17. Hukuk Dairesi 2019/1636 E. , 2020/4116 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5.
Taraflar arasındaki rücuen tazminat (itirazın iptali) davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalıların eşi/babası olan muris ..."ın sevk ve idaresindeki aracı ile 03.11.2008 tarihinde geçirdiği tek taraflı trafik kazasında vefat ettiğini, kazaya karışan aracın geçerli bir trafik sigortası bulunmadığından vefat eden sürücünün eşinin kendi adına asaleten ve çocukları olan diğer davalılara velayeten Çorum 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde destekten yoksun kalma talepli açtığı davada müvekkili şirketin tazminat ödemesine karar verildiğini, ilamın icraya konulduğu Vezirköprü İcra Müdürlüğünün 2017/10 sayılı dosyasına müvekkili kurum tarafından 24.01.2016 tarihinde 206.372,28 TL ödeme yapıldığını, murisin neden olduğu zarardan mirasçısı olarak davalıların kişisel olarak sorumlu olduğunu, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi olmaması sebebiyle müvekkili kurum tarafından ödemenin gerçekleştirildiğini, müvekkilinin rücu hakkının bulunduğunu bu sebeple ödeme yapılan bedelin davalılardan tahsili için aleyhlerinde Çorum 2. İcra Müdürlüğünün 2017/896 sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalıların yaptıkları itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, destekten yoksun kalan 3. kişi olarak lehlerine tazminata hükmedilen davalılara, trafik kazasında vefat eden Gülami Kartal"ın mirasçıları olması hasebiyle rücu edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi’nce; davalıların zarar gören 3. kişi sıfatına dayanan destekten yoksun kalma tazminatı talebi nedeniyle, davalılar desteğinin kazadaki kusurunun davalılara yansıtılamayacağı, desteğin idaresindeki aracın Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi bulunmadığı için davacı ..."nın zarardan sorumlu olduğu, davacı tarafından somut olayda olduğu gibi ödeme yapılmış olması halinde Gülami Kartal mirasçısı olan davalılara rücu imkanının bulunmadığı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK"nın 353/1-b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucunda vefat nedeniyle ödenen destekten yoksun kalma tazminatının rücuen tazminine yönelik başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu"nun 14/b maddesinde rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için zorunlu sigortalara ilişkin olarak koşulların oluşması halinde ortaya çıkan zararların, bu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar karşılanması amacıyla ... oluşturulacağı, Yasanın geçici 2. maddesine dayanılarak çıkarılan ... Yönetmeliğinin 16/c maddesinde zarardan sorumlu olan kişilere, hesaptan yapılan ödemeler nedeniyle rücu hakkının kullanılacağı düzenlenmiştir.
Yukarıda anılan düzenlemeler çerçevesinde davacı ... Hesabının zararın sorumlusuna rücu edebileceği açıktır.
Somut olayda araç sürücüsünün eşi ve çocukları, zarar gören 3. kişi sıfatıyla tazminat alacaklısı olmakla birlikte aynı zamanda müteveffanın mirasçısı sıfatıyla zarar nedeniyle borçludur.
Açıklanan maddi ve hukuksal olgulara göre araç sürücüsünün tam kusuru ile sebebiyet verdiği zararı güvence yönetmeliği ve mevzuat gereği ödemek durumunda kalan ..., yine yönetmelik gereği ödediği tazminatı, araç sürücüsünün mirasçısı olan davalılara rücu edilebilecektir.
Bu halde ilk derece mahkemesince verilen davanın reddi kararı yerinde olmadığından, Bölge Adliye Mahkemesince eldeki davanın yönetmelik gereği rücu davası olduğu gözetilerek davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulü gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK"nun 371/1-a maddesi gereğince, Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına; aynı Kanun"un 373/2 maddesi uyarınca dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine karardan bir örneğinin Samsun Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 30/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.