Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/14339 Esas 2017/17197 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/14339
Karar No: 2017/17197
Karar Tarihi: 04.07.2017

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/14339 Esas 2017/17197 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, yurtdışında çalışan bir firmaya ait yükü dolu dorseleri teslim alarak içerisindeki malzemeleri ilgili yerlere teslim ettikten sonra dorseleri katılana iade etmediği ve dorselerin de bulunamadığı gerekçesiyle Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkum edildi. Ancak, mahkeme dosya kapsamı itibariyle, sanık ile katılan arasında sözleşme bulunduğunu, sanığın edimini yerine getirmiş olduğunu ancak sözleşmeye konu ücretin ödeme uyuşmazlığı nedeniyle hukuki anlaşmazlık yaşandığını ve sanığın suç işleme kastıyla hareket etmediğine dair kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğini belirterek, kararı bozdu.
Kanun maddeleri: TCK 155/2, 52 ve 53 maddeleri, 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi.
15. Ceza Dairesi         2017/14339 E.  ,  2017/17197 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 52, 53 maddeleri gereği mahkumiyet

    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ve müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanığın yurtdışında çalışan katılan firmaya ait yükü dolu dorseleri anlaşmaları gereği limandan tırlarla teslim aldığı ve içerisindeki malzemeleri ilgili yerlere teslim ettikten sonra dorseleri katılana iade etmediği, dorselerin de bulunamadığı iddia edilen olayda;
    Dosya kapsamı itibarıyla; sanık ile katılan arasında sözlü taşıma sözleşmesi bulunduğu, sanığın edimini yerine getirmiş olmasına rağmen, taraflar arasında sözleşmeye konu ücretin ödenip ödenmemesinden kaynaklanan uyuşmazlık nedeniyle ortaya çıkan ihtilafın hukuki mahiyette olduğu, sanığın suç işleme kastıyla hareket ettiğine dair mahkumiyetine yeterli, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği anlaşıldığından sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesine,
    Kanuna aykırı olup, sanığın ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04/07/2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY:

    Sanığın, yüklerini boşalttıktan sonra kendisine teslim edilmiş olan katılana ait dört adet dorseyi katılana iade etmemek suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilen olayda; sanığın tevil yollu ikrarı ile aralarında şifahi olarak kurulan sözleşme gereği dört adet dorseyi kendi deposuna koyduğu ve istendiği halde iade etmemek suretiyle yüklenen suçu işlediği sübut bulmuştur.
    Sanığın isnat edilen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak suçundan mahkumiyetine ilişkin, İstanbul 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/313 Esas, 2016/484 Karar nolu ve 27/09/2016 tarihli kararı hukuk ve kanuna uygundur.
    Yukarıda belirtilen sebeplerle usul ve kanuna uygun olan İstanbul 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/313 Esas, 2016/484 Karar nolu ve 27/09/2016 tarihli sanığın mahkumiyetine ilişkin kararının ONANMASINA karar verilmesi düşüncesinde olduğumdan,
    Kararın onanması yerine sanığın suç kastı olmadığı gerekçesi ile beraatine karar verilmesine dair sayın çoğunluğun kararın bozulmasına dair görüşüne katılmıyorum.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.