Hırsızlık - mala zarar verme - işyeri dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2011/26362 Esas 2013/10393 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2011/26362
Karar No: 2013/10393
Karar Tarihi: 10.04.2013

Hırsızlık - mala zarar verme - işyeri dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2011/26362 Esas 2013/10393 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir işyerine girerek hırsızlık, mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığı ihlali suçlarından dolayı sanıkları mahkum etti. Ancak, işyeri dokunulmazlığı suçunun birden fazla kişi tarafından işlenmesi durumunda, TCK'nın 119/1-c maddesi gereği uygulanması gerektiği göz önünde bulundurulmadı. Bu nedenle, hüküm bozuldu ve 53/1 maddesinin (c) fıkrasındaki koşullu salıverme tarihine kadar kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun belirtilmemesi hatalı bulundu. Bu maddeye göre, sanık mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmalıdır. Ayrıca, suç tarihinde sabıkası olmayan sanığın cezasının tür ve süresine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin de dikkate alınması gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri: TCK 119/1-c, TCK 53/1-c, TCK 53/3, 5728 sayılı Yasa, 5271 sayılı CMK 231, 6008 sayılı Yasa.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi         2011/26362 E.  ,  2013/10393 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığını ihlal
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    A-Sanıklar ..., ... hakkında hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçu ile sanık ... hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
    İşyeri dokunulmazlığını bozma suçu yönünden suçun birden fazla kişi tarafından işlenmesi karşısında; TCK"nın 119/1-c. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    TCK"nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun koşullu salıverme tarihine kadar süreceğinin gösterilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..."in ve ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından "TCK’nın 53/1. maddesinin uygulanmasına" ilişkin bölümün çıkarılarak, yerine "TCK"nın 53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    B-Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Suç tarihinde sabıkasız olan sanık hakkında belirlenen cezanın 2 yıl hapis cezası olması karşısında; hükümden sonra 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’un 231. maddesi uyarınca bu maddenin 6. fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Yasanın 7. maddesi ile eklenen cümle de gözetilerek; hükmolunan cezanın tür ve süresine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin değerlendirilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 10.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
























    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.