Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan suça sürüklenen çocuk ... hakkında Akhisar 3.Asliye Ceza Mahkemesince 13/03/2018 tarihinde 2017/958 esas ve 2018/516 sayılı karar ile verilen mahkûmiyet hükmünün kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 21/01/2019 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-)Konuyla İlgili Bilgiler:
1-Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sonucunda, şüphelinin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma eylemi nedeni ile, 22/10/2013 tarihli, 2013/3388 soruşturma,2013/2231 esas ve 2013/1115 sayılı iddianame ile Çocuk Mahkemesi sıfatıyla Akhisar Sulh Ceza Mahkemesine TCK’nın 191/1,31/3,54, ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemi ile sanık hakkında kamu davası açıldığı,
2-Akhisar 2.Sulh Ceza mahkemesinin 14/01/2014 tarihli, 2013/686 esas ve 2014/36 sayılı kararı ile,sanığın TCK’nın 191/2. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, sanık müdafii tarafından itiraz edilmesi üzerine mercii Akhisar 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 20/02/2014 tarihli ve 2014/83 değişik iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verilerek aynı tarihte kesinleştiği,
3-Akhisar Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 10/04/2014 tarihli çağrı yazısının 16/04/2014 tarihinde tebliğ edildiği, 10 günlük kanuni sürede müdürlüğe başvurmaması üzerine dosyanın kapatılarak 29/04/2014 tarihinde savcılığa gönderildiği,
4-Akhisar 3.Asliye Ceza Mahkemesinin 08/09/2015 tarihli, 2014/376 esas ve 2015/812 sayılı kararı ile,sanığın TCK’nın 191/1, 31/3 ve 62.maddeleri uyarınca 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 3 yıl süre ile denetime tabi tutulmasına, TCK’nın 191/3.maddesi uyarınca 1 yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, kararın itiraz edilmeden 29.09.2015 tarihinde kesinleştiği,
5-Sanığın yeniden denetime uymadığının bildirilmesi üzerine, Akhisar 3.Asliye Ceza Mahkemesinin 08/12/2016 tarihli, 2016/148 esas ve 2016/1250 sayılı kararı ile, hükmün açıklanmasına, sanığın TCK’nın 191/1, 31/3 ve 62.maddeleri uyarınca 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği,
6-Akhisar Cumhuriyet savcılığına, hapis cezasının TCK"nın 50/1. maddesinde öngörülen seçenek yaptırımlara çevrilmesi, zorunlu olduğu halde çevrilmemesinin kanuna aykırı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurulduğu,
7-İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3.Ceza Dairesinin 22/02/2017 tarihli, 2017/343 esas ve 2017/287 sayılı ilamı ile; ısrar şartının oluşmaması nedeniyle durma kararı verilmesi gerektiği, hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesi zorunluluğu ve TCK’nın 53.maddesi gereğince hak yoksunluğuna karar verilemeyeceği gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verildiği,
8-Bozma üzerine Akhisar 3.Asliye Ceza Mahkemesinin 06/03/2017 tarihli, 2017/232 esas ve 2017/384 sayılı kararı ile, kamu davasının durmasına, Akhisar 3.Asliye Ceza Mahkemesinin 08/09/2015 tarihli 2014/376 esas ve 2015/812 sayılı kararı ile verilen tedavi ve denetim kararının kaldığı yerden devamına karar verildiği, kararın 28/03/2017 tarihinde kesinleştiği,
9-Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 30/05/2017 tarihli, 2017/179 DS sayılı çağrı yazısının 10/06/2017 tarihinde tebliğ edildiği, müdürlüğe başvurmadığı, uyarılmasına karar verildiği, 03/07/2017 tarihli uyarı yazısının 14/07/2017 tarihinde tebliğ edildiği,müdürlüğe başvurmaması üzerine komisyonun 27/07/2017 tarihli kararı ile dosyanın kapatılmasına karar verilerek 31/07/2017 tarihinde evrakın savcılığa gönderildiği,
10-Kanun yararına bozma istemine konu Akhisar 3.Asliye Ceza Mahkemesinin 13/03/2018 tarihli, 2017/958 esas ve 2018/516 sayılı kararı ile, Akhisar 3.Asliye Ceza Mahkemesinin 08/09/2015 tarihli 2014/376 esas ve 2015/812 sayılı hükmün açıklanmasına, sanığın TCK’nın 191/1, 31/3 , 62 ve 53.maddeleri uyarınca 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna karar verildiği, kararın 07/04/2018 tarihinde istinaf edilmeden kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-)Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında,
“Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçundan suça sürüklenen çocuk ... hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/2. maddesi gereğince tedaviye ve denetimli serbestlik tedbirine tâbi tutulmasına dair Akhisar (Kapatılan) 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 14/01/2014 tarihli ve 2013/686 esas, 2014/36 sayılı kararını müteakip, suça sürüklenen çocuğun denetimli serbestlik tedbirine aykırı davrandığından bahisle 5237 sayılı Kanun"un 191/1, 31/3 ve 62/1. maddeleri uyarınca 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 1 yıl denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin Akhisar 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 08/09/2015 tarihli ve 2014/376 esas, 2015/812 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, suça sürüklenen