
Esas No: 2020/18100
Karar No: 2022/11618
Karar Tarihi: 04.07.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2020/18100 Esas 2022/11618 Karar Sayılı İlamı
8. Ceza Dairesi 2020/18100 E. , 2022/11618 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Başkasına ait kimlik bilgilerini kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Gereği görüşülüp düşünüldü:
5237 sayılı TCK.nın 268/1. maddesinde düzenlenen başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçunun oluşabilmesi için işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılarak soruşturma ve kovuşturma işlemlerinin kimlik bilgileri verilen mağdur hakkında yapılmasına neden olunması gerekir. Bir adli soruşturma ya da kovuşturma işlemi olmaksızın kimlik bilgilerinin gizlenmesi amacıyla başkalarına ait kimlik bilgilerinin kullanılması ve verilen kimlik bilgilerine göre resmi belge düzenlenmesi halinde TCK.nın 206. maddesinde düzenlenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçu, bir resmi belge düzenlenmemiş olması halinde 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesinde düzenlenen kimliği bildirmeme kabahati oluşur.
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın olay tarihi olan 17.08.2015 günü içerisinde silah bulunan araç içerisinde yakalanması nedeni ile 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçu kapsamında gözaltına alındığında kendisini dayısının oğlu olan mağdur ... olarak tanıttığı, kolluk görevlilerince yapılan işlemler esnasında parmak izi kayıtlarının farklılık göstermesi ve sanığın babası Kemal Yılmaz'ın tanık olarak alınan beyanında şüphelinin oğlu ... olduğunu doğrulaması ile sanığa tekrar kimlik bilgileri sorulduğunda "gerçek kimliğinin ... olduğunu, arama kaydı olduğu için farklı isim verdiğini" beyan ettiği, dosya içerisinde yakalanmasına esas fiile ilişkin tutanak, sanığın ilk ifade tutanağı ve soruşturmaya ilişkin herhangi bir belge olmadığı anlaşılmıştır.
Dosya içerisinde Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2015/37854 soruşturma dosyasına ait iddianamenin bulunduğu, suç tarihinin incelemeye konu davamızın suç tarihi ile aynı olduğu görülmüş ancak davamızla bağlantısı anlaşılamamıştır. Ayrıca sanıkta silah ele geçmesine dair yakalama tutanağı veya hazırlık soruşturmasında düzenlenen başka soruşturma evrakının da dosya içerisinde bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla mağdur ... hakkında herhangi bir adli işlem yapıldığı yönünde bilgi ve belge olmaması halinde "işlenen bir suçtan" söz edilemeyeceğinden, eylem basit yargılama usulüne tabi olan TCK.nın 206. maddesinde düzenlenen "Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" suçunu oluşturacaktır. Bu bağlamda öncelikle sanığın beyanının mağdur hakkında adli işlem, soruşturma ya da kovuşturma yapılmasına neden olup olmadığı tespit edilmeden, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 04.07.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.