(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2012/19178 E. , 2013/10561 K.
"İçtihat Metni"Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlarından sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 142/1-b, 142, 31/3 (üç kez), 151/1, 116/4, 62 (iki kez), maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis, 2 ay 6 gün hapis, 7 ay 15 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına, hırsızlık suçundan verilen 1 yıl 8 ay hapis cezasının anılan Kanun"un 51. maddesi gereğince ertelenmesine, mala zarar verme suçundan verilen 2 ay 6 gün hapis cezasının aynı Kanun"un 50/3, 50/1-d. maddesi gereğince 2 ay 6 gün süre ile Terme sınırları içerisinde internet kalelere gitmekten yasaklanma tedbirine, konut dokunulmazlığını ihlal suçundan verilen 7 ay 15 gün hapis cezasının aynı Kanun"un 50/3, 50/1-d. maddesi gereğince 10 ay süre ile akşamleyin saat 19:00"dan itibaren Terme sınırları içerisinde umuma açık yerlere gitmekten yasaklanma tedbirine çevrilmesine dair Çarşamba 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 07/05/2009 tarihli ve 2007/263 esas, 2009/325 sayılı kararının infazı sırasında, seçenek yaptırımların gereklerini yerine getirmediğinden bahisle 2 ay 6 gün hapis ve 7 ay 15 gün hapis cezalarının tamamen infazına ilişkin aynı Mahkemenin 13/10/2011 tarihli ve 2007/263 esas, 2009/325 sayılı ek kararına karşı Adalet Bakanlığının 07.08.2012 tarih ve 2012/13112/46488 sayılı Kanun Yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyasının Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17.08.2012 tarih ve 2012/218610 sayılı ihbarnamesiyle dairemize gönderilmekle incelendi.
MEZKUR İHBARNAMEDE;
Dosya kapsamına göre;
1-Sanık hakkında üzerine atılı konut dokunulmazlığını bozma suçundan dolayı verilen 1 yıl hapis cezasından 5237 sayılı Kanun"un 31/3. maddesi uyarınca 1/3 oranında indirim yapıldığında 8 ay yerine 9 ay hapis cezası belirlendiği ve aynı Kanun"un 62/1. maddesine göre 9 ay hapis cezası üzerinden 1/6 oranında indirim yapıldığında sonuç cezanın 6 ay 20 gün yerine 7 ay 15 gün hapis cezası olarak belirlenmesi suretiyle yazılı şekilde fazla ceza tayininde,
2- 18/11/1991 doğumlu sanığın 11/07/2007 olan suç tarihi itibarıyla 18 yaşından küçük olduğu, 5237 sayılı Kanun"un 50/3 maddesine göre "... fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış ... bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir." ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106/4 maddesindeki "Çocuklar hakkında hükmedilen adlî para cezasının ödenmemesi hâlinde, bu ceza hapse çevrilemez. Bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır." biçimindeki emredici düzenlemeler ve 5237 sayılı Kanun"un 50/6-7. madde hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, kısa süreli hapis cezasının infazının mümkün olmadığı, seçenek tedbirin değiştirilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşılmış olmakla;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbar yazısı, incelenen dosya içeriğine göre yerinde bulunduğundan Çarşamba 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.10.2011 tarih ve 2007/263 esas, 2009/325 sayılı ek kararının, CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (d) bendi gereğince mahkemenin sanığa Konut Dokunulmazlığını ihlal suçundan 5237 sayılı TCK’nın 116/4, 31/3, 62, 50/6. maddeleri uyarınca verdiği 7 ay 15 gün hapis cezasının 6 ay 20 gün hapis cezasına indirilmesine, sanığın internet kafeye gitmekten yasaklanmasına dair seçenek tedbire çevrilen 7 ay 15 gün hapis cezasının, aynı yasanın aynen infazına ilişkin hükmünün de hüküm fıkrasından çıkartılmasına, sanığa konut dokunulmazlığını bozma suçundan düzeltilerek hükmedilen 6 ay 20 gün hapis cezasının TCK’nın 50/1. ve 52/2. maddeleri uyarınca takdiren beher günü 20 TL.sından 4.000 TL.sı adli para cezasına, mala zarar verme suçundan hükmolunan 2 ay 6 gün hapis cezasının da aynı maddeler uyarınca günlüğü 20 liradan 1320 lira adli para cezasına çevrilmesine, infazın bu miktar üzerinden yerine getirilmesine, hükümdeki diğer hususların aynen muhafazasına, 11.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.