Esas No: 2016/17200
Karar No: 2021/1138
Karar Tarihi: 22.02.2021
Danıştay 4. Daire 2016/17200 Esas 2021/1138 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/17200
Karar No : 2021/1138
TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
2- …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek aleyhlerine olan hüküm fıkralarının taraflarca bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; dava konusu ödeme emri içeriğinde yer alan 2009/1-12, 2009/1 ila 12, 2009/1-3, 4-6, 7-9, 10-12 dönemlerine ait muhtelif vergi beyannamelerinin elektronik ortamda süresinde beyan edilmediğinden bahisle kesilen özel usulsüzlük cezalarına ilişkin kısmı yönünden; geçmişe dönük olarak mükellefiyet tesis edilerek mükelleflerin beyannamelerini elektronik ortamda verme yükümlülüğünden bahsedilemeyeceği, bu durum davacının "böyle bir borcunun bulunmadığı" iddiası kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden ödeme emrinin bu kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı, dava konusu ödeme emrinin diğer kısımları yönünden; dava konusu ödeme emrinin dayanağı ihbarnameler davacıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek kesinleştiğinden ödeme emrinin bu kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu ödeme emirlerinin dayanağı ihbarnamelerin tebliğinin usulsüz olduğu, kararın aleyhe olan kısımlarının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yapılan işlemlerin usul ve hukuka uygun olduğu, kararın aleyhe olan kısımlarının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Temyize konu ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, … TL maktu karar harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
4. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
5. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/02/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Davacı adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davayı kısmen kabul, kısmen reddeden Vergi Mahkemesi kararı temyiz edilmiştir.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un olay tarihinde yürürlükte bulunan 55. maddesinin birinci fıkrasında, kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; 58. maddesinde de, kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı iddialarıyla tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde idari dava açabileceği kurallarına yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davacının 2009 yılına ilişkin hesap ve işlemlerinin incelenmesi neticesinde hakkında … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nun düzenlendiği, söz konusu rapora istinaden davacı adına geçmişe dönük olarak mükellefiyet tesis edilerek 2009 yılı gelir vergisi, 2009/1 ila 12 dönemleri katma değer vergisi ile 2009/1-3, 4-6, 7-9, 10-12 dönemleri geçici vergi beyannamelerinin elektronik ortamda süresinde beyan edilmediğinden bahisle özel usulsüzlük cezalarının kesildiği, söz konusu özel usulsüzlük cezalarına ilişkin ihbarnamelere karşı dava açılmadığı, bunun üzerine kesinleşen ve vadesinde ödenmeyen amme alacağının tahsili amacıyla dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
Uyuşmazlıkta, Vergi Mahkemesince geçmişe dönük olarak mükellefiyet tesis edilmek suretiyle mükelleflerin beyannamelerini elektronik ortamda verme yükümlülüğünden bahsedilemeyeceğinden, davacının böyle bir borcu olmadığı iddiasının yerinde olduğu gerekçesiyle karar verilmiş ise de, söz konusu iddialar ihbarnameye karşı açılan davada ileri sürülebilecek iddialardan olup, davacının iddialarının bu aşamada "borcum yoktur" kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, buna göre kesinleşen ve vadesinde ödenmeyen amme alacağının tahsili amacıyla düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığından, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının kabule ilişkin kısmının bozulması gerektiği görüşüyle karara katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.