Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/587
Karar No: 2016/9289
Karar Tarihi: 26.04.2016

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/587 Esas 2016/9289 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava iş mahkemesinde görülmüştür. Davacı, beton santralinde pompa görevlisi olarak çalıştığını ve iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatili alacaklarının ödenmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkeme, kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatili alacak taleplerini kabul etmiş ancak ihbar tazminatı talebini reddetmiştir. Davacının hafta tatili çalışması yapmadığı konusunda uyuşmazlık bulunduğu belirtilmiştir. İşçinin hafta tatilinden önce belirli iş günlerinde çalışmış olması koşuluyla yedi günlük zaman dilimi içinde yirmidört saat dinlenme hakkı bulunduğu belirtilmiş, hafta tatili izni kesintisiz en az yirmidört saattir. Hafta tatilinin bölünerek kullandırılamayacağı ve yirmidört saatten az olarak kullandırılması halinde hafta tatili hiç kullandırılmamış sayılacağı vurgulanmıştır. Davacının hafta tatili çalışması yaptığını iddia etmesi halinde bu iddiasını ispatla yükümlü olduğu belirtilmiştir. İmzalı bordroların sahteliğinin ispatlanmadıkça kesin delil niteliği taşıdığı ifade edilmiştir. Davacı tanığının beyanı da dikk
7. Hukuk Dairesi         2015/587 E.  ,  2016/9289 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava Türü : Alacak


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    1- Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki itirazlarının reddine,
    2- Davacı, davalıya ait beton santralinde pompa görevlisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, hafta tatili ücreti ve ulusal bayram genel tatili alacaklarının ödetilmesini talep etmiştir.
    Davalı taraf, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunduğu, davacının iş sözleşmesini ikametinden çok uzağa taşınması nedeniyle iş şartlarının ağırlaştığı için feshettiği, davacının işyeri değişikline muvafakat ettiğine ilişkin sözleşme veya belge sunulmadığı gerekçesiyle, kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatili alacak taleplerinin kabulüne, ihbar tazminatı talebinin ise reddine karar verilmiştir.
    Davacı işçinin hafta tatili çalışması yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 46 ncı maddesinde, işçinin tatil gününden önce aynı Yasanın 63 üncü maddesine göre belirlenmiş olan iş günlerinde çalışmış olması koşuluyla, yedi günlük zaman dilimi içinde yirmidört saat dinlenme hakkının bulunduğu belirtilmiş, işçinin hafta tatili gününde çalışma karşılığı olmaksızın bir günlük ücrete hak kazanacağı da 46 ncı maddenin ikinci fıkrasında hüküm altına alınmıştır.
    Hafta tatili izni kesintisiz en az yirmidört saattir. Bunun altında bir süre haftalık izin verilmesi durumunda, usulüne uygun şekilde hafta tatili izni kullandığından söz edilemez. Hafta tatili bölünerek kullandırılamaz. Buna göre hafta tatilinin yirmidört saatten az olarak kullandırılması halinde hafta tatili hiç kullandırılmamış sayılır.
    Hafta tatili çalışması günlerinde çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen hafta tatili çalışması alacağının ödendiği varsayılır.
    Hafta tatili çalışmasının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, hafta tatili çalışmasının yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de hafta tatili çalışması olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında hafta tatili çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla hafta tatili çalışması yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin hafta tatili çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, hafta tatili çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
    Somut olayda davacı dava dilekçesinde ayda bir hafta tatilinde çalıştığını beyan ederek hafta tatili alacağı talebinde bulunmuştur. Davalılar davacının hafta tatili çalışması olmadığını savunmuştur. Yargılama sırasında dinlenen davacı tanığı .... “haftada bir gün izinlerinin olduğu, değişik günlerde ayda 4 gün hafta tatilini kullandığı” şeklinde beyanda bulunmuştur. Mahkemece davacı tanığının beyanı da dikkate alınarak hafta tatili alacağı talebinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
    3- Taraflar arasında davalı taraf yararına verilen avukatlık ücreti konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Davacı vekili dava dilekçesinde alacakların miktarlarını ayrı ayrı belirtmeden tümü için 1.000,00 TL alacak talebinde bulunmuş ve alacaklarından ihbar tazminatı talebi Mahkemece reddedilmiş olup davalı taraf yararına 1.000,00 TL avukatlık ücretine hükmedilmiştir. Mahkemece dava dilekçesindeki 1.000,00 TL tüm dava değeri üzerinden değil, diğer alacaklarla birlikte değerlendirilerek ihbar tazminatı talebine mütesaviyen isabet edecek miktar belirlenerek bu miktar üzerinden avukatlık ücretine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 26/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi