Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/6765
Karar No: 2011/1433
Karar Tarihi: 15.03.2011

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/6765 Esas 2011/1433 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/6765 E.  ,  2011/1433 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı


    ... (...) ile ... aralarındaki katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Aile Mahkemesinden verilen 22.07.2010 gün ve 509/359 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili taraflarından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 15.03.2011 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı vekili Avukat ... geldi. Karşı taraftan kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Davacı vekili, evlilik birliği içinde edinilen 1426 ada 4 parsel sayılı taşınmazda D blok 10 nolu bağımsız bölümün davalı adına tescil edilerek bilahare üçüncü kişiye satıldığını, taşınmazın alımına vekil edeninin katkısı dikkate alınarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 30.000 TL katkı payı alacağının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, harcını yatırdığı 9.2.2009 tarihli ıslah dilekçesi ile istediği miktarı 45.479 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, vekil edeninin tek başına ödeme yapabilecek durumda ve gelire sahip olduğunu, davacının ise, hemşire olup gelirinin kendi harcamalarına bile yetmediğini, katkısını ispatlaması gerektiğini ve alacağı olsa boşanma davasında isteneceğini açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, alınan raporlar ve dosya içeriğine göre davacının davasının kısmen kabulü ile 43.705 TL. maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar 11.7.1979 tarihinde evlenmiş, 9.11.2001 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve 9.11.2001 tarihinde kesinleşmesi ile evlilik birliği son bulmuştur. Başka mal rejimi seçilmediğinden eşler arasında 743 sayılı TMK.nun 170. maddesi uyarınca “mal ayrılığı” rejimi geçerlidir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2 .maddesi uyarınca boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir. Dava konusu 1426 ada 4 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki D blok 10 nolu bağımsız mesken 8.12.1995 tarihinde kooperatiften tahsis yolu ile davalı adına edinilmiş, 19.6.2001 de üncü kişiye satılarak devredilmiştir. Dava konusu taşınmazın edinme tarihi itibarıyla eşler arasında mal ayrılığı rejimi geçerlidir.
    Dava, taşınmazın alımına yapılan katkı sebebiyle açılan katkı payı alacağı niteliğindedir. Mahkemece, alınan raporlara itibar edilerek hüküm kurulmuş ise de, raporlar eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeye dayalı olduklarından hükme esas alınmaları doğru olmamıştır. Değerle ilgili raporlarda bayındırlık birim cetvelleri ve diğer unsurlardan bahsedilmiş ancak belirlenen değerin dava tarihi itibarıyla taşınmazın piyasa sürüm (rayiç) değeri olup olmadığı açıklanmamıştır. Diğer yandan hesap bilirkişinin her iki raporu da aynı bilirkişi tarafından düzenlenmiş ve tarafların dosyaya yansıyan gelirlerine ilişkin belgeler ve bilgiler göz ardı edilerek,dosyadaki taleple ilgili olmayan katılma payı ile ilgili açıklamalar yapılarak bir takım hesaplar sonunda rapor düzenlenmiştir.
    Bu raporlara itibar etme imkanı bulunmadığına göre mahkemece yapılacak iş; davanın katkı payı alacağı niteliğinde olduğu, her iki tarafın da gelirleri dışında taşınmazın alımında başka katkıları olduğu iddia edilmediği gözetilerek tarafların evlenme tarihi ile kooperatife girilerek ödemelerin tamamlanıp tapunun alındığı 8.12.1995 tarihi arasında dosya arasında bulunan tarafların çalışmalarına ve gelirlerine ilişkin tüm belgeler gözetilerek tüm gelirlerinin ayrı ayrı toplanması, her birinin sosyal statüleri, konumları ve mesleki kariyerleri gözetilerek yapabilecekleri kişisel masraflarının ayrı ayrı hesaplanması, davalının ayrıca, 743 sayılı TMK.nun 152.maddesi gereğince evi geçindirme yükümlülüğü gözetilerek 8.12.1995 tarihine kadar yapabileceği evi geçindirme gideriyle kişisel giderinin olabilecek fazla harcama var ise, oran belirtilmek suretiyle hesaplanacak miktarının, davacı yönünden ise kişisel harcamalarının hesaplanıp toplam gelirlerinden ayrı ayrı düşülmesi, her birinin bu durum karşısında yapabilecekleri tasarruf miktarlarının ayrı ayrı saptanması, tarafların toplam tasarruf miktarı içerisindeki katkı oranlarının belirlenmesi, bu belirlemede gerekirse Borçlar Kanununun 42 ve TMK.nun 227/2. maddeleri uyarınca halin mutat cereyanı, hakkaniyet ve fedakarlığın denkleştirilmesi ilkelerinin de dikkate alınması, bu katkı oranının dava konusu taşınmazın dava tarihindeki uzman inşaatçı bilirkişi raporu ile yeniden belirlenecek gerçek sürüm değeri ile çarpılması sonucu davacının katkı payı alacağının saptanması, dosyanın bu haliyle konunun uzmanı bir hukukçu ve bir mali müşavir bilirkişiye verilerek tarafların ve Yargıtay’ın denetimine açık gerekçeli rapor alınması, ondan sonra iddia ve savunma doğrultusunda toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar vermek olmalıdır.Mahkemece eksik araştırma ve incelemeye dayalı bilirkişi raporlarına itibar edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş bulunması usul ve yasaya aykırıdır.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 825,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davalıya verilmesine ve 2.596,10 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 15.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi