1. Hukuk Dairesi 2013/12831 E. , 2013/15162 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TAZMİNAT
Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekilleri tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 05.11.2013 Salı günü saat 10.11"de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ..."ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, tapu iptali ve tescili, alacak ve manevi tazminat isteklerine ilişkin olup, dosya içeriğine ve toplanan delillere, özellikle, davaya konu taşınmaza ilişkin olarak yapılan işlemden dolayı ... Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/174 Esas - 2010/344 karar sayılı kararı ile davalıların davacıya karşı vekillik görevini kötüye kullandığı gerekçesiyle mahkumiyetlerine karar verildiği ve kararın Yargıtay 4. Ceza Dairesince onanıp kesinleştiği gözetildiğinde,Mahkemece, dava dışı ... tarafından satışa çıkartılan çekişmeli taşınmazın ihalesine davacı adına katılmak üzere anlaşan ve aynı zamanda davacının avukatı olan davalıların vekalet görevini kötüye kullanarak taşınmazın kendi adlarına tescil ettirdikleri, iktisaplarının haklı nedene dayanmadığı gerekçesiyle dava konusu 9383 parsel sayılı taşınmazdaki 10 nolu bağımsız bölümün davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, davacı tarafından davalılara gönderilen 10.000,00-TL nin dava tarihi olan 24/09/2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir reddiyle, bu yönlere ilişkin olarak aleyhlerindeki hükmün ONANMASINA,
Davalıların, hükmedilen manevi tazminata ilişkin temyiz itirazlarına gelince; davacı, davaya konu taşınmaza ilişkin olarak davalıların yapmış olduğu eylem ve işlemler nedeniyle uğradığı manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuş, mahkemece, istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bilindiği üzere, Anayasanın “Temel hak ve hürriyetlerin niteliği” başlığını taşıyan 12. maddesinde herkesin kişiliğine bağlı dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve özgürlüklere sahip olduğu belirtildikten başka, 17. maddesinde de, herkesin yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahip bulunduğu da düzenleme altına alınmış bulunmaktadır. ... Kanunu’nun 24. maddesinde, kişilik haklarına yapılan saldırının unsurları belirtilmiş ve hukuka aykırılığı açıklanmıştır. 25.maddesinde ise, kişilik haklarına karşı yapılan saldırının dava yolu ile korunacağı açıklanmış, olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nun 49. maddesinde ise saldırının yaptırımı düzenlenmiştir.
Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir.
Somut olayın, davacının, avukatı olan davalıların, ... den davacı adına ihaleye girerek satın aldıkları taşınmazı adlarına tapuya tescil ettirmeleri şeklinde gerçekleştiği, davalıların bu eylemlerinin, davacının kişilik haklarına saldırı olarak nitelendirilemeyeceği tartışmasızdır,
Hal böyle olunca, Mahkemece açıklanan bu olgular gözetilerek, manevi tazminat isteğinin reddedilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle, davalıların manevi tazminat ile sorumlu tutulmalarına kararı verilmesi doğru değildir.
Davalılar vekillerinin, belirtilen sebeple temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle, hükmün bu yöne hasren (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 05.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.