20. Hukuk Dairesi 2014/7681 E. , 2014/9085 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVALILAR : Orman Yönetimi
Taraflar arasındaki 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulamasına itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan 26.06.2014 günlü hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi davacı ... vekili Av. ... tarafından istenilmekle, tayin olunan 04.11.2014 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden ... ile diğer taraftan Orman İdaresi vekili Avukat ... ... ... ... geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... tarafından, 27.09.2011 tarihli dava dilekçesi ile; ... İli, Merkez ... Beldesinde bulunan dava konusu LXII ... nolu parselin ... Orman Bölge Müdürlüğü"nün 64 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B maddesi kapsamında yapılan çalışmaları neticesinde taşınmazın 31/12/1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak kaybetmiş olduğu, tarım alanı haline dönüştüğü, halen aynı özelliği taşıdığı ve tarım alanı olarak kullanılmasında yarar bulunduğu görülerek Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmasına oy birliği ile karar verildiğini, daha sonra aynı komisyonun 01/03/2011 tarihli ""şeklî ve hukukî noksanlıkları inceleme"" tutanağının 14. naddesinde; nizalı taşınmazın yer aldığı (LXII) nolu 2/B parseli, taşınmazlarıyla hiçbir alakası bulunmayan, tamamen başka yerde bulunan bir diğer (LVII) nolu 2/B parseli ile karıştırılmış ve tamamen farklı yerlerde bulunan bu taşınmaz alanından davaya konu (LXII) nolu 2/B alanı, (LVII) nolu parselin teknik şartlarında değerlendirildiği ve şehven dava konusu taşınmazın yeniden 2/B kapsamından çıkarılarak orman sınırları içine dahil edilmesine karar verildiği, davacı tarafın Amasya Orman Bölge Müdürlüğü 64 nolu Orman Kadastro Komisyon Başkanlığına yazmış olduğu dilekçesine verilen cevapta dava konusu parselin yeni bir inceleme yapılmaksızın orman sınırları içine dahil edildiğinin bildirildiği, söz konusu 30/06/2011 tarihli dilekçe cevabında ""söz konusu parselin 2/B yapılıp, orman sınırlarına çıkarıldıktan sonra tekrardan orman sınırlarına sokulması işleminin sehven yapıldığı, orman kadastrosunun valilik onayı ile yürürlüğe girdiğinden dolayı idarî yönden yapılacak herhangi bir işlemin bulunmadığı, kanunî süresi içinde ilgili mahkemelere dava açarak itirazda bulunabileceği"" belirtilmiş olduğu; ayrıca, davaya konu taşınmazın tarla vasfında olduğu, 1993 tarihli memleket haritasında yeşil alanda kalmadığı, murisinden kendisine intikal ettiği ve bu yerin 31/12/1981 tarihinden önce ilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak kaybettiği beyan edilerek, ... ada 1 (IX) nolu Devlet Ormanı parseli içinde yer alan 3064, 3082 ve 3064 nolu orman sınır noktaları ile çevrili taşınmaz ile ilgili hatalı uygulamanın giderilmesi, 6831 sayılı Orman Kanununun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B maddesi uygulaması kapsamında orman sınırları dışına çıkartılması istemiyle dava açılmıştır.
Mahkemece; davanın kabulü ile ... Beldesinde bulunan 64 nolu komisyon kararında LXII (62) nolu parsel olarak geçen yerin kadastro tesbitinin iptali ile 6831 sayılı Orman Kanunun 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B maddesi uygulaması kapsamında davacı gerçek kişi lehine orman sınırları dışına çıkarılmasına karar verilmiş; davalı Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) vekilinin temyizi üzerine, hüküm Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 10.04.2014 tarih ve 2014/1577 - 2014/4371 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Kesinleşen orman sınırı içinde kalan taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince nitelik yitirdiği iddiası ile orman sınırı dışına çıkarılması istemi, öncesi orman olan bir yerin 2/B madde uygulaması ile ancak, Hazine lehine orman sınırı dışına çıkarılabileceği, kanundan kaynaklanan bu zorunluluk nedeniyle gerçek kişinin taşınmazı kendi adına orman sınırı dışına çıkartılmasını talep etmekte hukukî yararının bulunmadığı, halen tahdit içinde olan taşınmazın hangi nedenle olursa olsun orman sınırları dışına çıkarılması için Orman Yönetimini zorlayıcı nitelikteki davanın dinlenme olanağı bulunmadığı, davanın yalnızca 2/B madde uygulamasına itiraza ilişkin olup, orman olarak sınırlandırılan taşınmazın öncesi itibariyle orman sayılmayan yerlerden olduğu iddiasına da dayanmadığı anlaşılmakla, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu gibi hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırı olduğu”na değinilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman sınırları içinde kalan taşınmazın 2/B madde gereğince orman sınırları dışına çıkarılması istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılıp 2009 yılında kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 31.05.2010 tarihinde işe başlanıp 02/06/2011 tarihinde askı ilânına alınan ve eldeki dava nedeniyle kesinleşmeyen 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B maddesi uygulaması vardır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak eldeki dava yalnızca 2/B madde uygulamasına itiraza ilişkin olup, orman olarak sınırlandırılan taşınmazın öncesi itibariyle orman sayılmayan yerlerden olduğu iddiasına dayanmadığı, 64 nolu Orman Kadastro Komisyonunca dava konusu taşınmaz önce P.LXII poligon numarasıyla Hazine adına 2/B madde niteliğiyle orman sınırları dışına çıkartılmasına karar verilip bilahare şeklî ve hukukî noksanlıkların düzeltilmesi tutanağı ile bu işlem iptal edilip taşınmazın tekrar orman sınırı içine alınmasına karar verilmiştir. Nitelik kaybı nedeniyle 2/B madde uygulaması sonucu orman rejimi dışına çıkartma ya da çıkartmama konusu, orman kadastro komisyonlarına verilmiş bir yetkidir. Hangi nedenle olursa olsun, orman rejimi dışına çıkartma konusunda, Orman Yönetimini zorlayıcı nitelikte bir dava açılamaz. Aksi halde, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi ormanların bilinçli şekilde niteliğinin kaybettirilmesine, tahribatına ve yok edilmesine izin veriyormuş gibi bir sonuca ulaşılır ki, bunu kabul etmek olanaksızdır.
Bu nedenlerle, davacı ...’nun yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, temyiz incelemesi duruşmalı yapıldığından 1.100.-TL vekâlet ücretinin davacı ...’dan alınarak duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı Orman Yönetimine verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının davacıya yükletilmesine 04/11/2014 günü oy çokluğu ile karar verildi.
K A R Ş I O Y
Davacı, dava dilekçesiyle ... İli, Merkez ... Beldesinde dava konusu LXII sayılı 2/B parselinin 31.12.1981 tarihi itibarıyla bilim ve fen bakımından orman niteliğini yitirdiği gerekçesiyle orman dışına çıkarıldığı, bilahare 01.03.2011 tarihinde şekli ve hukuki noksanlıkların incelenmesi çalışması sırasında, aynı komisyon tarafından adı geçen parselin bu parselle ne yer ne de nitelik itibarıyla ilgisi olmayan başka bir parselle karıştırılarak 2/B işleminin sehven iptal edildiğinin anlaşıldığını, hatalı yapılan komisyon kararının iptali ile dava konusu parselin 2/B"ye çıkarılmasını talep emiştir.
Yapılan incelemede; dava konusu parselin 31.05.2010 tarihinde işe başlanarak 29.11.2010 tarihinde işin bitirildiği 2/B çalışmaları sırasında, 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak kaybedip tarım arazisi niteliği kazandığı, inceleme tarihi itibarıyla da bu özelliğini koruduğu gerekçesi ile 2/B kapsamında görülerek orman dışına çıkarıldığı anlaşılmıştır.
Bilahare 21.03.2011 tarihinde 6831 sayılı Orman Kanunu"nun 8, Yönetmeliğin 66 ve Talimatın 45. maddesi uyarınca yapılan Şekli ve Hukuki Noksanlıkları Düzeltme incelemesi sırasında 1987 amenajman haritasında fiilen orman görünen bir kısım taşınmazların 2/B tutanakları iptal edilirken parsel numarası karıştırılarak dava konusu parselin de 2/B tutanağı iptal edilmiştir. Bu iptal işleminin sonuçlandırma tutanağında da yargı yolunun açık olduğu bildirilmiştir.
Kişinin ... Orman Bölge Müdürlüğüne yaptığı hatalı işlemin düzeltilmesine ilişkin başvurusuna verilen cevapta, dava konusu parselin sehven itiraza konu edilerek yeniden orman içine alındığı ancak Valilik onayı ile yürürlüğe girdiğinden idari yönden düzeltme yapılamayacağından mahkemeye başvurması gerektiği bildirilmiştir.
