23. Hukuk Dairesi 2015/9286 E. , 2018/504 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı ve dava dışı ... arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereğince binanın sözleşme tarihinden itibaren 28 ay içinde yapılması gerektiğini, inşaatın zamanında bitirilip teslim edilmemesi durumunda daire başına davacıya aylık 300,00 Avro ödeneceğinin kararlaştırıldığını, müvekkiline ait olması gereken bağımsız bölümlerin belirtilen sürede teslim edilmediğini, aylık 300,00 Avro’dan hesap edilen gecikme tazminatının tahsili için girişilen icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının vaki itirazının iptaliyle takibin devamına ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 300 Avro’luk kira bedelinin fahiş olduğunu, inşaatın tamamlanmamasında asıl sorumlunun davalının değil ihbar edilen kişi .... olduğunu, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı istenemeyeceğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İhbar olunan vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 2013/4603 esas, 2013/6397 karar sayılı ilamındaki “6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 117/II ( 818 sayılı BK’nın 101. maddesi )’ye uygun şekilde davalıyı temerrüde düşüren bir belge niteliğinde değildir. Oysa muaccel bir borcun borçlusu kural olarak alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Bu durumda, takipten önce temerrüdün oluşmadığı dikkate alınarak işlemiş faiz isteminin reddi yerine, kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, hükmün bozulması gerekmiştir. “ gerekçesi ile 21.10.2013 tarihinde bozulmuştur.
Bozma ilamı doğrultusunda mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre davacının cezai şart talebine yönelik alacak hakkı bulunduğu, ancak takip öncesi davalının temerrüde düşürülmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının ...İcra Müdürlüğü"nün 2010/10916 esas sayılı dosyasına asıl alacak miktarı olan 67.200 Euro"ya ilişkin itirazının iptaline, faize ilişkin talebin reddine, asıl alacak üzerinden hesaplanacak %40 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.