5607 sayılı Kanuna Muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2014/29009 Esas 2016/9617 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/29009
Karar No: 2016/9617
Karar Tarihi: 10.10.2016

5607 sayılı Kanuna Muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2014/29009 Esas 2016/9617 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın 900 karton bandrolsüz ve kaçak sigara ele geçirilmesi sonucu 5607 sayılı kanuna muhalefet suçundan asliye ceza mahkemesinde görülen davada, Gümrük İdaresi'nin temyiz inceleme talebi reddedildi. Sanık hakkında alt sınırdan uzaklaşılmadan ceza tayini yapıldığı için bozma nedeni kabul edilmedi. Hapis cezası verildiği için 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi de uygulanmadı. Mahkeme, adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrilmesine karar verdi ve Gümrük İdaresi'nin davaya katılan olarak kabul edilmesine karar verildi. Kanun maddeleri olarak; Türk Ceza Kanunu'nun 61. ve 53. maddeleri, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirleri Infaz Kanunu'nun 106. maddesi ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1 maddesi belirtildi.
7. Ceza Dairesi         2014/29009 E.  ,  2016/9617 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Muhalefet
    HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere, iade

    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    Gümrük İdaresi"nin temyizine yönelik yapılan incelemede;
    Açılan kamu davasının niteliğine ve suç tarihine göre suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan Gümrük İdaresi"nin temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1 maddesi gereğince yürürlükte bulunan CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    Sanık ..."un temyiz istemine yönelik yapılan incelemede ise;
    Sanıktan 900 karton bandrolsüz ve kaçak sigara ele geçirilen olayda; 5237 sayılı TCK"nın 61.maddesi uyarınca alt ve üst sınırlar arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suçun konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı ve failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı unsurlarının dikkate alınması gerekmekte olup dosya kapsamına göre sanığın benzer olaylarla karşılaştırıldığında vehamet arz eden fiili, eylem ile ceza arasındaki denge gözetildiğinde teşdidi gerektirdiği halde, sanık hakkında alt sınırdan uzaklaşılmadan ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, yine sanık hakkında hükmolunan hapis cezasına mahkumiyetin yasal sonucu olarak 5237 sayılı TCK"nın 53.maddesi uygulanmamış ise de bu hususun infaz sırasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
    5275 sayılı Yasa"nın 106.maddesinin 4. ve 9.fıkralarının yeniden düzenlenip 10.fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde doğrudan verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda 5275 sayılı Yasanın 106.maddesi uyarınca hapse çevrilmesine ve bu durumun sanığa ihtar edilmesine karar verilmesi,
    Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan Gümrük İdaresi"nin davaya katılan olarak kabul edilip lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1 maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi gereğince 5275 sayılı Yasa"nın 106.maddesinin tatbikine ilişkin fıkranın hükümden çıkartılması, yine hüküm fıkrasından katılan ... İdaresi lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin kısmın çıkartılarak diğer hususların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.