17. Hukuk Dairesi 2014/22750 E. , 2015/6354 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili müvekkiline kasko sigortalı aracın 23.09.2008 tarihinde çalındığını, daha sonra 24.10.2008 tarihinde.... ham petrol boru hattında davalılarca hırsızlığa teşebbüs olayında kullanılırken sahte plaka takılmış vaziyette, hasarlı, damperi ve şasesi değiştirilmiş biçimde yakalandığı, davalıların .... Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/149 sayılı davasında mahkumiyetlerine karar verildiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere sigortalıya ödenen 30.630,14 TL hasar tazminatının 12.01.2009 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar ..., ... ve ... ceza mahkemesinde beraat ettiklerini belirtip, iddiaları kabul etmediklerini bildirerek davanın reddini savunmuşlardır.
Davalı ... cevap vermemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre dava konusu araca ilişkin zararın davalılar tarafından verildiği kanıtlanamadığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Davacı ... şirketine kasko sigortalı kamyon, sigortalının konutunun önünde park halinde iken kimliği belirsiz kişilerce 23.09.2008 tarihinde çalınmış, 24.10.2008 tarihinde davalılarca ... geçen ...’a ait boru hattından petrol hırsızlığına teşebbüs olayında plakası değiştirilmiş ve şasesi kesilip, uzatılarak üzerine tank koyulmuş vaziyette kolluk kuvvetlerince yakalanmış, davacı sigortacı tarafından hasar bedeli olarak sigortalıya 30.630,14 TL 12.01.2009 günü ödenmiştir. Davalılar hakkında ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/149 -657 esas, karar sayılı dosyasında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi ile resmi belgede sahtecilik eylemlerinden dava açılmış yapılan yargılama sonunda anılan suçlardan cezalandırılmalarına karar verilmiş, hükmün açıklanması geri bırakılmış ve hüküm temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Yine davalılar hakkında . Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/24-384 esas karar sayılı dosyasında davalılar hakkında dava konusu kamyonla ilgili olarak hırsızlık suçundan cezalandırılmaları için dava açılmış, yapılan yargılama sonunda davalı sanıkların atılı suçu işlediklerine dair mahkumiyetlerine yeter derecede kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği için beraatlerine karar verilmiş, hüküm temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
Hukuk hakiminin tazminat davasını görürken, ceza hukuku kurallarıyla ve özellikle ceza mahkemesinin failler hakkında vermiş olduğu beraat veya mahkumiyet kararıyla bağlı olup olmadığı BK 53. (6098 sayılı TBK’nin 74. maddesi) maddesinde düzenlenmiştir. Söz konusu maddede hukuk hakiminin ceza hukuku kurallarıyla bağlı olmadığı hükme bağlandığı gibi ceza mahkemesi kararlarıyla da bağlı olmadığı düzenlenmiştir. Bununla birlikte suçun işlendiğine veya işlenmediğine ilişkin ceza mahkemesinin kesin kararı varsa, hukuk hakimi bu kararla bağlı olup, delil yetersizliğine dayalı beraat kararı ile bağlı değildir.
Dava, sigortalı aracın petrol hırsızlığına uygun hale getirilmesi suretiyle uğradığı hasara ilişkin olarak açılmıştır. .. Asliye Hukuk Mahkemesince hırsızlık suçundan kurulan beraat kararı delil yetersizliği nedeniyle verilmiş olup hukuk hakimi bu kararla bağlı değildir. Sigortalı aracın petrol hırsızlığına teşebbüs aşamasında davalılar nezdinde ele geçirilmiş olduğu... Asliye Ceza Mahkemesinin kesinleşen kararı ile sabittir. Yine davalıların ceza dosyasındaki ifadelerinden dava konusu aracı petrol boru hattına getiren kişi olarak bildirdikleri... isimli şahıs ile birlikte hareket ettikleri anlaşılmakta
olup, ....2. Asliye Ceza Mahkemesince davalıların sahte plaka kullanmak suretiyle evrakta sahtecilik suçunu işledikleri kabul edilmiştir. Bu durumda davalıların petrol boru hattından petrol hırsızlığına teşebbüs aşamasında dava konusu araç ile birlikte yakalanmaları, davalıların aracın plakasını sahte plaka ile değiştirerek evrakta sahtecilik suçunun işlediklerinin kesinleşmiş ceza mahkemesi kararı ile sabit olması, kamyonun şasesinin kesilip uzatılmak ve tank konulmak suretiyle petrol hırsızlığına uygun hale getirilmiş bulunması olguları sigortalı araçta yapılan değişikliklerin davalılar tarafından gerçekleştirilmiş olduğunu açıkça gösterdiğinden davalıların araçtaki zarar miktarından sorumlu olduklarına karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davacıya geri verilmesine, 04/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.