14. Hukuk Dairesi 2014/9479 E. , 2014/11265 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 12/12/2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve yol olarak terkini, arkın haritasına işaretlenmesi, müdahalenin men"i, eski hale getirilmesi, yapılmadığı takdirde masrafların tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12/11/2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili ile ihbar olunan vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan bir kısım davalılar vekilinin temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 105 ada 1 ve 5 sayılı parsellerin sınırını belirleyen kadim yol ve su arkının kadastro çalışmaları sonucunda 1 ve 5 sayılı parsellere dahil edildiğini belirterek davalılar adına kayıtlı 1 ve 5 sayılı parselin yüzölçümü ve sınırları belirlenerek, kadim yolun tespit edilerek haritasında gösterilmesini, su arkının köy tüzel kişiliği adına tespit ve tescilini, davalıların su arkına elatmanın önlenmesi ve eski haline getirilmesini talep etmiştir.
Bir kısım davalılar, su arkı ve yol tarlanın içine dahil edilmiş ise davayı kabul ettiklerini ancak kendilerinin su arkına ve yola müdahalelerinin olmadığını savunmuştur.
Bir kısım davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
İhbar edilen Hazine vekili, kadim yolun haritada gösterilmesini ve su arkına müdahalenin önlenmesini talep etmiştir.
Mahkemece davanın kabulüne, fen bilirkişisinin 02.09.2013 tarihli rapor ve krokisine göre 105 ada 1 sayılı parselde 1 D, 105 ada 5 parselde 5 D ve 5 G harfi ile gösterilen kısımların tapu kayıtlarının iptali ile yola terkinine,
105 ada 1 sayılı parselde 1 B ve 1 C, 105 ada 5 sayılı parselde 5 F, E, B, C harfi ile gösterilen kısımların tapu kayıtlarının iptali ile davacı köy tüzel kişiliği adına su arkı ve şevi olarak tapuya tesciline karar verilmiştir.
Hükmü, bir kısım davalılar vekili ile ihbar olunan Hazine vekili temyiz etmiştir.
1-6100 sayılı HMK"nın 61. maddesinde; “Taraflardan biri davayı kaybettiği takdirde, üçüncü kişiye veya üçüncü kişinin kendisine rücu edeceğini düşünüyorsa, tahkikat sonuçlanıncaya kadar davayı üçüncü kişiye ihbar edebilir” ve HMK"nın 63. maddesinde de “Dava kendisine ihbar edilen kişi, davayı kazanmasında hukuki yararı olan taraf yanında davaya katılabilir” hükmüne yer verilmiştir. HMK"nın 64. maddesinde ise, ihbar edilen davada verilen hükmün ihbar eden kişiye etkisi hakkında 69. maddenin ikinci fıkrası hükmünün kıyasen uygulanacağı belirtilmiştir. Hüküm ancak taraflarca temyiz edileceğinden ihbar olunan Hazine vekilinin 1086 sayılı HUMK"nın 57/1 ve 6100 sayılı HMK"nın 61. ve 69/2. maddesi gereğince temyiz hakkı bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2- Bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
a)Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre bir kısım davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
b)İcra ve İflas Kanununun 30. maddesi hükmü gereğince bir işin yapılmasına dair olan ilamın icra müdürlüğüne verilmesi üzerine borçluya bir icra emri gönderilerek ilamda gösterilen süre içinde ve eğer süre verilmemişse işin mahiyetine göre başlama ve bitirme zamanları tayin edilerek icra müdürlüğü tarafından o işin yapılması emredilir. Borçlu emir gereğini yerine getirmezse lazım gelen masraf icra müdürü tarafından bilirkişiye hesaplattırılarak ayrıca bir hüküm gerekmeksizin bu masraf borçludan tahsil edilir.
Mahkemece, İcra İflas Kanununun 30. maddesi hükmü gözardı edilerek davalıdan ayrıca 2838,00 TL bedelin tahsiline dair hüküm kurulması ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/B maddesi gereğince su arkı ve şevin kadimden beri kamunun yararlandığı orta malı niteliğinde bulunduğu anlaşıldığından haritasında gösterilmekle yetinilmesi gerekirken davacı köy tüzel kişiliği adına tesciline karar verilmesi doğru görülmemiş ise de bu hususlar kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle ihbar olunan Hazine vekilinin temyiz dilekçesinin reddine, (2-a) numaralı bentte açıklanan
nedenlerle bir kısım davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2-b) numaralı bent uyarınca bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hüküm sonucunun iki ve dört numaralı bentlerinde "davacı köy tüzel kişiliği adına su arkı ve şevi olarak tapuya tesciline" ibaresinin hüküm sonucundan çıkartılarak yerine "su arkı ve şevi olarak terkini ile haritasında gösterilmesine" ibaresinin eklenmesi ve hüküm sonucunun beş numaralı bendinde "davalı tarafça yerine getirilmediği takdirde 2838,00 TL masrafın davalı taraftan alınarak davacıya ödenmesine, eski hale getirilmesinin davacı tarafça yapılmasına" cümlesinin hüküm sonucundan çıkartılması suretiyle düzeltilmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 16.10.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.