Esas No: 1993/37
Karar No: 1994/1
Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 1993/37 Esas 1994/1 Karar Sayılı İlamı
Hukuk Bölümü 1993/37 E. , 1994/1 K.- 506 SAYILI YASA’NIN 75. MADDESIYLE DÜZENLENMIŞ OLAN TEHLIKE SINIF VE DERECESINDEN PRIM ÖDEME SÜRESININ (DEVRALINAN IŞYERI IÇIN) HANGI TARIHTE BAŞLATILA¬CAĞI SORUNUNA ILIŞKIN DAVANIN ADLÎ YARGI YERINDE ÇÖZÜMLEN-MESININ GEREKTIĞI HK.
- SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) (506) Madde 134
- UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAKKINDA KANUN (2247) Madde 14
- SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) (506) Madde 76
- SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) (506) Madde 75
"İçtihat Metni" Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.
Davacı : P.E.G. San. A.Ş. Davalı : Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü OLAY: Davacı şirket, işyerini 16.11.1987 tarihinde devraldığını, bu işyerinin 3602 sayılı Meslek Kodu ile III. derece tehlike sınıfında gösterilmesi ve prim nispetinin % 2.5 oranında tespit edilmesi gerektiğini SSK Tekirdağ Şube Müdürlüğüne 24.12.1987 tarihinde duyurduğunu, Şube Müdürlüğünün bu teklifi uygun bularak uygulamaya başlangıç tarihinin 506 sayılı Yasa’nın 75. maddesinin 4. bendine göre değil, işletmeyi devraldıktan sonra 75. ve 76. maddelerde belirtilen sürede yaptıkları başvuru tarihine göre tayin edilmesi gerektiğini ileri sürerek, idarece 1.1.1989 olarak bildirilen prim ödeme başlangıç tarihinin 1.12.1987 şeklinde değiştirilmesi istemiyle 7.7.1989 tarihinde idare mahkemesinde dava açmıştır. Edirne İdare Mahkemesi: 14.12.1989 gün ve 605-684 sayıyla; Anlaşmazlığın 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası’nın 75. maddesinin uygulanmasından doğduğu, aynı Yasa’nın 134. maddesinde: Bu yasanın uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların yetkili iş mahkemelerinde veya bu davaya bakmakla görevli mahkemelerde görüleceği hükmü uyarınca davanın adlî yargı yerinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Bu karar üzerine davacı 18.1.1990 tarihinde aynı istekle adlî yargıya başvurmuştur. Çerkezköy Asliye Hukuk Mahkemesi; 18.11.1992 gün ve E.90/14, K.92/338 sayıyla: 506 sayılı Yasa’nın 75. maddesinin son paragrafında “... Danıştay kararının kesinleştiği tarihten başlar...” şeklinde hüküm bulunduğu, bu hükmün aynı Yasa’nın görevi tayin eden 134. maddesine bir istisna teşkil ettiği, bu nedenle davanın çözümünün idari yargıya ait olduğu ve görev konusunun kamu düzenini ilgilendirmesi bakımından davanın her safhasında nazara alınabileceği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, bu kararda temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Davacı şirket 2.7.1993 tarihli dilekçe ile Uyuşmazlık Mahkemesi’ne başvurarak görevli mahkemenin belli edilmesini istemiştir. İstenilen dava dosyaları Asliye Hukuk Mahkemesince 27.1.1994 tarihinde Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderilmiştir. Böylece adlî ve idari yargı kararları arasında 2247 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde öngörüldüğü şekilde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. İnceleme ve Gerekçe: Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü, Selçuk Tüzün’ün Başkanlığında, Şükrü Kaya Erol, Dr. Ekrem Serim, Nursel Aymakoğlu, Zafer Kantarcıoğlu, İrfan Erdinç ve Osman Şimşek’in katılmaları ile yaptığı 21.2.1994 günlü toplantıda, Raportör-Hâkim Ayten Anıl’ın raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; toplantıya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı yerine katılan Savcı İsmet Gökalp ile Danıştay Başsavcısı yerine katılan Savcı M. İlhan Dinç’in adlî yargı yerinin görevli olduğu yolundaki yazılı düşünceleri doğrultusundaki sözlü açıklamaları alındıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. Davanın esası III. derece tehlike sınıfında olan işyerinin % 2,5 oranında prim ödemesi süresinin hangi tarihte başlatılacağı hususuna ilişkindir. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası’nın 75. maddesinde Tehlike Sınıf ve Derecelerinin belli edilme usul ve esasları gösterilmiştir. Bu maddenin konuyla ilgili 4. ve 5. bentlerinde “... Kurumca yapılacak değişikliklere ilişkin kararın takvim yılından en az bir ay önce işverene ve işveren tarafından değişiklik isteğinin de takvim yılından en az iki ay önce Kuruma bildirilmesi şarttır. Böylece karara bağlanacak değişiklikler, yukarıdaki fıkrada yazılı karar veya istekten sonra takvim yılı başında yürürlüğe girer...” denilmektedir. Davacı bu maddede belirtilen “değişiklik başlangıç tarihinin” işyerini devraldığı tarihe göre tespit edilmesi gerektiğini, kendisine yukarıda açıklanan hükümlerin aynen uygulanamayacağını ileri sürmektedir. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevsizlik kararında gerekçe olarak gösterilen hüküm ise 75. maddenin son paragrafında yer almaktadır. Bu paragrafta: “... işveren bu madde gereğince tehlike sınıf ve derecesine karşı Çalışma Bakanlığına yahut bu Bakanlığın vereceği karar üzerine Danıştay’a başvurursa, bu Kanun’un 81. maddesinin uygulanmasından, İcra ve İflas Kanununun ilgili maddesinde yazılı bir yıllık süre, birinci halde bakanlık kararının iptal süresi sonunda, ikinci halde ise Danıştay kararının kesinleştiği tarihten başlar.” denilmektedir. Görüldüğü gibi 75. maddenin açıklanan son paragrafındaki hükmün tehlike sınıf ve derecesine karşı Bakanlık ve Danıştay’a başvurulması halinde süre başlangıcının tayiniyle ilgilidir. Olayda ise tehlike sınıf ve derecesine itiraz söz konusu değildir. Başvuru, prim ödemelerinin başlangıç tarihinin genel prensiplere göre değil, işyerinin “devralınmış” olduğu hususu, yani olayın özelliği göz önünde bulundurulmak suretiyle tespiti gerektiğine yöneliktir. Diğer bir anlatımla bu uyuşmazlık türü, yukarıda sözü edilen 75. maddenin son paragrafında yer alan uyuşmazlıktan farklıdır. Bu itibarla 75. maddenin son paragrafı kapsamında bir uyuşmazlık olarak kabul edilemeyeceğinden 506 sayılı Yasa’nın 134. maddesinin açık hükmü uyarınca bu tür uyuşmazlıkların görüm ve çözümü adlî yargının görevine girmektedir. Zira, 506 sayılı Yasa’nın 134. maddesinde: “Bu Kanunu uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar, yetkili iş mahkemelerinde veya bu davalara bakmakla görevli mahkemelerde görülür.” denilmektedir. Tehlike sınıf ve derecesinin tayini ve buna yapılacak itirazların Danıştay’da çözümlenecek olması prim ödeme başlangıç tarihinin tespitinde meydana gelen anlaşmazlığın da idari yargı yerinde görüleceği şeklinde anlaşılmasını gerektirmez. Açıklanan hükümlere göre 506 sayılı Yasa’nın 75. maddesinin uygulanmasından doğan anlaşmazlığın aynı Yasa’nın 134. maddesi uyarınca adlî yargı yerinde çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Anlaşmazlığın, niteliğine göre davanın adlî yargı yerinde görülmesi gerektiğine, bu nedenle Çerkezköy Asliye Hukuk Mahkemesinin18.11.1992 gün ve E.90/14, K.92/338 sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına, 21.2.1994 gününde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.