20. Hukuk Dairesi 2014/7568 E. , 2014/8892 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
2008 yılında yapılan kadastro sırasında ... Mahallesi ... ada ..., ... ada ... ve ... parsel sayılı taşınmazlar, asliye hukuk mahkemesinde dava konusu olduklarından sözedilerek malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir.
Asliye Hukuk Mahkemesinde davacı tarafından 24.03.2003 tarihinde açılmış olan 2003/12 sayılı tescil davasının yargılaması sırasında kadastro tespiti başlaması ve çekişmeli taşınmazlara tutanak düzenlenmesi nedeniyle, görevsizlik kararı verilerek dosya kadastro mahkemesine devredilmiştir. Kadastro mahkemesinde davacı ... tarafından ... ada ..., ... ve ... sayılı parseller hakkında, tespit malikleri ..., ... ve ... aleyhine açılan 2008/150 sayılı kadastro tespitine itiraz davası da bu dava ile birleştirilmiştir. Hazine 24/09/2003 günlü cevap dilekçesiyle taşınmazların orman niteliği ile Hazine adına tescilini istemiştir.
Asliye hukuk mahkemesince davanın kabulü yolunda verilen kararın davalı Hazine ve ... vekili tarafından temyizi üzerine hüküm, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 11.04.2005 gün ve 2414-2872 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “ortak miras bırakan ...’ın ölüm tarihi olan 09.04.1996 tarihi itibarıyla terekesi elbirliği ile mülkiyet hükümlerine tabidir, bu durumda davanın tüm mirasçılar tarafından açılması veya açılan davada diğer mirasçıların olurunun alması gerekir, somut olayda bir kısım mirasçıların davalı gösterilmek suretiyle davada yer almaları dava koşulunun yerine getirildiği anlamına gelmez, kaldı ki ... ve ... taşınmazların kendilerine verildiği iddiasıyla davaya karşı koymuşlardır, bu durumda miras şirketine hasımlı olarak temsilci atanması ve temsilci huzuru ile davaya devam edilmesi gerekir” şeklindedir.
Davanın aktarıldığı kadastro mahkemesince davanın kısmen kabulüne, dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın 30/06/2011 havale tarihli fen bilirkişi rapor ve eki krokisinde (B) harfi ile gösterilen 2720,15 m2 kısmının ... mirasçıları adına, (A) harfi ile gösterilen 6891,89 m2 kısmının orman niteliğiyle Hazine adına;
... ada ... parsel sayılı taşınmazın ... mirasçıları adına;
... ada ... parsel sayılı taşınmazın ... mirasçıları adına;
... ada ... parsel sayılı taşınmazın ... mirasçıları adına tesciline;
... ada ... parsel sayılı taşınmaz yönünden davacı davasından feragat ettiğinden, davanın feragat nedeniyle reddine, taşınmazın ... oğlu ... adına yapılan tespitinin iptali ile orman niteliği ile Hazine adına;
... ada ... parsel sayılı taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanuna göre yapılıp, eldeki dava nedeniyle kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır.
Hükmüne uyulan bozma kararına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman bilirkişi raporlarına göre; çekişmeli .. ve ... parselin tamamının; ... parselin (A) bölümünün eski tarihli resmî belgelerde orman sayılan yerlerden; ... parselin (B) bölümünün ve ..., ... ve ... sayılı parsellerin ise orman sayılmayan yerlerden olduğu ve adlarına tescil kararı verilen gerçek kişiler yararına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddesinde yazılı zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu saptanarak yazılı biçimde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmadığına göre, Hazinenin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 28.10.2014 günü oy birliğiyle karar verildi.