çocuğun denetimli serbestlik tedbirine aykırı davrandığından bahisle hakkında verilen hükmün açıklanmasına, 5237 sayılı Kanun"un 191/1, 31/3 ve 62/1 maddeleri gereğince 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair anılan Mahkemenin 08/12/2016 tarihli ve 2016/148 esas, 2016/1250 sayılı kararının İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 22/02/2017 tarihli ve 2017/343 esas, 2017/287 sayılı kararı ile bozulmasını müteakip, suça sürüklenen çocuğun denetimli serbestlik tedbirine aykırı davrandığından bahisle hakkında verilen hükmün açıklanmasına, 5237 sayılı Kanun"un 191/1, 31/3 ve 62/1 maddeleri gereğince 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun"un 53/1. maddesinde belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına ilişkin Akhisar 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/03/2018 tarihli ve 2017/958 esas, 2018/516 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
1- Dosya kapsamında bulunan adlî sicil kaydına göre, suç tarihinden önce hapis cezasına ilişkin hükümlülüğü bulunmayan ve suç tarihinde 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocuk hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezalarının, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesindeki "Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” hükmü uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde,
2-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/4. maddesinde yer alan “Kısa süreli hapis cezası ertelenmiş veya fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme karşısında, fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan suça sürüklenen çocuk hakkında, aynı Kanun’un 53/1. maddesinde belirtilen hak yoksunluklarına hükmedilmesinde, isabet görülmemiştir.”denilerek 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca Akhisar 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/03/2018 tarihli ve 2017/958 esas, 2018/516 sayılı kararının bozulması istenilmiştir.
C-)Konunun Değerlendirilmesi:
1-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 50/3. maddesinde "Daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir."şeklindeki düzenlemeye yer verilmiştir.
Suç tarihi olan 06/05/2013 tarihinde 18 yaşından küçük ve dosya içinde bulunan adli sicil kaydına göre daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olan suça sürüklenen çocuk hakkında hükmolunan kısa süreli hapis cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 50/1. maddesinde öngörülen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
2-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/4. maddesinde yer alan “Kısa süreli hapis cezası ertelenmiş veya fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme karşısında, fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan suça sürüklenen çocuk hakkında, aynı Kanun’un 53/1. maddesinde belirtilen hak yoksunluklarına hükmedilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D-)Karar: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Akhisar 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/03/2018 tarihli ve 2017/958 esas, 2018/516 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendinin verdiği yetkiye dayanılarak ve mahkemenin uygulaması gözetilerek;
Hüküm fıkrasının;
1-Sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nın 191/1. maddesi gereğince, suçun işlenmesindeki özellikler ve suç konusunun önem ve değeri dikkate alınarak takdiren 1 YIL HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA
2-Sanığın suç tarihinde 15-18 yaş arasında olduğu anlaşıldığından TCK’nın 31/3. maddesi uyarınca cezasından 1/3 oranında indirim yapılarak sanığın 8 AY HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,
3-Sanığa verilen cezanın geleceği üzerindeki etkileri, sanığın yargılama aşamasındaki davranışları takdiri indirim nedeni kabul edilerek 5237 sayılı TCK"nın 62/1. maddesi gereğince sanığa verilen cezadan 1/6 oranında indirim yapılarak 6 AY 20 GÜN HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,
4- Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş ve fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış sanık hakkında verilen kısa süreli hapis cezasının, TCK’nın 50.maddesinin 1.fıkrasının d)bendi uyarınca, sanığın kişiliği, verilen cezanın sanığın geleceği üzerindeki etkileri dikkate alınarak, takdiren 6 ay 20 gün süreyle internet kafe ve kahvehaneye gitmekten yasaklanması seçenek yaptırımına çevrilmesine,
5-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/4. maddesi gözetilerek sanık hakkında hak yoksunluklarına hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Yargılama dolayısıyla yapılan 50,00 TL tebligat gideri 2,90 TL posta masrafı olmak üzere toplam 52,90 TL yargılama giderinin sanıktan tahsiline,
Şeklinde DEĞİŞTİRİLMESİNE,
Hükmün değiştirilen bu şekliyle infazına, dosyanın Adalet Bakanlığı"na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,
25/09/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.