12. Ceza Dairesi Esas No: 2013/27542 Karar No: 2014/7238 Karar Tarihi: 24.03.2014
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/27542 Esas 2014/7238 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme tarafından görülen bir tazminat davasında, davacının talebinin kısmen kabul edildiği ancak davalı vekilinin temyiz itirazları sonucu kararın bozulduğu anlatılmıştır. Davanın konusu 466 sayılı Kanun gereğince tazminat istemidir. Ancak Ceza Genel Kurulu'nun kararına göre, tazminat isteminin dayandığı ceza davası dosyasındaki beraat hükmünden haberdar olunmasından itibaren üç ay içinde dava açılması gerekmektedir. Bu sürenin dolması nedeniyle davacının talebinin reddine karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak ise, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usul Kanunu'nun 318. ve 321. maddeleri belirtilmiştir.
12. Ceza Dairesi 2013/27542 E. , 2014/7238 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname no : 12 - 2013/45651 Mahkemesi : Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesi Tarihi : 27/11/2012 Numarası : 2011/359 - 2012/606 Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Davanın niteliği ve talep konusuna göre, davacı vekilinin duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usul Kanunu"nun 318. maddesi gereğince reddine; Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; davacı ve vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Dava 466 sayılı Kanun hükümlerine dayalı tazminat istemine ilişkin olup, Ceza Genel Kurulunun 23/03/2010 tarih ve 2009/256 esas-2010/57 sayılı kararında 466 sayılı Kanunun 2. maddesindeki üç aylık sürenin başlangıcı için 21/04/1975 tarih ve 3-5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına atıf yapılarak kesinleşen beraat kararından davacının haberdar olmasının arandığı, adı geçen kararda Borçlar Kanununun 60. maddesindeki sürenin kabulünün gerektiği ve her koşulda davanın 10 yıllık süre içinde açılması gerektiği kabul edilmekle birlikte hiçbir hakkın sonsuza dek dava konusu yapılamayacağı, özel hukuk kapsamında değerlendirilmesi gereken bu talebin de makul bir süre içinde dava konusu edilmesi gerektiği, dava süresi açısından en lehe kabul ile kanun dışı yakalanan veya tutuklananlar bakımından, beraat hükmünün verilmesinden itibaren 10 yıl dolduktan sonra 466 sayılı Kanuna göre tazminat istenemeyeceği bu kapsamda tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasında 25.01.1995 tarihinde verilen beraat hükmü ile, tazminat davasının açılmış olduğu 07.10.2011 tarihine kadar, 16 yıldan fazla süre geçtiği ve davacının bu uzun süre içerisinde hakkındaki beraat hükmünden haberdar olmadığından söz etmenin yaşamın olağan akışına uymayacağı ve davanın süresinde açıldığının kabulünün mümkün olamayacağı gözetilmeden, süresinde açılmayan davanın reddi yerine yazılı gerekçe ile davacı lehine tazminata hükmedilmesi, İsabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 24.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.