23. Hukuk Dairesi 2015/9100 E. , 2018/508 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki icra emrine itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili banka tarafından davalı ..."e kredi kartı üyelik sözleşmesi uyarınca kredi kartı verildiğini, ..."in borçlarını vadesinde ödememesi üzerine icra takibi başlatıldığını, davalı ..."ın müvekkil bankaya olan borçlarını ödememeyi sürüncemede bırakmayı planladığı için diğer davalı ... ile muvazaalı bir borçlanma oluşturup kendisi hakkında icra takibi başlattığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile müvekkil bankaya ait....İcra Müdürlüğü"nün 2014/3189 esas ve 2014/3193 sayılı icra dosyasının 1. Sıraya alınmasına, karar tarihinden itibaren haciz kesintilerinin 1. Sıra olarak ...İcra Müdürlüğü"nün 2014/3189 ve 2014/3193 sayılı dosyasına ödenmesine, ...İcra Müdürlüğü"nün 2013/3058 esas sayılı icra dosyası üzerinden davalı ..."in maaşından diğer davalı ..."a ödenen bir meblağ var ise davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek müvekkil bankaya ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, duruşmada alınan beyanlarında davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükünün kural olarak davalı alacaklı üzerinde olduğu, davalının alacağının varlığını ve miktarını usulüne uygun delillerle kanıtlaması gerektiği, bononun, alacağın varlığını ispatlamaya tek başına yeterli olmadığı, davalıların alacağın muvazaalı olmadığına dair somut herhangi bir delil ibraz etmediği gerekçesiyle davanın kabulüne ... İcra Müdürlüğü"nün 2014/3189 esas ve 2014/3193 esas sayılı dosyalarındaki haciz sıralarının iptali ile, davalı ..."ın alacaklı olduğu 2014/3058 esas sayılı icra dosyasında yapılan maaş kesintilerinin davacıya alacağı oranında ödenmesine, bakiye kalması halinde davalıya ödenmesine karar verilmştir.
Kararı, davalı ... temyiz etmiştir.
İİK"nın 140/1. maddesinde İcra Müdürlüğünce hangi hallerde haciz sıra cetveli düzenleneceği belirtilmiştir. Maddeye göre haciz sıra cetvelinin düzenlenebilmesi için satış tutarının bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmemesi gerekir. Bu madde uyarınca düzenlenen bir sıra cetvelinde, hacizlere ilişkin takip dosyası (takip tarihi, haciz tarihi, alacak miktarı gibi) bilgilerine, ipotek veya hapis hakları varsa bu hakların tesis edildiği tarihlere ve dayanak bilgilerine yer verilmesi gerekir. Somut olayda, icra dosyasına intikal etmiş bir para bulunmamaktadır. İİK"nın 83/2. madde hükmüne göre, maaş üzerinde
birden fazla haciz varsa bunlar İcra Müdürlüğü"nce sıraya konur ve sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki haciz için kesintiye geçilemez. Açıklanan bu durum karşısında İcra Müdürlüğünce yapılan maaş hacizlerinin ve yapılması gereken kesintilerin İİK"nın 355. madde hükmü uyarınca bildirilmesi üzerine Milli Eğitim Müdürlüğü"nce bu madde hükmü uyarınca düzenlendiği anlaşılan ve maaş hacizleri ile ilgili yapılan sıralamanın İİK"nın 140/1. maddesinde tanımlanan sıra cetveli niteliğinde olduğundan söz edilemez. Dairemizin 14.01.2014 tarih ve 2013/7887 E, 2014/82 K. sayılı ilamı bu yöndedir.
Bu durumda mahkemenin Milli Eğitim Müdürlüğü"nce yapılan bu sıralamanın İİK"nın 140/1. maddesi uyarıca İcra Müdürlüğü"nce düzenlenen sıra cetveli niteliğinde olduğu kabul edilerek, aynı Kanun"un 142/1. maddesi uyarınca açılan muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarındaki ilkelere göre uyuşmazlığın çözümlenmesi doğru olmamıştır. Zira, 04.06.1958 gün ve 15/6 sayılı İBK"da da belirlendiği gibi, HMK"nın 24/1, 25, 26,30 ve 33. (HUMK"nın 74,75 ve 76.) maddeleri gereğince hakim, tarafların ileri sürdükleri maddi vakıalar ve bunlara bağlı netice-i taleplerle bağlı ve fakat hukuki tavsiflerle bağlı olmayıp, kanunları re"sen uygulamakla ve neticeye vardırmakla yükümlüdür.
Bu durumda mahkemece, davanın dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan TBK"nın 19. (818 sayılı BK"nın 18 ) maddesinde düzenlenmiş muvazaa iddiasına dayalı iptal istemine ilişkin olduğunun kabulü ile bu madde kapsamındaki genel ilkelere ve ispat usulüne uygun olarak uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekirken, davanın tavsifinde yanılgıya düşülerek, yazılı şekilde hüküm kurulması, bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma nedenine göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, bozma nedenine göre davalı ..."ın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.