10. Hukuk Dairesi 2014/8308 E. , 2015/9817 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraf avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi .... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, taraf avukatlarının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı Kurum, iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalı ... bağlanan gelir ile yapılan ödemelerden oluşan Kurum zararının rücuan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak talebe bağlı kalınıp davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 26. maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca, Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (Tavan) miktarı ile sınırlı iken, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan 23.11.2006 gün ve E:2003/10, K:2006/106 sayılı kararı ile 26. maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali sonrasında, Kurumun rücu hakkı, yasadan doğan kendine özgü ve sigortalı ya da hak sahiplerinin hakkından bağımsız basit rücu hakkına dönüşmüş olup, Kurum alacağının belirlenmesinde dikkate alınması gereken, gelirin ilk peşin sermaye değerli gelirdir.
Mahkemenin, bağlanan gelirin ilk peşin değerinin belirlenmesine ilişkin hükmü eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.
Peşin değer, gelecekte ödenecek gelirlerin, yaş, kesilme ihtimali ve Kurumca belirlenecek iskonto oranı dikkate alınarak hesaplanan tutarını ifade etmekte olup, Kurum iş kazası ya da meslek hastalığı ile malullük sonucu sigortalılara ve bunların ölümü halinde hak sahiplerine yaptığı her türlü ödemelerle bağlamış bulunduğu gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerini, zarara sebep olan işveren ya da üçüncü kişilere rücu etmektedir.
Zararlandırıcı sigorta olayı sonucu sigortalıda meydana gelen sürekli iş göremezlik oranındaki her azalma veya artma hali yeni bir olgu olup, bu azalma veya artmaya dayalı olarak, sigortalıya bağlanan gelirin ilk peşin değerinin belirlenmesi gerekir.
Dosya kapsamına göre; 22.11.2006 tarihli iş kazası sonucu yaralanan sigortalıya Kurumca %12,3 sürekli iş göremezlik oranı üzerinden gelir bağlandığı, yargılama aşamasında yapılan itiraz üzerine, Yüksek Sağlık Kurulunun 30.11.2011 tarihli kararı ile düzeltme kaydıyla %19,2 olarak bildirildiği, kontrol kaydı konulmadığı, Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 25.07.2012 tarihli kararı ile aynı görüşün bildirdiği; ne var ki Yüksek Sağlık Kurulunun 19.07.2013 tarihli kararında; .... Tıp Fakültesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesinin 25.03.2013 tarihli sağlık kurulu raporuna istinaden azalma kaydıyla (25.03.2013) %8,2 sürekli iş göremezlik tespit edildiği, bu karara itiraz eden sigortalının dosyasının Maluliyet ve Sağlık Kurulları Daire Başkanlığına gönderildiği, sigortalının iş kazası nedeniyle maluliyet oranının %8,2 olduğuna, kontrol muayenesi gerekmediğine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, 22.11.2006 tarihli iş kazası sonucu yaralanan sigortalının gelire giriş tarihi itibariyle %12,3 oranında sürekli iş göremezliğe maruz kaldığı, ancak itirazlar üzerine bu oranın değiştiği gözetilmek, suretiyle hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, eldeki dava ile ilgisi bulunmayan sigortalı Durmuş Ordu’ya bağlanan ve artışları içeren peşin değerli gelir miktarı esas alınarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ :Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine 25.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.