Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8967
Karar No: 2015/7082
Karar Tarihi: 12.10.2015

Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/8967 Esas 2015/7082 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Giresun 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen bir hakaret davasında sanığın ceza infaz kurumunda telefon görüşmesi yaparken infaz koruma memuruna hakaret ettiği kabul edilmiş ve mahkûmiyet kararı verilmiştir. Ancak, bu dinleme işlemi idari tedbir niteliğinde olduğu için adli dinlemelere ilişkin katalog suçlar arasında yer almaması sebebiyle hakaret eyleminin gerçekleştiği yönünde hukuka uygun bir delil olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle verilen karar bozulmuştur. Ayrıca, sanığın daha önce aynı suçtan mahkûm olduğu bilgisi dikkate alınmadan verilen karar da hatalı bulunmuştur. Kanuna dayalı idari tedbir olarak yapılan dinlemenin Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 135. maddesine göre değerlendirilmemesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak, hakaret suçu (CMK 125/1), ceza infaz kurumlarında telefon görüşme hakkı (5275 sayılı Kanun'un 66. maddesi ve Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük'ün 88. maddesi) ve mükerrirlere özgü infaz rejimi (5275 sayılı Kanun'un 58. maddesi) gösterilmiştir.
18. Ceza Dairesi         2015/8967 E.  ,  2015/7082 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 4 - 2013/393301
    MAHKEMESİ : Giresun(Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 24/10/2013
    NUMARASI : 2013/154 (E) ve 2013/684 (K)
    SUÇ : Hakaret

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Ceza infaz kurumunda hükümlü olan sanığın, yakınlarıyla telefon görüşmesi yaptığı sırada, bu görüşmeyi dinleyen infaz koruma memuru olan mağduru hedef alarak hakaret ettiği şeklindeki kabul karşısında,
    Ceza infaz kurumlarında telefonla görüşme hakkının, 5275 sayılı Kanun"un 66. maddesinde ve bu Kanun"a dayanılarak 20.03.2006 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla kabul edilen Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük"ün 88. maddesinde düzenlendiği, bu yönüyle ceza infaz kurumlarında yapılan dinleme işleminin, “kanuna dayalı idari tedbir” niteliğinde olduğu, idari tedbir niteliğindeki bu dinlemeden elde edilen kayıtların, adli dinlemelere ilişkin 5271 sayılı CMK"nın 135. maddesinde sayılan katalog suçlar arasında da bulunmayan hakaret eyleminin gerçekleştiği yönünde hukuka uygun bir delil olarak nitelenemeyeceği gözetilmeden, sanığın beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
    2- Sanığın adli sicilinde yer alan Giresun 1. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen, 29.01.2009 tarih ve 2008/164 Esas, 2009/37 karar sayılı mahkûmiyet hükmünün tekerrüre esas olduğunun ve sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı ve sanık B.. A.. müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12.10.2015 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY

    Sanığın ceza infaz kurumunda hükümlü olduğu, yakınlarıyla telefon görüşmesi yaptığı sırada, bu görüşmeyi dinleyen infaz koruma memuru olan mağduru hedef alarak hakaret ettiği, mahkemece suçu sübut bulan sanığın cezalandırıldığı, Dairemizce ise 5271 sayılı CMK’nın 135. maddesinde sayılan katalog suçlardan olmayan hakaret eyleminin hukuka uygun bir delil ile ispatlanamadığından cezaya hükmedilemeyeceği için oy çokluğu ile bozulmasına karar verilmiştir.
    Tüm dosya kapsamından, sanık B.. A..’ın eşi E.. A.. ile 20.11.2012 tarihinde yaptığı telefon görüşmesi sırasında “bu telefonu dinleyenin de a….. sinkaf edeyim" şeklinde hakaret ettiği sabittir.
    5275 sayılı Yasanın 66. maddesinde ve bu Kanuna dayanılarak 20.03.2006 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla kabul edilen Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük"ün 88/1. maddesinde hükümlünün telefon görüşme hakkı düzenlenmiştir. Bu düzenlemede hükümlü “eşi, üçüncü dereceye kadar olan ve kayın hısımları ve vasisi ile telefon görüşmesi yapabilir”, 88/4. maddesinde “kapalı kurumlarda bulunan hükümlülerin, bu maddede belirtilen yakınları ile yaptığı telefon görüşmeleri, idare tarafından dinlenir ve elektronik aletler ile kayda alınır”, şeklinde kısıtlayıcı hüküm konulmuştur.
    Sanık doğal olarak hak ve hürriyetleri kısıtlanan kişidir ve telefon görüşmesi de istisnai olarak verilmiş olan bir haktır. Ayrıca, bu görüşmelerin kayda da alındığını bilmektedir. Her ne kadar bu dinleme işlemi “kanuna dayalı bir idari tedbir” ise de yasal olarak dinlemenin kayda alınması ve sanığın da bu dinlemeyi bilmesi karşısında, özgürlükleri kısıtlanmış sanığın bu eyleminin genel hükümlerde düzenlenen İletişimin Dinlenmesi ile İlgili CMK’nın 135. maddesiyle birlikte değerlendirilmemesi gerekir.
    Zira, Anayasa Mahkemesinin 2013/6693 sayılı 16.04.2015 tarihli kararında telefon görüşmelerinin kayda alınmasının haberleşme hürriyetini kısıtlamadığını ve Anayasal hakkının ihlal edilmediğine karar vermiştir.
    Bu itibarla; Kanuna uygun ve zorunlu olarak yapılan dinleme sırasında, dinlenildiğini bilerek, dinleyen muhatabı hedef alacak şekilde hakaret teşkil eden söylemde bulunulması halinde iletişim yoluyla hakaretin gerçekleştiğini kabul etmek gerekir.
    Tüm bu hususlar gözönüne alındığında CMUK’nın 135. maddesinin olayımızda uygulanamayacağı ve suçu sübut bulan sanığın cezalandırılması gerektiği görüşüyle sayın çoğunluğun aksi görüşüne katılmıyoruz.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi