro tanıklarının çalışmaya ilişkin herhangi bir bilgilerinin olmadığı, bazı tanıkların ise davacının işe 2014 yılı mayıs ayında çalışmaya başladığı bildirdikleri, davacının iddia ettiği çalışmaya başladığı tarihin net olarak belirlenemediğini, tanık anlatımı haricinde başkaca deliller ile iddiasını ispatlayamadığı belirterek davanın reddine karar verilmiş ise de karar eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.
Yapılacak iş, dosyada dinlenen bordro tanıklarından bazılarının davacının Mayıs ayında işe başladığı yönündeki beyanlarına, işe giriş bildirgesinin 18/04/2014 tarihinde verilmiş olması, vergi dairesi yazısında işe başlama tarihinin 18/02/2014 bildirilmesi, davacı tanıklarının da talep edilen dönemde davacının çalıştığını beyan etmesi karşısında; çelişkili tanık anlatımları, işe giriş bildirgesi bulunması, davalı şirketin vergi kaydı göz önüne alındığında, davacının hangi tarihte işe başladığının net olarak ortaya konulabilmesi için, yargılama sırasında dinlenen tanık ifadelerinin yetersiz kaldığı anlaşılmakla, davalı işverenin uyuşmazlık konusu dönem bordrolarının tamamı ve bordrolarda bildirimleri yapılan sigortalıların hizmet cetvelleri de getirtilerek dinlenmeyen bordro tanığı bulunması halinde bunların da yeteri kadarının bilgi ve görgüsüne başvurulmalı, tanık ifadeleri arasındaki çelişkiler giderilmeli, kolluk araştırması yapılmalı, davacının çalışmalarını bilebilecek komşu işyeri tanıkları dinlenmeli ve elde edilecek sonuca göre davacının çalıştığı süre belirlenerek hüküm kurulmalıdır.
Açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 09/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.