11. Hukuk Dairesi 2020/4829 E. , 2020/5241 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi"nce bozmaya uyularak verilen 16.01.2018 tarih ve 2016/1192 E. - 2018/31 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesinin duruşmalı olarak davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 17.11.2020 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av.... ve davalı Mercedes Benz Türk A.Ş. vekili Av. ...dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi Dr. ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının 2010 model Mercedes Sprinter marka aracı davalı ...Ş.’nden satın aldığını, aracın 26.05.2010 tarihinde trafiğe çıkarıldığını, aracın otobüs olduğunu, aracın alınmasından kısa süre sonra yağı ile ilgili arızalar ortaya çıktığını ve bu arızaların giderilemediğini, araçta gizli ayıp bulunduğunu, aracın üretimine uygun olarak kullanılamadığını iddia ederek aracın misliyle değiştirilmesini, olmadığı takdirde 89.325,99 TL’nin avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ...Ş. vekili, hak düşürücü ve zamanaşımı sürelerinin geçtiğini, görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğunu, araçta imalattan kaynaklanan ayıp bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı Mercedes Benz Türk A.Ş. vekili, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını, araçta imalattan kaynaklanan ayıp bulunmadığını, dava şartlarının oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece 08.05.2014 tarihinde davacı vekilinin rehin alacaklısından muvafakat almak veya kredi borcunun ödenmesini tamamlamak için mahkemeden süre istemediği gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalı ...Ş. vekilince temyiz edilmiş, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 25.02.2016 gün, 2016/881 esas ve 2016/3144 karar sayılı ilamı ile davalı ...Ş. vekilinin temyiz isteminin harcı yatırılmadığından reddine, Buca İlçe Emniyet Müdürlüğü"nün 02.12.2015 tarihli yazısından, dava konusu araç üzerindeki dava dışı Mercedes Benz Finansman Türk A.Ş. lehine tesis edilen rehnin kaldırıldığı, araç üzerinde İzmir Gültepe Esnaf Kooperatifi"nin rehninin bulunduğu, mahkemece lehine rehin tesis edilen İzmir Gültepe Esnaf Kooperatifi"nin davaya muvafakatinin sağlanarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru görülmediği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde; davacı vekilince İzmir Gültepe Esnaf Kooperatifi lehine tesis edilen ipoteğin fek edildiğine dair yazı örneğinin sunulduğu, davaya konu araç üzerinde S.S. İzmir Bilumum Esnaf Sanatkar ve Servis Araçları Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi lehine rehin tesis edildiğinden, bu kooperatifin davaya muvafakat ettiklerine dair yazılı belgenin dosya içine alındığı, bu şekilde bozma gerekçesi yapılan eksikliğin giderildiği, dava konusu araçta "Partikül İkaz Işığı" veya "Rejenerasyon Başlıyor" ikaz lambasının bulunmadığı, dava konusu aracın kullanım kılavuzunda "aracın ağırlıklı olarak kısa mesafelerde kullanılması durumunda otoyolda veya şehirlerarası yolda 20 dakikalık bir sürüş yapılması gerektiği" şeklindeki uyarının mevcut olduğu, bu nedenle aktif dizel partikül fitresi ve buna ait rejenerasyon sistemi mevcut olan bu aracın kullanım kılavuzunda belirtildiği şekilde kullanılması gerektiğinin davacı tarafça bilindiği/bilinmesi gerektiği, şehir içi servis olarak kullanılan dava konusu aracın bu kullanım şekli, yani sık sık kısa mesafede ve yoğun trafikte kullanılması nedeniyle rejenerasyonun sık sık kesilerek yağ seviyesinin yükselmesine neden olduğu, davacı tarafından aracın ağırlıklı olarak yoğun trafikte kullanılmasına rağmen, rejenerasyonun engellenmesi için otoyolda veya şehirlerarası yolda en az 20 dakikalık kesintisiz, yüksek devirde, 70/80 km hızla sürüşün yapılmadığı, "Partikül İkaz Işığı" veya "Rejenerasyon Başlıyor" uyarı lambasının üretim yılı itibariyle dava konusu modelde bulunmadığı, dolayısıyla bu nitelik davacıya bildirilen nitelikler arasında yer almadığından bulunmaması nedeniyle davalı satıcının sorumluluğundan söz edilemeyeceği, araca ait kullanım kılavuzunda belirtilen uyarı doğrultusunda benzerleriyle aynı şekilde tasarlanan ve bilerek bu şekilde üretilen aktif dizel partikül fitresi ve buna ait rejenerasyon sisteminin (buna bağlı olarak işletim şartı ve tekniğinin) teknik açıdan üretim hatası ya da ayıplı olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, davacının kendisine verilen kullanım kılavuzunu incelediği, aracı bu hali ile kabul ettiği, kullanım kılavuzundaki rejenerasyonu engelleyecek sürüş tekniğini bildiği ve ortada iğfal oluşturacak bir durumun olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı Mercedes Benz Türk A.Ş. yararına takdiren 2.540,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Mercedes Benz Türk A.Ş.’ne verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 18,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 19.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.