15. Hukuk Dairesi 2017/1361 E. , 2018/2634 K.
"İçtihat Metni"
Davacı-karşı davalı..... ile davalı-karşı davacı ...., birleşen 2013/226 Esas sayılı davada davacı..... ile davalılar 1-.... 2... ... 3-... arasındaki davadan dolayı ... Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 24.12.2015 gün ve 2014/448-2015/1079 sayılı hükmü bozan Dairemizin 20.03.2017 gün ve 2016/1717-2017/1176 sayılı ilâmı aleyhinde davacı-karşı davalı birleşen dosya davacısı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl-karşı ve birleşen dava, eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmakta olup, asıl dava bakiye iş bedeli alacağının tahsili için yapılan ilâmsız icra takibine itirazın iptâli ve takibin devamı istemlerine, asıl davaya karşı açılan dava ise; işin süresinde bitirilmemesi nedeniyle kira ve gelir kaybı, ayıplı işlerin giderim bedeli ile uğradığı zararların giderilmesi talebine, birleşen dava ise bakiye iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulü, karşı davanın reddi, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, asıl davada iş sahibi tarafından açılan karşı davanın reddine dair verilen karar, iş sahibi ve yüklenici vekillerince temyizi üzerine Dairemizden verilen 20.03.2017 gün 2016/1717 Esas 2017/1176 Karar sayılı bozma ilâmına karşı davacı-karşı davalı ve birleşen dosya davacısı yüklenici vekilince yasal süresi içinde karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
1-Yargıtay ilâmında belirtilen gerektirici nedenler karşısında HUMK"nın 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uygun olmayan davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer karar düzeltme talepleri yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Dairemizden verilen 20.03.2017 gün 2016/1717 Esas 2017/1176 Karar sayılı bozma ilâmında; dava konusu binanın kaçak olduğu, yapı ruhsatı için başvurulmadığı, dosya kapsamındaki Kağıthane Belediye Başkanlığı"nca 06.05.2015 tarihinde gönderilen cevabi
yazıda, bahse konu yerdeki inşaatın mevcut haliyle imara uygun hale getirilip getirilemeyeceğinin tapu, çap, röperli kroki, kat, istikamet, imar durum belgesi, zemin etüd raporu, mimari tesisat ve statik projeleri ile müracaat edilmesi halinde değerlendirileceği bildirildiği belirtilerek Kağıthane Belediye Başkanlığı"nın 08.05.2015 tarih 28942143/1786592-3546-5661 tarihli yazısında belirtilen proje ve belgeleri hazırlayıp inşaat ve tadilat yapı izin belgesini almak üzere yetki ve süre verilerek inşaat ve tadilatın yasal hale getirilmesinin sağlanması, yasal hale getirilmesi, inşaat ve tadilatın ruhsata bağlanmasının mümkün olmaması halinde kaçak inşaat niteliğinde olup, yıkımı gerekeceği ve ekonomik değeri olmayacağından asıl ve birleşen davanın tümden reddine karar verilmesi, inşaat ve tadilat izin belgesi (ruhsatı) alınıp inşaatın yasal hale getirilmesi durumunda, yapılan işin tamamının bedeli ile ilgili taraflar arasında ihtilâf bulunduğundan, yeniden oluşturulacak konusunda uzman teknik bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif de yapılarak gerçekleştirilen imalâtların eksik ve kusurlar da dikkate alınmak suretiyle yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçleri ile bedeli konusunda gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp kanıtlanan ödemeler düşüldükten sonra asıl ve birleşen davada sonucuna uygun bir karar verilmesi, bu halde asıl davada alacak yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporuyla saptanmış olacağından koşulları oluşmayan icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiğinden kararın bozulduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesine göre taraf defterlerinin birbiri ile uyumlu olduğu, her iki defterde de davacının 2012 yılı itibari ile 1.501.02,66 TL bedelli faturadan dolayı alacaklı olduğu, 1.020.000,00 TL ödeme yapıldığı, bakiye 481.062,66 TL alacak kaldığı belirtilmiştir. Davalı 6102 sayılı TTK"nın 21/2. maddesi uyarınca defterlere kayıtlı faturalara 8 gün içinde itiraz etmeden defterine kaydettiğine göre fatura içeriğinin iş sahibi aleyhine yüklenici lehine içeriklerinin kesinleştiğinin kabul edilmesi gerekmektedir.
Bu durumda yüklenici tarafından gerçekleştirilen imalâtların yasal hale getirilmesi halinde; yeniden oluşturulacak konusunda uzman teknik bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif de yapılarak gerçekleştirilen imalâtlar yönünden deftere kayıtlı ve kesinleşen faturalardaki imalâtlara faturadaki bedeller, defterlere kayıtlı olmayan imalâtlara yönelik olarak da yapıldıkları yıl piyasa rayiçlerine göre piyasa rayiçleri içerisinde KDV ve müteahhitlik karı olduğundan ayrıca eklenmeden bulunacak bedellerin toplanıp bedel konusunda gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp kanıtlanan ödemeler düşüldükten sonra asıl ve birleşen davada sonucuna uygun bir karar verilmesi, bu halde asıl davada alacak yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporuyla saptanmış olacağından koşulları oluşmayan icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekir.
Mahkeme kararının bu gerekçeyle de bozulması gerekirken deftere itiraz edilmeden kaydedilen fatura içeriklerinin kesinleştiği bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından davacı-karşı davalı ve birleşen dosya davacısı yüklenici vekilinin bu hususa ilişkin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 20.03.2017 tarihli bozma ilâmının kısmen kaldırılması ve mahkeme kararının bu gerekçeyle de bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı ve birleşen dosya davacısı vekilinin diğer karar düzeltme taleplerinin reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kabulüyle Dairemizin 20.03.2017 gün 2016/1717 Esas 2017/1176 Karar sayılı bozma ilâmının kısmen kaldırılarak yerel mahkeme hükmünün yukarıdaki gerekçe de ilave edilerek davacı-karşı davalı birleşen dosya davacısı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin ve karar düzeltme peşin harçlarının istek halinde karar düzeltme isteyen davacı-karşı davalı birleşen dosya davacısına geri verilmesine, 21.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.