Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2017/3023 Esas 2020/2652 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3023
Karar No: 2020/2652
Karar Tarihi: 15.06.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2017/3023 Esas 2020/2652 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı mirasçı, mirasçısı ölmeden önce muvazaalı satışlarla mal kaçırıldığını iddia ederek tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Davalı, taşınmazları satın aldığını ve bunun gerçek satış olduğunu savunmuştur. Mahkeme, muvazaalı satış iddiasının ispatlandığını söyleyerek davayı kabul etmiştir. Yapılan temyize rağmen bozma kararı yerine getirilerek davanın kabul edilmesi doğru bulunmuştur.
Kanun Maddeleri: Turkish Civil Code (TMK) 6100/İsviçre Medeni Kanunu (MK)402

1. Hukuk Dairesi 2017/3023 E. , 2020/2652 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, bekar ve çocuksuz ölen mirasbırakan ..."in ölümünden kısa süre önce ... ada ... parseldeki 24 nolu bağımsız bölüm, ... ada ... parseldeki 18 nolu bağımsız bölüm ve ... parsel sayılı taşınmazları kız kardeşi davalı ...’na satış suretiyle temlik ettiğini, yapılan temliklerin gerçek satışlar olmayıp mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payı oranında tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur.
Davalı, mirasbırakanın kanser hastalığına yakalandığını öğrendikten sonra Türkiye’deki hastanelerde tedavi gördüğünü, ayrıca yurt dışında tedavi veren kanser merkezleri ile irtibat kurduğunu, bu nedenle paraya ihtiyacı olduğunu, kendisinin de bedellerini ödeyerek taşınmazları satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne ilişkin karar, Dairece onanmış, davalı vekilinin karar düzeltme istemi Dairenin 04.11.2015 gün ve 2015/9791-E, 2015/12600-K sayılı kararı ile “...Hemen belirtmek gerekir ki, tapu kaydına dayanılarak açılan bir iptal davasında, ayrıca tescil isteğinde bulunulmamış olması iptal davasının reddi için başlı başına bir sebep teşkil etmez... Hâl böyle olunca, davacı tarafa tescil davası açması için olanak tanınması, açılması halinde eldeki dava ile birleştirilmesi, ondan sonra işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir...” gerekçesiyle onama kararı ortadan kaldırılarak yerel mahkeme kararı bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, muvazaa iddiasının ispatlandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar vermiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 10.017.00 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 15/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.