10. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/2829 Karar No: 2015/9683 Karar Tarihi: 14.05.2015
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/2829 Esas 2015/9683 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2015/2829 E. , 2015/9683 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Ankara 19. İş Mahkemesi
Dava hak sahibi konumunda yer alan davacıya bağlanan ölüm aylığının 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince kesilmesi yönündeki davalı SGK Başkanlığı işleminin iptali ile menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Hakkında verilen boşanma kararı 1997 yılında kesinleşen davacıya, 1980 yılında yaşamını yitiren sigortalı babası üzerinden 506 sayılı Kanun hükümlerine göre hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle davalı Kurumca 2008 yılı Kasım ayı itibarıyla kesilerek, Kasım/2008 – 30.04.2011 döneminde yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 56. maddesinin 2. fıkrasında, eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıklarının kesileceği, bu kişilere ödenmiş olan tutarların, 96. madde hükümlerine göre geri alınacağı yönünde düzenleme yapılmıştır. Anılan maddeye dayalı açılan bu tür davalarda eylemli olarak birlikte yaşama olgusunun tüm açıklığıyla ve taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu dönem yönünden ortaya konulması önem arz etmektedir. İnceleme konusu davada mahkemece gerekli inceleme ve araştırmanın yapıldığı anlaşılmakla; Sosyal Güvenlik Kontrol Memurluğu görevlilerince gerçekleştirilen soruşturmada elde edilen somut veri ve saptamalar, 1997 yılında boşanma gerçekleşmesine karşın, ilgililerin 2007 - 2011 yılları arasında
Gaziosmanpaşa/İstanbul’da, 2011 yılından sonra da Şile’de aynı adreste oturdukları ve seçim kütüğünde aynı adreste kayıtlı olmaları, ilgililerin farklı adreslerde yaşadıklarını gösterir abonelik kayıtlarının bulunmayışı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacı ile boşandığı eşinin fiili olarak birlikte yaşadıkları belirgindir. Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 14.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.