10. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/9243 Karar No: 2015/9836 Karar Tarihi: 25.05.2015
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/9243 Esas 2015/9836 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2015/9243 E. , 2015/9836 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı Kurum, 12.10.2006 tarihinde davalılar tarafından yaralandığı iddiası ile sigortalıya yapılan tedavi masrafı nedeniyle oluşan Kurum zararının davalılardan rücuan tahsilini talep etmiş olup, davanın yasal dayanağı 1479 sayılı Kanunun 63. maddesidir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 74. (818 sayılı Borçlar Kanunu 53.) maddesi hükmü gereğince, hukuk hakimi kesinleşen ceza mahkemesi kararındaki maddi olgu ile bağlıdır. Ceza mahkemesi kendine has usuli olanakları nedeniyle hükme esas aldığı maddi olayların varlığını saptamada daha geniş yetkilere sahiptir. Bu nedenle, hukuk hakiminin, ceza hakiminin fiilin hukuka aykırılığını ve illiyet bağı saptayan maddi vakıa konusundaki kabulü ve ceza mahkemesinin kabul ettiği olayın gerçekleşme şekli diğer bir deyişle maddi vakıanın kabulü konusunda kesinleşmiş olan bir mahkumiyet veya maddi vakıa tespiti yapan beraat hükmüyle bağlı olacağı hem ilmi (Prof Dr....., “... Türkçesi Üzerine”, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt 56, Sayı 2, 2007, s.45-61 ) hem de kökleşmiş kazai içtihatlarla benimsenmiş bulunmaktadır.
Eldeki davada, Kurum sigortalısının silahla yaralandığı olay nedeniyle düzenlenen iddianame ile davalılar dahil birden fazla kişi hakkında kamu davasının açıldığı, Çermik Asliye Ceza Mahkemesince davalıların, üzerlerine atılı suçu işlediklerinin sabit olmadığı anlaşıldığından ayrı ayrı beraatlerine karar verildiği, verilen kararın Yargıtay incelemesinde olduğu ve henüz kesinleşmiş bir ilamın bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, olay nedeniyle davalılar aleyhine açılan ceza davasının kesinleşmesi beklenerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 25.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.