MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı ile aralarında 2008 yılından beri alışverişin bulunduğunu, bu dönemden bakiye 1.900,00TL nin ihtara rağmen ödenmemesi nedeniyle yürüttükleri takibe haksız itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, aralarındaki ilişkiyi doğrulamış, ancak bu dönemden hiçbir borcunun kalmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, taraflar arasındaki ödenmeyen alacak ilişkisine dayalı yürütülen takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının yalnızca ihtarnameye dayanarak alacak talebinde bulunamayacağı, alacağın varlığının ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Davalı, aralarındaki hukuki ilişkiden doğan borcunu ödediğini savunmakla ispat yükü yer değiştirmiş olmakla ödeme savunmasının davalı tarafça yasal delillerle ispatlanması gerekir. Davalının bu yönde sunduğu kesin delil de bulunmadığı gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken ispat yükü yanlış değerlendirilek davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup kararın bozulmasını gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan 21.15 TL temyiz harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 16.5.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.