20. Hukuk Dairesi 2014/7617 E. , 2014/8988 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine ve DSİ Genel Müdürlüğü tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 01/06/2005 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; satın alma ve eklemeli kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle, kadastro çalışmaları sırasında tespit dışı bırakılan dava dilekçesinde mevkii ve sınırları yazılı ... Köyünde bulunan bir parça taşınmazın vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, zilyetlikle kazanma kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, teknik bilirkişinin 19.10.2006 tarihli rapor ve krokisinde gösterilen 9509,18 m² taşınmaz bölümünün davacı ... tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 23/10/2008 tarih ve 2008/5167-5166 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Kadastro Müdürlüğünün karşılık yazısına göre dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde kadastro çalışmalarının 1957 yılında yapıldığı ve paftasına orman yazılmak suretiyle tespit dışı bırakıldığı bildirilmiştir. Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde yapılan keşifte, uyuşmazlık konusu taşınmazın öncesinde ...’a ait iken, 1993 yılında davacıya senetle satıldığı, daha önce mısır ve buğday ekilerek tasarrufta bulunulurken, halen kısmen kavaklık, kısmen sebze bahçesi olarak kullanıldığı, dava tarihine kadar eklemeli zilyetliğin 20 yılın çok üzerinde olduğu yerel bilirkişi ve tanıklar; 1952 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastro çalışmalarında orman sınırları dışında bırakılan, orman sayılmayan yerlerden olduğu uzman orman mühendisi bilirkişi; ikinci sınıf tarım arazisi niteliğinde olduğu ziraatçı bilirkişi tarafından açıklanmış bulunduğuna göre, davalı ... vekilinin aşağıda belirtilen hususlar dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde bulunmamaktadır.
Dava konusu taşınmazın kuzeyinde yer alan ... parsel nolu taşınmazın DSİ Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırıldığı anlaşılmaktadır. Dava konusu yer, bu parselin güneyinde kalmaktadır. TMK.nun 713/3. maddesinde tescil davalarının Hazine ve ilgili kamu tüzel kişiliklerine yöneltileceği hükme bağlanmıştır. Mahkemece ilgisi bakımından DSİ Genel Müdürlüğünün davaya dahil edilmesi, katıldığı takdirde savunma ve delillerinin toplanması, dava konusu yerin DSİ kamulaştırma sahası içinde kalıp kalmadığının tespiti bakımından ... parsel ve çevresini gösterir kamulaştırma evraklarının DSİ Genel Müdürlüğünden istenilmesi, taşınmaz başında yapılacak keşifte uygulanması, dava konusu yerin kamulaştırma alanında kalıp kalmadığının belirlenmesi, toplanan tüm deliller değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne ve dava konusu ... Köyünde bulunan 19.09.2012 günlü fen bilirkişi krokisinde (A2) ile gösterilen 8391,89 m²"lik kısmın tarla niteliğiyle davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, (A1) ile gösterilen 1117,04 m²"lik taşınmazın mülkiyetinin davacı ...’e ait olduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine ve DSİ Genel Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir.
Taşınmazın bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu işlemi 1957 yılında yapılmış ve kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu ... Köyünde 1952 yılında 3116 sayılı Kanun gereğince yapılan orman tahdidi ile 1975 yılında 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması, 1997 yılında yapılan ve 18.07.1997 tarihinde ilân edilerek kesinleşen 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosuna, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu, (A1)=1117,04 m2 lik kısmın DSİ kamulaştırma sahası içinde, (A2)=8391,89 m2"lik kısmın kamulaştırma sahası dışında kaldığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının DSİ"ye yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 30/10/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.