Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/14438
Karar No: 2014/7020
Karar Tarihi: 20.03.2014

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/14438 Esas 2014/7020 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Ankara 10. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir taksirle yaralama davasında, sanığın hakkındaki suçlamalar TCK'nın 89/5 maddesi gereğince takibinin şikayete bağlı olduğu ve şikayet süresi olduğu gerekçesiyle reddedildi. Ancak, mahkeme sanığın eylemine uyan TCK'nın 89/1 maddesine değil, aynı Kanunun 89/4. maddesine göre hüküm verilmesi gerektiğini belirtti. Çünkü, bu durumda yaralama sonucu hayati tehlike geçiren katılanın şikayetinin 6 ay içinde yapılmaması suçun kanıtlanmasına engel olmamalıydı. Sonuç olarak, hüküm, kanuna aykırı bulunduğu için bozuldu.
Kanun maddeleri:
TCK 89/5: Taksirle işlenen yaralama suçuna ilişkin ceza takibi, mağdurun veya müştekilerin şikayeti üzerine yapılır.
TCK 73/1: Mağdur veya müştekilerin şikayet hakkı, suçun işlendiği tarihten itibaren 6 ay ile sınırlıdır.
TCK 89/1: Kasten işlenen yaralama suçuna ilişkin ceza, 1 aydan az olmamak üzere hapis cezası ile çözümleme veya para cezası olarak verilir.
TCK 89/4: Yaralama suçuna ilişkin ceza, sanığın kusurunun ağırlığı, mağdurun durumu ve suçun işleniş biç
12. Ceza Dairesi         2013/14438 E.  ,  2014/7020 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname no : 12 - 2012/132463
    Mahkemesi : Ankara 10. Asliye Ceza Mahkemesi
    Tarihi : 28/02/2012
    Numarası : 2011/702-2012/134
    Suç : Taksirle yaralama

    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılanlar vekili ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekili ve sanık müdafiinin sair temyiz itirazının reddine, ancak;
    Sanığın üzerine atılı taksirle yaralama suçunun TCK"nın 89/5 maddesi gereğince takibinin şikayete bağlı olduğu, yine aynı yasanın 73/1 maddesi gereğince 6 aylık şikayet süresinin bulunduğu, katılan B.. T..’nin olay nedeni ile hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığı ve yaralanmasından dolayı uzun süre hastanede tedavi gördüğü ve ifadesinin alınmadığı, vekilinin 01.12.2010 tarihli dilekçe ile vekaletname sunup, dosya fotokopisini aldığı, ancak olay nedeni ile şikayette bulunmadığı, katılan Bahri’nin talimatla alınan ifadesinde 09.01.2012 tarihinde şikayetçi olması karşısında, sanık hakkındaki şikayetini yasal 6 aylık süreden sonra yaptığı anlaşılmakla; basit tıbbi müdahale ile yaralanan N.. T..’nin ise kollukta şikayetçi olmadığını bildirmesi karşısında sanığın eylemine uyan TCK"nın 89/1 yerine aynı Kanunun 89/4. maddesinden hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 20.03.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    MUHALEFET ŞERHİ:

    Sayın çoğunluk katılan B.. T.."nin süresi içerisinde şikayetçi olmamasını ve vekilininde vekaletname sunup dosya fotokopisi almasına rağmen şikayette bulunmamasını süresinde şikayet bulunmadığından sanığın eyleminin TCK"nın 89/1. maddesine uymasından dolayı cezalandırılması gerektiğine ilişkin görüşüne katılmamaktayım.
    Olay 11.09.2010 tarihinde meydana gelmiş ve birden fazla yaralı bulunmaktadır. Katılan B.. T.. olay nedeniyle hayati tehlike geçerecek şekilde yaralanmış ve bu yaralanmadan dolayı uzun süre hastanede tedavi görşmüş dolayısıyla ifadesi alınamamıştır.
    Katılan Bahri avukata 25.11.2010 tarihinde vekaletname vermiş, vekilde Cumhuriyet Başsavcılığına 01.12.2010 tarihinde "Yukarıda numarası yazılı soruşturma dosyasına vekil olarak atanmış bulunmaktayım, vekaletnamemi sunar, CMK"nın 153/1. maddesi uyarınca dosyanın bir suretinin tarafıma verilmesini talep ederim." şeklinde dilekçe vermiştir.
    İnsanlar avukatı hukuki işlerinde yardımcı olsun diye tutarlar. Olayımızda kabulde de belirtildiği gibi olay nedeni ile şikayette bulunmadığı şekilde hatalı davranışını mağdura yüklememek gerekir. Soruşturmanın genişletilmesi hususunda dilekçeyle başvurmada katılma kelimesi geçmesi bile katılma iradesi ortaya konduğu kabul edilmektedir.
    Olayımızda mağdur Bahri olay tarihinden sonra avukata vekaletname vermiş söz konusu avukatta 6 gün sonra dosyaya bir dilekçe ile beraber vakaletnameyi sunmuş ve dosya fotokopisi istemiştir.
    Soruşturma aşamasında Bahri suçtan zarar gören konumundadır. Beyanı alınıp şikayetçi olup olmadığına dair bir açıklama yaptırılmamıştır. Dolayısıyla Cumhuriyet Savcısının veya kolluğun hatasını katılan Bahri"ye yüklememek gerekir. Tüm aşamalara baktığımızda katılan Bahri"nin tek bir ifadesi bulunmakta, o da 09.01.2012 tarihinde talimatla alınan beyanıdır. Açıkca bu tarihe kadar şikayetten vazgeçtiğine dair beyanı olmadığı gibi bu ifadesinde de şikayetçi olduğunu beyan etmiştir. Avukatı vardır ama gereği gibi temsil etmemiştir. Dilekçesi bulumakta fakat sadece şikayetçiyiz kelimesi bulunmamaktadır. Onun hatasını da katılan Bahri"ye yüklememek gerekir.
    Tüm bu hatalı davranışları özellikle başından ağır yaralanan ve uzun süre hastanede tedavi gören katılan Bahri"ye yükleyerek şikayeti olmadığını kabul eden sayın çoğunluğun görüşüne katılmamaktayım.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi