20. Hukuk Dairesi 2014/8332 E. , 2014/9098 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında .... Köyü 101 ada 467 parsel sayılı 2334,77 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 101 ada 203 sayılı parsele uygulanan 312 nolu vergi kaydının, .... Köyü 123 ada 127 parsel sayılı 26200 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 123 ada 20 sayılı parsele uygulanan 492 nolu vergi kaydının, ... Köyü 178 ada 76 parsel sayılı 10472.56 m² yüzölçümündeki taşınmaz ise 140 ada 55 sayılı parsele uygulanan 466 nolu vergi kaydının miktar fazlası olarak tarla niteliğiyle tesbit edilerek kesinleşmiş ve tapuya kaydedilmiştir.
Davacı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır.
Yargılama sırasında Orman Yönetimi 101 ada 467 parsel sayılı taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine; ... Köyü 123 ada 127 ve 178 ada 76 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydının iptaliyle kararda gösterilen davacı mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline, 101 ada 467 parsele yönelik davacıların davaların reddine, müdahil Orman Yönetiminin bu parsele yönelik davasının kabulü ile Yenigün Köyü 101 ada 467 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydını iptaliyle orman sınırı içine alınmasına ve orman sınırının bu şekilde düzeltilmesine, taşınmazın bitişiğindeki geniş orman parseli ile birlikte 6831 sayılı Kanunun 11/4. maddesi uyarınca orman niteliğiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş hüküm, davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Yenigün Köyünde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.
Çukurbük Köyünde 19/06/1998 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır.
1) Davacı Hazinenin 123 ada 127 ve 101 ada 467 sayılı parsellere yönelik temyiz itirazları yönünden;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli 101 ada 467 sayılı parselin orman sayılan yerlerden, 123 ada 127 parselin orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve 123 ada 127 sayılı parsel üzerinde adına tescil kararı verilen davacı yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, mahkemece çekişmeli 101 ada 467 taşınmazın orman niteliğiyle
tesciliyle yetinilmesi gerekirken, sınırında bulunan dava dışı orman parseline eklenmesi suretiyle tesciline karar verilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının 4 numaralı bendinde yer alan “bu taşınmazın orman kadastro sınırı içine alınmasına ve orman sınırının bu şekilde düzeltilmesine, taşınmazın bitişiğindeki geniş orman parseli ile birlikte 6831 sayılı Kanunun 11/4. maddesi gereğince” ibaresinin çıkarılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA,
2) Davacı Hazinenin 178 ada 76 sayılı parsele yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; incelenen dosya kapsamından çekişmeli 178 ada 76 parsel sayılı taşınmazın 1938 tarih 466 yazım numaralı vergi kaydının miktar fazlası olduğu, vergi kaydının doğu ve güney sınırının orman okuduğu ve değişir sınırlı olduğu, kadastro sırasında dava dışı 178 ada 42 parsel sayılı taşınmazlara miktarlarıyla revizyon gördüğü (uygulandığı), çekişmeli taşınmazın ve vergi kaydının revizyon gördüğü parselin sınırında orman parseli bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, 1938 tarih ve 466 yazım numaralı vergi kaydının 3402 sayılı Kadastro Kanununun 20/C maddesi uyarınca miktarlarıyla geçerlidir. Vergi kaydı dava dışı 178 ada 42 sayılı parsele miktarlarıyla uygulanarak gerçek kişiler adlarına tesbit ve tescil edildiğinden, miktar fazlasının sınırda bulunan orman parselinden açma yapmak suretiyle oluşturulduğu kabulü gerekir. Bu nedenle, 178 ada 76 sayılı parsele yönelik davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü usûl ve kanuna aykırı olup, davalı Hazine temyiz itirazlarının kabulüyle bu parsel yönünden hükmün BOZULMASINA 04/11/2014 günü oy birliği ile karar verildi.