10. Hukuk Dairesi 2015/1321 E. , 2015/9608 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi
Dava, haczin kaldırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Çekişmeli yargıda kural olarak “tasarruf ilkesi” geçerlidir ve taraflar dava konusu üzerinde serbestçe tasarrufta bulunabilirler. Bu suretle davaya son verilebilmesinin bir yöntemi davadan feragattir ve anılan kurum 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307 – 312. maddelerinde düzenlenmiştir. Kanunun 307. maddesinde, feragatin, davacının, istem sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu, 309. maddesinde, feragatin dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılacağı, feragatin hüküm ifade etmesinin, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı olmadığı, kısmen feragatte feragat edilen kısmın, dilekçede veya tutanakta açıkça gösterilmesinin zorunlu bulunduğu, feragatin kayıtsız ve şartsız olması gerektiği, 310. maddesinde, feragatin, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği, 311. maddesinde, feragatin, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı ve irade bozukluğu durumlarında, feragatin iptalinin istenebileceği belirtilmiştir.
Davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm kesinleşinceye kadar kullanılabilen bir hak niteliğindeki feragat, davacının istem sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olup kesin hükmün hukuki sonuçlarını doğurmaktadır. Hüküm ifade etmesi için bu konudaki tek taraflı irade beyanının mahkemeye ulaşması yeterlidir. Mahkemece, yalnızca, feragatin gerçekten anılan anlamı içerip içermediğinin ve yasal yönteme uygun yapılıp yapılmadığının araştırılması gerekmektedir. Diğer taraftan, davacı tarafından feragat bildirimi yapıldıktan sonra mahkemece henüz buna dayalı olarak karar verilmemiş olsa da feragatten dönülemez. Davacının bu tür durumlarda, hata, hile veya ikrah nedeniyle feragatin geçersiz olduğunu aynı davada ileri sürebilme veya feragatin feshi için ayrı bir dava açabilme hak ve olanağı
bulunmaktadır. Feragatin kesin hüküm oluşturma etkisi maddi anlamdadır ve feragat nedeniyle reddedilen dava, aynı konuda, aynı taraflar arasında ve aynı dava sebebine dayanılarak yeniden açılamaz. Ayrıca, feragat ile dava konusu uyuşmazlık esastan sona erdiğinden ve koşula bağlı hüküm verilemeyeceğinden, koşullu feragat geçersiz olduğu gibi, davacının istem sonucunun bir kısmından vazgeçmesi (kısmî feragat) durumunda, davanın feragat edilmeyen bölümü yönünden yargılamaya devam edilmesi zorunludur.
Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ışığında dava irdelendiğinde, davalı Kurum vekilince hüküm temyiz edildikten sonra, Bursa 18. Noterliği tarafından 09.04.2010 tarihinde düzenlenen vekaletname içeriğinden bu konuda yetkisinin bulunduğu anlaşılan davacı vekilince 08.12.2014 günü dilekçe ile mahkemeye başvurularak davadan feragat edildiği belirgin bulunmakla, davaya son veren bu taraf işlemi kapsamında yeniden değerlendirme yapılıp karar verilmesi gerekmektedir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin temyiz başvurusu kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma içeriğine göre diğer hususların incelenmesine yer olmadığına, 14.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.