3. Hukuk Dairesi 2020/935 E. , 2020/2295 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki cezai şartın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı kurum ile sağlık hizmeti satın alma sözleşmesi imzalandığını, davalı kurumun şirkete gönderdiği 19/12/2013 tarihli yazı ile, ... adlı hastanın 02/07/2011 tarihinde Özel ... Hastanesinde tedavi görmediği halde görmüş gibi gösterildiği gerekçesiyle sözleşmenin 11.1.15 maddesi gereği 10.000,00 TL ceza-i şart uygulandığının belirtildiğini, ... TC kimlik nolu hasta ..."in 02/07/2011 tarihinde hastanenin dahiliye polikliniğinde muayene olduğunu, ancak vezne personelinin hastanın ad ve soyadı ile sisteme giriş yaptığını ve aynı isim ve soyismine sahip ... TC kimlik nolu hasta üzerinden sehven kayıt yapıldığını ileri sürerek; 10.000,00 TL cezai şart yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı kurum, yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 18/01/2017 tarih ve 2015/15094 Esas - 2017/256 Karar sayılı ilamı ile; uygulanan cezai işlemin sözleşmeye ve somut duruma uygun olup olmadığının tarafların sunmuş olduğu belgeler üzerinde taraf ve Yargıtay denetimine elverişli, konusunda uzman bilirkişi veya kurulu tarafından alınacak rapor sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulü ile, davacıya uygulanan cezai şartın iptaline karar verilmiş, söz konusu hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalının harca ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Mahkemece yargılama giderleri içerisinde belirtilen 241,30 TL yeni dava harcı ibaresinin, davacının dava açarken yatırdığı başvurma harcı, peşin harç, tedbir talebi harcı ve vekalet harcının toplam miktarı olduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece, davalı SGK Başkanlığı"nın 492 Sayılı Harçlar Kanunu ve 5502 Sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu"nun 36. maddesi hükmüne göre harçtan muaf olması nedeniyle davalı kurumdan karar ve ilam harcı alınmamasına hükmedilmesi yerinde olmuş ise de; davacı tarafından dava açarken yatırılan 170,80 TL peşin harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine karar verilmesine rağmen yargılama giderleri içerisine yeni dava harcı 241,30 TL olarak yazılmak suretiyle mükerrer olacak şekilde peşin harcın dahil edilmesi suretiyle davalıdan mükerreren tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiştir.
O halde, mahkemece başvurma ve peşin harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine, davacı tarafından dava açarken yatırılan tedbir talebi harcı ve vekalet harcı toplamı olan 45,30 TL"nin de yargılama gideri olarak davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, usulün 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün 2. fıkrasında yazan ".... davacı tarafından peşin olan olarak alınan 170,80-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine" ibaresinin çıkartılmasına, yerine "davacıdan dava açarken başvurma harcı ve peşin harç olarak alınan toplam 196,00 TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine" ibaresinin yazılmasına yine hükmün 4. fıkrasında yazan " Davacı tarafından yapılan yeni dava harcı 241,30-TL, 118,50-TL, posta masrafı, bozmadan sonra yapılan 1.050,00-TL bilirkişi ücreti, 83,75-TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.493,55-TL mahkeme masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
" cümlesinin çıkartılmasına yerine "Davacı tarafından dava açarken tedbir talebi harcı ve vekalet harcı olarak yatırılan toplam 45,30 TL, 118,50 TL posta masrafı, bozmadan sonra yapılan 1.050,00 TL bilirkişi ücreti, 83,75 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.297,55 TL mahkeme masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine" cümlesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12/03/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.