Davacı tarafça, Şekli ve Hukuki Noksanlıkları Düzeltme Tutanağı ile LVII numaralı parsel yerine sehven LXII sayılı kendi kullandıkları parselin orman içine alındığı; düzeltilmesi gereken gerçek parsel olan LVII sayılı parsel için de orman idaresi tarafından 2/B işleminin iptali için dava açıldığı ileri sürülmüştür.
Mahkemece, 11.06.2013 tarihinde verilen ilk kararda; dava konusu yerin 2/B koşullarını taşıdığından bahisle davanın kabulü ile şekli ve hukuki noksanlıkların incelenmesi çalışmasının iptali ile dava konusu parselin 2/B niteliği ile davacı adına orman dışına çıkarılmasına karar verilmiştir.
Davalı Orman İdaresi tarafından temyiz edilen karar Dairemizce dava konusu yerin orman içinde bırakıldığı, çıkarılsa da Hazine adına çıkarılacağından kişinin hazine adına orman dışına çıkarılmasını istemede hukuki yararı olmadığı ve Orman Yönetimini zorlayıcı dava açamayacağı gerekçesi ile bozulmuş yerel mahkemece de aynı gerekçe ile dava reddolunmuştur.
Öncelikle Anayasımızın 125. maddesinin 1. cümlesi uyarınca "İdarenin her türlü eylem ve işlemine karşı yagı yolu açıktır." Kişinin bu davayı açmakta hukuki yararı vardır zira dava konusu olayda kişi orman içinde bir yerin 2/B ile çıkarılmasını talep etmemekte aksine 2/B ile çıkarılan bir yerin 4 ay sonra Bölge Müdürlüğünce de kabul edildiği üzere şekli ve hukuki noksanlıkları inceleme komisyonu kararı ile sehven yeniden orman içine alınma işleminin iptalini istemektedir.
Dairemizin önceki bozma kararı dava konusu taşınmazın kişi adına orman dışına çıkarılmasının mümkün olmadığı ve bunun istenemeyeceği açısından doğrudur. Ancak bozmanın kapsamı tayin edilirken hata yapılmış şekli ve hukuki noksanlıkları inceleme komisyonu kararı ile başlayan yanlışlıklar silsilesi, istemin orman dışına çıkarma talebi olarak nitelenmesi suretiyle Dairemizce de devam ettirilmiştir. Bozma kapsamının, "şekli ve hukuki noksanlıkları inceleme komisyonu kararının parsel numarasında hata yapmaktan kaynaklandığının tespiti halinde dava konusu parselin kişi adına değil hazine adına 2/B"ye ayrılacağı" şeklinde olması gerekirken sehven davacının hukuki yararı yoktur ve zorlayıcı dava açılamaz şeklinde yazılmıştır.
Nitekim ilk temyiz incelemesinde Dairemizce dosya öncelikle mahalline iadeye gönderilmiş ve şekli ve hukuki noksanlıkları inceleme komisyonu kararının hatalı olup olmadığına ilişkin ek rapor istenmiş, ormancı bilirkişiler bu işlemin hatalı olduğunu ek raporlarında belirtmişlerdir.
Yerel Mahkemece bozma kararına uyularak davanın reddine karar verilmiş ise de hatanın usuli kazanılmış hakkın istisnası olduğu hususu, yerleşik Yargıtay içtihadlarından olduğu izahtan varestedir.
Somut olayda, orman kadastro komisyonuna dava konusu parseli orman dışına çıkarmaya zorlama söz konusu olmayıp, usulüne uygun şekilde yapılan çalışmada 2/B koşullarını taşıdığı gerekçesi orman dışına çıkarılan ve davacının hak sahibi olduğu dava konusu taşınmazın, sonradan yapılan düzeltme çalışmalarında, LVII sayılı parsel ile LXII sayılı parselin numaralarının karıştırılmasından kaynaklanan, romen rakamlarındaki yazım hatası sonucu, yanlış parsel üzerinde yapılan iptal işleminin, iptalinin gerektiği anlaşıldığından, usul ve yasaya uygun olarak yapılan 2/B işlemi ile hak sahipleri adına oluşan hukuki statünün korunması gerektiği kanaatine varıldığından usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılan mahalli mahkeme kararı BOZULMASI gerektiğini düşündüğümden sayın çoğunluğun ONAMA yönündeki kararına katılamıyorum.