Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/14868
Karar No: 2014/7397
Karar Tarihi: 25.03.2014

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/14868 Esas 2014/7397 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, pratisyen doktor olarak görev yaptığı hastanede müşahede ettiği bir hastanın eksik tıbbi girişim yapması sonucu ölmesi sebebiyle taksirle öldürme suçundan mahkum olmuştur. Ancak Adli Tıp Kurumu raporunun yetersizliği ve mahkemenin ceza belirleme esaslarını doğru kullanmaması sebebiyle karar bozulmuştur. Taksirli suçlarda temel cezanın belirlenmesinde \"kastın yoğunluğu\" ile \"failin güttüğü amaç ve saik\" gerekçeleri dikkate alınamaz ve hak yoksunluklarına hükmedilemez. Kanun maddeleri: TCK 5237 Madde 53 ve Madde 61.
12. Ceza Dairesi         2013/14868 E.  ,  2014/7397 K.
  • TAKSİRLE ÖLÜME SEBEBİYET
  • NÖBETÇİ DOKTORUN TEDAVİSİNDEN DOLAYI ÖLÜM
  • EKSİK TIBBİ GİRİŞİM
  • CEZALARIN BELİRLENMESİNDE YÖNTEM
  • TÜRK CEZA KANUNU (TCK) (5237) Madde 53
  • TÜRK CEZA KANUNU (TCK) (5237) Madde 61

"İçtihat Metni"

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Pratisyen Dr. olan sanığın nöbetçi bulunduğu Mersin özel .. hastanesine saat 02:30 sıralarında baş ağrısı ve bulantı şikayeti ile müracaat eden K..E..’in, sanık tarafından yapılan müşahede ve muayenesi sonucunda migren anksiete bozukluğu tanısı konulup, reçete düzenlenerek ve sabah nöroloji polikliniğine gelmesi önerilerek saat 06:00 sıralarında taburcu edildiği, aynı gün saat 10:00 sıralarında şikayetleri artan K..E..’in aynı hastaneye müracaat etmesi üzerine nörolog Dr. M..Ö.. tarafından muayene edilip, saat 10:29 itibariyle çekilen bilgisayarlı beyin tomografisinde serebeller hemotom saptanması üzerine hastane yönetiminin ambulans talebini hemen karşılamaması sebebiyle 2 saat kadar geç sevk edildiği B.. Ü..A.. Uygulama ve Araştırma Hastanesinde 03.10.2008 saat 07:27’de öldüğü olayda, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulunun “sanığın muayene sonucu kişide baş ağrısı, bulantı, frontal bölgede palpasyonla hassasiyet tespit etmesine rağmen ayırıcı tanıya varmak için şuur açık olan hastadan ayrıntılı tıbbi hikaye bilgileri alarak, kullandığı ilaçları sorarak geçirmiş olduğu kalp ameliyatı sonrasında hastanın kullandığı antiagregan ilaç ‘C...’ kullanımı nedeniyle pıhtılaşma zamanı tetkiklerini ve teşhise vardıracak radyolojik tetkikleri yaptırması ve hastayı acilen ilgili branş hekimine yönlendirmesi gerekirken, mevcut bulguları migren ve anksiyete tanısı ile yorumlayarak, reçete düzenleyip, baş ağrısı geçmezse noröloji polikliniğine gitmesi önerisi ile taburcu etmesinde, teşhis de gecikmeye neden olduğundan eyleminin eksik tıbbi girişim niteliğinde olduğu,” şeklindeki raporu hükme esas alınıp, sanığın kusurlu olduğu kabul edilerek mahkumiyet kararı verilmiş ise de;
Söz konusu raporun inceleme kısmında da özetlenen B.. Ü..A.. Uygulama ve Araştırma Hastanesi hasta epikriz raporunda “….. beyin cerrahi konsültasyonunda; cerrahi endike görüldü, ancak C.. bağlı APTT, PTZ yüksekliği olan hastanın INR"sinin düşmesini beklemek gerektiği belirtildi, 29.09.2008"de ve 30. 09.2008"de tekrar görüldü, ağrılı uyarana cevabı olmayan, pupiller fiks dilate, INR yüksek olan hastanın cerrahisi endikasyonu olmadığı belirtildiği, takip edildiği” şeklindeki ve tedavi için cerrahi müdahalenin zorunlu olduğu, ancak kan sululuk derecesi(INR:5.54)’nin çok yüksek olması sebebiyle cerrahi müdahale yapılmasının mümkün olmadığı manasına geldiği anlaşılan kayıt nazara alındığında, teşhiste gecikmeye neden olduğunda, ölene eksik tıbbi girişimde bulunduğunda şüphe bulunmayan sanığın zamanında doğru teşhis ve tıbbi girişimde bulunduğu halde dahi ölüm sonucunun gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini, sanığın neden olduğu gecikmenin; ölenin nörolog doktor muayenesine getirilmesinde yada B..Ü..A.. Uygulama ve Araştırma Hastanesine sevkinde yaşanan gecikmenin sonuca etkili olup olmadığını, adı geçen hastanede cerrahi girişimde bulunulmamasının tıp kurallarına uygun olup olmadığını, dolayısıyla sanığın yada diğer bir kişinin kusuru bulunup bulunmadığını irdeleyen raporun Adli Tıp Genel Kurulundan alınması sonrası sanığın hukuki durumunun tespit ve tayini yerine teşhiste gecikmeye neden olan sanığın eyleminin eksik tıbbi girişim niteliğinde olduğundan bahsedip, söz konusu gecikmenin ölüm sonucunun gerçekleşmesinde etkili olup olmadığını, dolayısıyla sanığın kusuru bulunup bulunmadığını bildirmeyen yetersiz rapora binaen mahkumiyet hükmü kurulması,
Kabule göre de;
1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. maddesinin (f) ve (g) bentlerinde yer alan "kastın yoğunluğu" ile "failin güttüğü amaç ve saik" gerekçelerine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
2-Taksirli suçlarda TCK’nın 53/1. maddesinde yazılı hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince tebliğnamedeki isteme uygun olarak BOZULMASINA, 25/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi