
Esas No: 2021/81
Karar No: 2021/331
Karar Tarihi: 22.02.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/81 Esas 2021/331 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/81
Karar No : 2021/331
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Enerji Elektrik Üretim Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onuncu ve Onüçüncü Daireleri Müşterek Kurulunun 12/03/2020 tarih ve E:2016/3207, K:2020/1244 sayılı kararının iptale ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 12/05/2015 tarih ve 29353 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Su Yapıları Denetim Hizmetleri Yönetmeliği'nin usul yönünden tamamının; esas yönünden 2. maddesinin; 4. maddesinin birinci fıkrasının (n) bendinin; 5. maddesinin birinci fıkrasının; 6. maddesinin ikinci fıkrasının; 7. maddesinin birinci ila altıncı fıkraları ile sekizinci fıkrasının; 10. maddesinin birinci ve dördüncü fıkralarının; 14. maddesinin yirminci ve yirmibirinci fıkralarının; 16., 18., 19. ve 20. maddeleri ile geçici 2. maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarının; davalı idarenin … tarih ve … sayılı işleminin iptali ile 6200 sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünce Yürütülen Hizmetler Hakkında Kanun'un Ek 6. maddesinin iptali için itiraz yoluyla Anayasa Mahkemesine başvurulması istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onuncu ve Onüçüncü Daireleri Müşterek Kurulunun 12/03/2020 tarih ve E:2016/3207, K:2020/1244 sayılı kararıyla;
6200 sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünce Yürütülen Hizmetler Hakkında Kanun'un Ek 6. maddesinin yürürlüğe girmesinden sonra davalı idarenin 13. Bölge Müdürlüğü tarafından, davacının yüklenicisi olduğu Dereköy Regülatörü ve HES projesinin fiziki gerçekleşme oranının %50,40 olarak tespit edildiği, bunun üzerine davacıya devam eden HES inşaatı için denetim masraflarının yatırımcıdan alınarak denetimin DSİ tarafından yapılacağının, bu nedenle protokol yapmak üzere imzaya yetkili şirket sorumlularının DSİ'ye müracaat etmelerinin ve hesaplanan 364.513,72-TL denetim ücretinin ödenmesinin istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin tebliğ edildiği, davacının 14/08/2015 tarihli dilekçesi ile denetim masrafına itiraz edildiği, … tarih ve … sayılı işlemle itirazın reddedilmesi üzerine davacının bu defa üst makam olan DSİ Genel Müdürlüğüne hitaben verdiği 09/11/2015 tarihli dilekçesiyle denetim ücretinin 159.155,00-TL olması gerektiği yönünde itirazını yinelediği, DSİ Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ile denetim ücretine ilişkin hesaplamanın dava konusu Yönetmeliğe uygun şekilde yapıldığının belirtilmesi üzerine bakılan davanın açıldığının anlaşıldığı;
Bakılan davanın davacı hakkında tesis edilen … tarih ve … sayılı uygulama işlemi üzerine bu işlem ile işlemin dayanağı olan Yönetmeliğin iptali istemiyle açıldığı göz önünde bulundurulduğunda; Yönetmeliğin, davacı hakkında tesis edilen uygulama işleminin dayanağını teşkil etmeyen 2. maddesinin; 4. maddesinin birinci fıkrasının (n) bendinin; 5. maddesinin birinci fıkrasının; 6. maddesinin ikinci fıkrasının; 7. maddesinin birinci ila altıncı fıkralarının; 10. maddesinin birinci ve dördüncü fıkralarının; 14. maddesinin yirminci ve yirmibirinci fıkralarının; 16., 18., 19. ve 20. maddesi ile geçici 2. maddesinin birinci ve ikinci fıkraları yönünden, davanın dava açma süresinin geçmesinden sonra açılması nedeniyle esasının incelenmesine olanak bulunmadığı;
Davacı tarafından; 6200 sayılı Kanun'un Ek 6. maddesinin Anayasa'ya aykırı olduğu ileri sürülmüş ise de; 10/09/2014 tarih ve 6552 sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun’un; 88. maddesiyle, 18/12/1953 tarih ve 6200 sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’a eklenen Ek 6. maddenin birinci fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “denetim masrafları ilgililerine ait olmak üzere” ve “veya DSİ tarafından yetkilendirilen Türk Ticaret Kanununa göre kurulmuş şirketlerden DSİ’ce müşavirlik hizmeti satın alınarak yaptırılır.” ibarelerinin, Anayasa'nın 2. ve 8. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülerek açılan iptal davasında 11/06/2015 tarih ve 29383 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 14/05/2015 tarih ve E:2014/177, K:2015/49 sayılı kararı ile dava konusu kuralın Anayasa'nın 2. ve 8. maddelerine aykırı olmadığı gerekçesiyle iptal isteminin reddine karar verildiği görüldüğünden Anayasa'ya aykırılık iddiasının ciddi görülmediği;
6200 sayılı Kanun'un Ek 6. maddesinin 1. fıkrasında, 14/03/2013 tarih ve 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ve su kullanım hakkı anlaşması çerçevesinde elektrik enerjisi üretmek amacıyla yapılacak olan hidroelektrik tesislerinin baraj, regülatör, yükleme havuzu, tünel, kanal, borulu isale hattı gibi su yapısıyla ilgili kısımları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılacak baraj, gölet ve regülatör gibi su yapılarının inşasının inceleme ve denetiminin zorunlu olduğu, diğer su yapılarından sulama tesisi, isale hattı, kolektör, arıtma tesisi, taşkın ve nehir yatağı düzenlemesi gibi su yapılarının da denetim masrafları ilgililerine ait olmak üzere denetim hizmetinin DSİ tarafından yapılacağı veya DSİ tarafından yetkilendirilen Türk Ticaret Kanunu'na göre kurulmuş şirketlerden DSİ’ce müşavirlik hizmeti satın alınarak yaptırılacağı, denetim masraflarının, denetlenen yatırımcı gerçek ve tüzel kişiler tarafından DSİ’ye ödeneceği; aynı maddenin 8. fıkrasında, denetim işleriyle ilgili masrafların tahsiline dair usuller ile denetim yapacak personelin nitelikleri, denetleme usulleri ve diğer şartların, DSİ tarafından, bağlı olduğu Bakanlığın görüşü alınarak hazırlanacak yönetmelikle düzenleneceği kurallarına yer verildiği;
Su yapılarının denetimine ilişkin olarak daha önce 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun Geçici 14. maddesinin 1. fıkrasına 6111 sayılı Kanunla eklenen (f) bendi ile; "20/02/2001 tarihli ve 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ve Su Kullanım Hakkı Anlaşması çerçevesinde elektrik enerjisi üretmek maksadıyla yapılacak olan üretim tesislerinin su yapısıyla ilgili kısımları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından inşa edilecek suyla ilgili yapılarının inşasının inceleme ve denetimi, masrafları ilgililerine ait olmak üzere DSİ tarafından yapılır veya gerektiğinde yetkilendirilecek denetim şirketlerine yaptırılması sağlanır. Denetim şirketleri ile ilgili uygulamaya ilişkin usul ve esaslar, ilgili bakanlıkların görüşü alınmak kaydıyla DSİ tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir." kuralının getirildiği, Anayasa Mahkemesinin 13/02/2013 tarih ve 28558 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 27/09/2012 tarih ve E:2012/6, K:2012/131 sayılı kararı ile maddenin "veya gerektiğinde yetkilendirilecek denetim şirketlerince yaptırılması sağlanır. Denetim şirketleri ile ilgili uygulamaya ilişkin usul ve esaslar, ilgili bakanlıkların görüşü alınmak kaydıyla DSİ tarafından çıkarılan yönetmelikle düzenlenir." bölümünün Anayasa'nın 2. ve 7. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edilmesine karar verildiği;
Anayasa Mahkemesi tarafından verilen söz konusu kararda, su yapıları denetim hizmetinin kamu hizmeti niteliğinde olduğu tespitine yer verilmekle birlikte, iptali istenilen maddenin hizmetin karşılığında ilgililerden denetim ücreti alınmasına ilişkin kısmının Anayasa'ya aykırı bulunmadığı;
Dava konusu Yönetmeliğin dayanağı olan 6200 sayılı Kanun'un Ek 6. maddesinde de, 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun Geçici 14. maddesinin 1. fıkrasında yer alan bu kurala benzer şekilde; su yapılarının denetiminin DSİ tarafından veya DSİ tarafından yetkilendirilen Türk Ticaret Kanunu'na göre kurulmuş şirketlerden DSİ’ce müşavirlik hizmeti satın almak yoluyla yaptırılabileceği ve denetim masraflarının ilgililerinden tahsil edileceği kuralına yer verildiği;
