15. Hukuk Dairesi 2018/953 E. , 2018/2579 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi"nden kaynaklanan tapu iptâl ve tescil talebine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı davasında davalı ve dava dışı arsa sahipleri ile aralarında 16.12.2010 tarihinde Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşme gereğince gerekli projeler yapılmak suretiyle belediyeden yapı ruhsatı alınarak inşaatın bitirildiğini, sözleşme gereği yükümlülüklerini yerine getirdiğini, 2012 yılında bitirilen inşaatın davalı dahil arsa sahiplerine düşen dairelerin teslim edildiğini, davalıya taahhüt edilen B Blokta 2 adet deniz gören (19 ve 31 nolu) ile aynı blokta 2 adet de deniz görmeyen (27 ve 35 nolu) daireler verildiğini, fakat davalının sözleşmede belirtilen şartların dışında tüm dairelerin deniz gören taraftan verilmesini talep ederek uyuşmazlık çıkardığını, davalının hissesine düşen dairelerin LİHKAB, Kadastro, belediye ve tapu dairesinde yapılacak işlemleri için vekâlet vermeyip işlemleri imzalamak üzere gelmemesi nedeniyle yapılamadığını, bu sebeple öncelikle sözleşme gereği verilmesi gereken ve davalının sözleşmeyi ihlal ederek tapuda ferağ vermediği 25, 26, 33 ve 34 numaralı bağımsız bölümlerdeki davalıya ait hisselerin tapuda iptâlleri ile adına tapuya tesciline, davalının LİHKAB, tapu ve kadastro, belediye ve ilgili diğer resmi dairelerde yapması gereken işlemleri yapmaktan imtina ettiğinden kendisine yetki verilmesini talep etmiş, davalı cevabında sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunu, davacının yaptığı inşaatta imara aykırılık nedeniyle ceza davası açıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir
Mahkemece davacının sözleşme gereği edimlerini yerine getirdiği 27, 35, 19, 31 numaralı bağımsız bölümleri davalıya devrettiği, bağımsız bölümlerin yapımını tamamladığı, tadilat ruhsatı almak şartıyla yerinde yapılan aykırılıkların da giderilebileceği buna karşılık davalının ruhsatın alınması için gereken imzadan imtina ettiği bu nedenle yapının iskan ruhsatı alınamadığı ancak mevcut haliyle içinde yaşanılabildiği gerekçesiyle davanın kabulü ile taraflar arasında imzalanan 16.12.2010 tarihli sözleşmenin geçerli hale geldiğinin tespiti ile yapı ve
iskân ruhsatının alınması için davalının yapması gereken resmi işlemlerin davacı tarafından da yapılabileceğinin tespiti ile bu hususta davacı tarafa yetki verilmesine, 25-26-33-34 nolu bağımsız bölümlerdeki davalıya ait hisselerin tapu kayıtlarının iptâli ile davacı şirket adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Taraflar arasında düzenlendiği ihtilâfsız olan kat karşılığı inşaat sözleşmeleri eser sözleşmesinin bir türü olup karşılıklı edimleri içeren bir sözleşmedir. Eser sözleşmesini düzenleyen borçlar kanununda kat karşılığı sözleşmelerle ilgili özel hüküm bulunmadığından ihtilafların kanundaki eser sözleşmeleri ile ilgili hükümlere göre çözümlenmesi gerekmektedir. Somut olayda davacı yüklenicinin talebi yapı ve iskan ruhsatının alınabilmesi için davalı arsa sahibi tarafından kendisine yetki verilmemesi nedeniyle mahkemece yetki verilmesi, sözleşme gereği kendisine verilmesi gereken bağımsız bölümlerdeki davalı paylarının iptâli ile adına tesciline karar verilmesine ilişkindir. Bu istemin hukuki dayanağını sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte olan 818 sayılı BK"nın 97. maddesi oluşturmaktadır. Sözü edilen maddeye göre bir şeyin yapılmasına müteallik borç, borçlu tarafından ifa edilmediği takdirde alacaklı masrafı borçluya ait olmak üzere borcun kendisi tarafından ifasına izin verilmesini talep edebilir. Ancak somut olayda olduğu gibi davacı yüklenicinin sözleşme hükümlerine göre yapması gerekip te ancak arsa sahibinin vereceği vekâlete göre yapması gereken işler bakımından ise masrafların yine yüklenici tarafından karşılanmak üzere mahkemece yetki verilmesi gerekir. Verilen yetki ve iznin kapsamının belirli olması ve sözleşmenin amacına uygun bulunması gerekir. Genel nitelikli yetki ve izin verilemez. Yapılan inşaatın yasal olması öncelikli koşul olduğundan önce yükleniciye yetki ve süre verilip binanın yasal hale gelmesinden sonra tapu iptâl tescil talebi hakkında karar verilmelidir. Açıklanan bu gerekçeye göre yapılması gereken iş; davacıya sözleşmenin ifasına yönelik olarak sözleşme kapsamındaki hangi iş ve işlemlerin yapılması için yetki ve izin istediğini açıklatmak, talep edilen izin ve yetkileri denetleyerek uygun bulunanlar bakımından istemi kabul etmek, yükleniciye uygun bir süre verilerek binanın yasal hale gelmesi halinde davacının tapu iptâl tescil talebi hakkında karar verilmesinden ibarettir.
Açıklanan bu gerekçe ile kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 20.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.