3. Hukuk Dairesi 2020/1811 E. , 2020/2270 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı kooperatif ile aralarında sekiz adet taşınmazın otlak olarak kullanımına ilişkin kira sözleşmesi bulunduğunu, 24/06/2014 tarihli dilekçe ile sözleşmelerin iptal edilmesinin talep edildiğini, kiralama tarihinden bu yana herhangi bir ödeme yapılmadığından kira başlangıç tarihinden iptal dilekçesi verildiği tarihe kadarki döneme ait kira alacağının tahsiline yönelik başlatılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı borçlu aleyhine asıl alacağın %20"si icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ...Köyü Kalkınma Kooperatifi tarafından cevap dilekçesi sunulmamış, davalı adına Engin Candemir, sözleşmeye konu taşınmazların tesliminin sağlanmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile ... İcra Müdürlüğü"nün 2014/2398 Esas sayılı dosyasına ilişkin itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiş, hüküm davalı kooperatif tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı HMK.nun 294. maddesi gereğince, mahkeme, yargılamanın sona erdiği duruşmada hükmü vererek tefhim eder. Hükmün tefhimi her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Zorunlu nedenlerle sadece hüküm sonucunun tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın tefhim tarihinden başlayarak bir ay içinde yazılması gerekir. HMK.nun 297/2 maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. HMK.nun 298/2 maddesi gereğince de gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Esasen kısa kararı yazıp, tefhim etmekle davadan elini çekmiş olan hakimin artık bu kararını değiştirmesine yasal olanak da yoktur. Kısa kararla gerekçeli kararın birbirinden farklı olması yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim olunmasına ilişkin Anayasanın 141. maddesi ile HMK.nun yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca, bu husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir görevdir.
Mahkemece kısa kararında, davanın kabulü ile ... İcra Dairesi"nin 2014/2398 Esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına karar verildiği, icra inkar tazminatı talebi konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmediği halde; gerekçeli kararında, asıl alacak miktarı üzerinden davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir. Diğer anlatım ile, kısa karar ve gerekçeli karar arasında icra inkar tazminatı konusunda çelişki oluşmuştur.
Bu haliyle hükmün yukarıda açıklanan kısa kararla gerekçeli kararın birbirine uygun olması gerektiğine ilişkin ilke ve yasa hükümlerine aykırı olduğu açıkça anlaşılmaktadır. Mahkemece, yukarıda açıklandığı üzere ve 10.4.1992 tarih ve 1991/7 Esas 1992/4 sayılı İçtihadi Birleştirme Kararında da benimsendiği gibi kısa karar ile bağlı kalınmadan, ancak kısa karar ile gerekçeli karar arasındaki çelişki giderilecek ve infazda tereddüt yaratmayacak şekilde, yeniden bir karar verilmesi için çelişkili olarak kurulan hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
2-) Bozma nedenine göre, davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/03/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.