Bu durumda, dava konusu Yönetmeliğin denetim hizmetinin DSİ Genel Müdürlüğü tarafından yapılması halinde ilgililerden denetim ücreti alınmasına yönelik düzenlemelerinin dayanağı olan Kanun hükümlerine uygun olarak hazırlandığının görüldüğü;
Diğer yandan, Kanun'un lafzından, getirilen kuralın amacının DSİ tarafından yapılacak denetim sonrasında ortaya çıkan gerçek, kanıtlanabilir masrafların ilgililerinden tahsil edilmesi olduğunun anlaşıldığı, bu noktada, denetim bedelinin belirlenmesinde kullanılan ölçütün harcamaların somut tespitine ve objektif standartlara dayandırılmasının önem arz ettiği;
Ancak davalı idarenin 26/04/2017 tarihli ara kararına verdiği cevabın incelenmesinden; dava konusu düzenlemenin "Denetime İlişkin Masrafların Tespit ve Tahsili" başlıklı 7. maddesinin sekizinci fıkrasında ve "İnşaatı Devam Eden Yapılar" başlıklı Geçici 2. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan, denetimin doğrudan DSİ tarafından yapılması durumunda, denetim masrafı olarak yatırımcıdan alınmasına ilişkin düzenlemelerde yer verilen "tesis bedelinin %3’ü oranında" şeklinde düzenlenen ölçütün, yalnızca davalı idarenin tecrübelerine dayanılarak belirlendiği, somut ölçüt ve tespitlere dayanmadığı, bu nedenle getirilen bu ölçütün Kanun'un amacını karşılamaktan uzak olduğunun anlaşıldığı;
Bu durumda, 6200 sayılı Kanun'un Ek 6. maddesinin lafzına ve amacına uygun olmadığı sonucuna varılan 12/05/2015 tarih ve 29353 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Su Yapıları Denetim Hizmetleri Yönetmeliği'nin denetimin DSİ tarafından yapılması durumunda ilgililerden tahsil edilecek denetim ücretinin düzenlendiği 7. maddesinin sekizinci fıkrası ile Geçici 2. maddesinin üçüncü fıkrasında ve hukuka aykırılığı tespit edilen düzenleyici işlem dayanak alınarak tesis edilen DSİ Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle;
12/05/2015 tarih ve 29353 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Su Yapıları Denetim Hizmetleri Yönetmeliği'nin 2. maddesinin; 4. maddesinin birinci fıkrasının (n) bendinin; 5. maddesinin birinci fıkrasının; 6. maddesinin ikinci fıkrasının; 7. maddesinin birinci ila altıncı fıkralarının; 10. maddesinin birinci ve dördüncü fıkralarının; 14. maddesinin yirminci ve yirmibirinci fıkralarının; 16., 18., 19. ve 20. maddesi ile geçici 2. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarının iptalleri istemi yönünden davanın süre aşımı nedeniyle reddine;
Yönetmeliğin 7. maddesinin sekizinci fıkrası ile Geçici 2. maddesinin üçüncü fıkrasının ve DSİ Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olmadığı, bu nedenle Yönetmelik düzenlemelerinin tamamı açısından süre ret kararı verilmesi gerektiği, Yönetmeliğin iptal edilen maddelerinde düzenlenen %3'lük oranın belirlenmesinde yalnızca idarenin tecrübelerinin yeterli olduğu, ancak, söz konusu oranın belirlenmesinde tek ölçütün tecrübe olmadığı, denetimin Yönetmelik'te belirlenen kriterlere göre denetim firmasına ihale edilerek yaptırılması halinde denetim grubunda çalışması öngörülen meslek disiplinleri esas alınarak hesaplama yapıldığı, %3'lük oranın piyasa fiyatlarına göre makul olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, Danıştay Onuncu ve Onüçüncü Daireleri Müşterek Kurulunca verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Müşterek Kurul kararının temyize konu kısmının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın iptale ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın temyize konu bu kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kısmen süre aşımı nedeniyle reddine, kısmen dava konusu düzenlemelerin ve işlemin iptaline ilişkin Danıştay Onuncu ve Onüçüncü Daireleri Müşterek Kurulunun 12/03/2020 tarih ve E:2016/3207, K:2020/1244 sayılı kararının temyize konu iptale ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 22/02/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.