2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/37 Esas 2014/7563 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : Beraat

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun 11/12/1976 gün A-262 sayılı kararı ile 1. derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilen sınırlar dahilinde yer alan arazi üzerinde yapılması planlanan bölünmüş yol için hazırlanan projenin İzmir 2. Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 03/11/2004 gün, 280 sayılı kararı ile uygun olduğuna karar verildiği ve suç tarihinde belirtilen işin yapılmasını üstlenen şirkette görev yapan sanıklardan ... tarafından kullanılan iş makinesi ile 2863 sayılı Kanunun 6. maddesi kapsamında korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı niteliğine haiz mermer lahit ve duvar parçalarına zarar verildiğinin tespiti üzerine açılan kamu davası ile ilgili olarak, Dairemizin 09/05/2012 tarihli bozma ilamına uyularak mahallinde yapılan keşif sonucunda inşaat mühendisi ve arkeolog bilirkişisi tarafından düzenlenen raporlarda, çalışma yapılırken İzmir 2. Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 03/11/2004 gün, 280 sayılı kararında belirtilen ...i ... Kanalı”na herhangi bir şekilde zarar verilmediği ve bahse konu Koruma Kurulu kararında belirtilen 75 metrelik koruma bandı içerisinde herhangi bir şekilde çalışma yapılmadığının belirtildiği, sanıkların görev yaptıkları şirket tarafından yürütülmekte olan çalışmanın projesinin ilgili Koruma Kurulu tarafından onaylanmış olması, sanıklar tarafından, onaylanan bu projeye aykırı olarak arkeolojik sit alanına inşai veya fiziki müdahalede bulunulduğuna dair dosya kapsamı itibariyle herhangi bir iddianın ileri sürülmemiş olması ile atılı suçun kasten işlenebileceği hususu dikkate alındığında, sanıkların korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı niteliğine haiz lahit ve duvara kasten zarar verdiklerine ilişkin mahkumiyetleri için yeterli, her türlü şüpheden uzak kesin bir delilin bulunmadığı, anlaşılmakla;
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç açısından sanıkların kastlarının bulunmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, eksik inceleme ile karar verildiğine ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, beraata ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA, 26/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.