19. Hukuk Dairesi 2016/13827 E. , 2018/80 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı ile müvekkili arasında 24.07.2012 tarihli el telsiz satışına ilişkin 19.06.2010 tarihli Kanal Satış Sözleşmesi akdedildiğini, davalının bu sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini, taahhüt ettiği edimleri yerine getirmediğini, bu nedenle verilen siparişleri yetiştiremediklerini,başka firmalardan mal almak zorunda kaldıklarını belirterek uğranılan zarara ilişkin olarak şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminat ile 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 01.07.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat istemini 32.831,72 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, davacının sözleşme gereği vermesi gereken teminat mektubunu tevdi etmediğini, herhangi bir zararının da oluşmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporuna göre, davalının sözleşmeyi feshinin haksız olduğu,davacının uğradığı maddi zararlarının tazmini ile yükümlü olduğu, gerek kar kaybı gerekse sözleşme konusu malların daha fazla bir bedel ile başka bir yerden temini sebebi ile davacının uğradığı zararın 32.381,72-TL olduğu,manevi tazminat koşullarının ise oluşmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 32.381,72 TL maddi tazminat alacağının fesih tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, manevi tazminat isteminin ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Taraflar arasındaki sözleşmenin haksız feshi nedeniyle davacı, ancak fesih nedeniyle uğradığı zararı talep edebilir. Somut olayda menfi zararın, davacının davalıdan alacağı malın 3.kişilerden alınmasından kaynaklanan bedel farkına karşılık gelmesi gerekir. Mahkemece iki mal arasındaki fiyat farkına ilişkin bedelin göz önüne alınarak tespit edilecek menfi zarara hükmedilmesi gerekirken ayrıca müspet zarara hükmedilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde davalıya iadesine, 17/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.