(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2012/3232 E. , 2012/6061 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık, işyeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili ve davalı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalının kiralananda önceki maliklerle yapılan 01.09.2000 tarihli ve beş yıl süreli kira sözleşmesi ile kiracı olup müvekkilinin taşınmazı iş yeri ihtiyacına binaen 28.05.2010 tarihinde satın aldığını, müvekkilinin halen kiracı olduğu yerde kuyumculuk işi yaptığını, ancak aynı işi kiralananda sürdürmek istediğini, ihtiyaç durumunu 16.06.2009 tarihli ihtarname ile bildirmesine karşın sonuç alınamadığını belirterek, eski malikler ile davalı arasında akdedilmiş bulunan 01.09.2000 tarihli sözleşmenin feshini ve kiralananın tahliyesini talep etmiştir. Davalı vekili, öncelikle dava harcının aylık 2.500 Dolar üzerinden ikmal edilmesi gerektiğini, ihtiyacın gerçek, zorunlu ve samimi olmadığını, davacının çok sayıda şirketin ortağı ve yönetim kurulu üyesi olup ikinci bir iş yapma isteğinin samimi kabul edilemeyeceğini, davacının asıl amacının büyümek ve şubeleşmek olduğunu, diğer yandan keşide ettiği ihtarnamede hiçbir sebebe dayanmadan kira parasının artırılmasını istediğini, aslında davacının amacının taşınmazı kendi belirleyeceği şartlarda yeniden kiraya vermek olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
6570 Sayılı Yasa kapsamına giren bir taşınmazı iktisap eden kimse dilerse eski malik ile kiracı arasında yapılmış sözleşmeye dayanarak sözleşmenin sonunda, dilerse Yasanın 7 / d maddesinde öngörülen sürelerden yararlanarak ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açabilir. Yeni malikin bu seçeneklerden hangisi yararına ise onu tercih etme hakkı vardır. 6570 Sayılı Yasa’nın 7 / d maddesine dayanması halinde yeni malikin iktisap günü de dahil olmak üzere iktisap tarihinden itibaren bir ay içinde kiralananı satın aldığını ve ihtiyacı olduğunu kiracıya bildirmesi ve yine iktisaptan itibaren iktisap günü dahil altı ayın sonunda dava açması gerekir. Davanın altı ayın sonunda hemen açılması şart olmayıp sözleşme sonuna kadar açılması mümkündür. Ancak iktisabı izleyen bir ay içinde ihtar tebliği zorunlu olup bunun sonradan giderilmesi mümkün değildir.
6570 Sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun’un 7 / b-c ve ç maddeleri hükmüne göre açılacak tahliye davalarının ise İcra İflas Kanunu’nun 272. maddesinin
kıyasen uygulanması suretiyle kira sözleşmesinin bitimini takip eden bir ay içinde açılması gerekir. Daha önce veya bu bir aylık süre içerisinde sözleşmenin yenilenmeyeceğine ilişkin tahliye iradesi kiracıya bildirilmiş ise bu bildirimi takip eden dönem sonuna kadar dava açılabilir. Dava açma süresi kamu düzenine ilişkin olup davalı ileri sürmese bile mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir.
Olayımıza gelince; davalının taşınmazın önceki malikleri ..., ... ve ... ile düzenlediği 01.09.2000 başlangıç tarihli ve 5 yıl süreli kira sözleşmesi ile kiracısı olduğu taşınmazı, davacı 28.05.2010 tarihinde satın almıştır. 16.06.2010 tarihinde keşide ettiği ihtarname ile de iktisap ve ihtiyaç durumunu bildirerek 01.09.2010 tarihinde sona erecek kira sözleşmesinin yenilenmeyeceğini, sözleşmenin feshedildiğini belirtmek suretiyle kiralananın tahliyesini istemiştir. Her ne kadar dava dilekçesinin “konu” bölümünde dava konusunun satın alma ve ihtiyaç nedeniyle tahliye olduğu belirtilmiş ise de, dava dilekçesinin içeriğinde kira süresinin 01.09.2010 tarihinde sona ereceği, taşınmazın iş yeri ihtiyacı nedeniyle satın alındığı açıkça vurgulanmıştır. Dava dilekçesinin konu bölümünde, davanın satın alma ve ihtiyaç nedenine dayandığının açıklanması, davanın 6570 Sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun’un 7 / d maddesindeki sürelere dayanılarak açıldığı anlamına gelmez. Bu açıklama ile kasdedilen satın alma sebebinin iş yeri ihtiyacı olduğudur. Davacı ise yukarıda açıklandığı üzere seçimlik hakkını kullanarak davasını 6570 Sayılı Kanun’un 7 / c maddesine göre akdin bitiminden itibaren bir aylık süre içinde 29.09.2010 tarihinde açtığından dava süresindedir. Bu durumda mahkemece işin esası hakkında taraf delilleri toplanarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın 6570 Sayılı Kanun’un 7 / d maddesi gereğince süresinde açılmadığından söz edilerek reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA ve bozma sebebine göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 17.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.