Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/14105 Esas 2013/15347 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/14105
Karar No: 2013/15347

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/14105 Esas 2013/15347 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, yanlış tescil nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, Mahkeme çekişmeli taşınmazların Hazine adına tescil edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak davacı, 141 ada, 67 ve 68 nolu parsellerin tahsisi yapılmadan 141 ada, 59, 60, 65 ve 66 sayılı parsellerin tescil edildiğini iddia etmiştir. Mahkeme keşif sonucu alınan bilirkişi raporu ve tahsis kararlarının yetersizliği nedeniyle davacının iddialarının açıklığa kavuşturulmadığını belirtmiştir. Bu nedenle karar, uzman bilirkişiler aracılığıyla yapılacak keşif ile tahsis kararlarına dayanak tüm belge ve krokilerin zemine uygulanması, davacının kullanımında olan parsellerin saptanarak krokiye yansıtılması ve tüm taraf delillerinin toplanması sonucunda tekrar değerlendirilmesi gerektiğinden bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak ise, davacının 7269 sayılı Yasanın 31. maddesi uyarınca hak talep ettiği ve yerinde yeniden keşif yapılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca hükmün bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi gereğince yapılmıştır.
1. Hukuk Dairesi         2013/14105 E.  ,  2013/15347 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : MUTKİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 27/11/2012
    NUMARASI : 2012/88-2012/112

    Yanlar arasında görülen tapu iptali, tescil davası sonunda, yerel mahkemece  davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    Dava; yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece; çekişmeli taşınmazların kamulaştırma yoluyla Hazine adına tescil edildiği, zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığı gibi hak düşürücü sürenin de dolduğu gerekçesiyle  davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden ve toplanan  delillerden; Bitlis İli, Mutki İlçesi,Yenibağ Mahallesinde, yer alan 141 ada (eski 1), 59, 60, 65, 66, 67, 68 parsel sayılı taşınmazların afet evleri yapılmak üzere Bayındırlık ve İskan Bakanlığı-Afet İşleri Genel Müdürlüğü tarafından 04/12/1980 tarihinde kamulaştırıldığı, daha sonra Bayındırlık ve İskan Müdürlüğünün 28/02/2006 tarih ve 427 sayılı yazıları ile 23/03/2006 tarihinde tahsis yoluyla 141 ada, 59,60,65,66 parseller bakımından davacı adına sicil kaydı oluşturulurken 67 ve 68 parsel sayılı taşınmazların ise  Hazine adına kayıtlı kaldığı anlaşılmaktadır.
    Davacı, 7269 sayılı Yasanın 31. maddesi  uyarınca; üzerinde bina inşaa ettiği 141 ada, 67 ve 68 nolu ( Afet Kütüğü 1 ada, 67 ve 68 ) parsellerin tahsis yoluyla adına tescil edilmesi gerekirken hatalı olarak 141 ada, 59, 60, 65 ve 66  (Afet kütüğünde 1 ada, 59, 60, 65 ve 66 ) sayılı parsellerin tescil edildiğini, 67 ve 68 parsel sayılı taşınmazlar bakımından tahsis işleminin yapılmadığını  ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.
    Ne var ki; mahkemece hükme yeterli  ve elverişli bir araştırma yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur.
    Şöyle ki; mahkemece yapılan keşif sonucu alınan 09/10/2012 havale tarihli bilirkişi raporunda davacının 67 ve 68 parsel sayılı taşınmazlarda hak iddia ettiği, yapısının ise dava dışı 63, 65, 66 ve 67 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde yer aldığı hususunun saptanması ile yetinildiği, tahsis kararları ile dayanak belge ve krokilerinin getirtilerek zemine uygulanmadığı, davacının iddialarının duraksamaya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulmadığı anlaşılmaktadır.   
    Hal böyle olunca, uzman bilirkişiler aracılığıyla yerinde yeniden keşif yapılması, tescil işleminin dayanağı tahsis kararlarının dayanak tüm belge ve  krokilerinin merciinden getirtilerek, zemine uygulanması, davacı adına tahsis edilen  parsellerin denetime olanak verecek şekilde zeminde saptanarak krokiye yansıtılması, bu konuda tüm taraf delilleri toplanarak çekişmeli parsellerin davacının kullanımında olup-olmadığının açıklığa kavuşturulması, varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik soruşturmaya dayalı olarak yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davacı vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07.11.2013  tarihinde oybirliğiyle karar  verildi.

     

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.