12. Ceza Dairesi 2021/2399 E. , 2021/7393 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suçlar : 2863 sayılı Kanuna aykırılık, 2873 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : Her iki suç açısından CMK’nın 223/2-a maddesi gereğince ayrı ayrı beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık ve 2873 sayılı Kanuna aykırılık suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan ... vekili, katılan ... ve Su İşleri Bakanlığı vekili ve müşteki vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Katılan ... vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Mağdur kavramı gibi kanunda açıkça tanımlanmamış olan "suçtan zarar görme" kavramının, gerek Ceza Genel Kurulu, gerekse Özel Dairelerin yerleşmiş kararlarında; "suçtan doğrudan doğruya zarar görmüş bulunma hali" olarak anlaşılıp uygulandığı, buna bağlı olarak da dolaylı veya muhtemel zararların, davaya katılma hakkı vermeyeceğinin kabul edildiği, bu hususun, Ceza Genel Kurulunun 11/04/2000 gün ve 65–69, 22/10/2002 gün ve 234–366, 04/07/2006 gün ve 127–180, 03/05/2011 gün ve 155–80, 21/02/2012 gün ve 279–55, 15/04/2014 gün ve 599-190, 28/03/2017 gün ve 214-206 sayılı kararlarında; “dolaylı veya muhtemel zarar, davaya katılma hakkı vermez” şeklinde açıkça ifade edildiği ve Ceza Genel Kurulunun 25/03/2003 gün ve 41–54 sayılı kararında da “tazminat ödenmesi, itibar zedelenmesi ve güven kaybı” gibi dolaylı zararlara dayanarak kamu davasına katılmanın olanaklı olmadığının kabul edilmesi karşısında;
Dava konusu yerin, I. derece doğal sit alanı içerisinde kaldığının tespit edildiği anlaşılmakla; Kültür ve Turizm Bakanlığının, doğal sit alanı içerisinde kalan taşınmazlarda izin alınmaksızın gerçekleştirilen müdahaleler nedeniyle açılan davalara katılma ve tesis edilen hükmü temyiz etme hak ve yetkisi bulunmaması karşısında; ... vekilinin temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2- Katılan ... ve Su İşleri Bakanlığı vekili ve müşteki ... vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde ise;
Dava konusu yerin I. derece doğal sit alanı içerisinde kaldığının tespit edildiği ve davanın Çevre ve Şehircilik Bakanlığına ihbar edilmediği anlaşılmakla;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 04/06/2020 gün ve 2018/6-472-2020/262 sayılı ilamında, “sanık hakkında açılan kamu davasına katılma hakkı bulunan suçtan zarar görene CMK’nın 233. maddesi uyarınca duruşma gününü bildirir çağrı kağıdı tebliğ edilmesi ve CMK’nın 234/1-b maddesinde sayılan hakları kullanma imkanının tanınması gerekirken, bunun yapılmamasının, duruşmadan haberdar edilmeden yargılamaya devam edilerek delil sunma hakkı elinden alınan suçtan zarar gören yönünden hak kısıtlaması niteliğinde olduğunun” belirtilmesi karşısında, suçtan zarar gören Çevre ve Şehircilik Bakanlığı adına İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğüne duruşma günü usulüne uygun olarak bildirilip, davaya katılma imkanı sağlanmadan hüküm tesis edilmesi suretiyle CMK’nın 234. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, katılan ... ve Su İşleri Bakanlığı vekili ve müşteki ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince, hükmün sair yönleri incelenmeksizin isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 27/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.