8. Hukuk Dairesi 2010/6617 E. , 2011/861 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali tescil ve katkı payı alacağı
... ile ... aralarındaki tapu iptali tescil olmadığı takdirde katkı payı alacağı davasının reddine dair Menemen Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinden verilen 14.10.2009 gün ve 263/793 sayılı hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş ise de; duruşma talebinin değer yönünden reddine karar verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... vekili, vekil edeni ile davalı ...’nin evlilikleri devam ederken kooperatif yoluyla müvekkilinin kazancı ile satın aldıkları 5141 ada 1 parselde kayıtlı B blok 9 nolu bağımsız bölümü, evlilik birliğinin devamını sağlamak, eşine olan güvenini göstermek amacıyla bedelsiz olarak davalı eş adına tescil ettirdiğini, davalı eşin evlilik süresince herhangi bir çalışmasının bulunmadığını, taşınmazın alımına da katkısının olmadığını açıklayarak anılan taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya kayıt ve tescilini, bu talep yerinde görülmediği takdirde dava tarihindeki belirlenecek bedelinin davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili, tarafların evlilik birliği içerisinde birlikte çalışarak 2 adet ev aldıklarını, boşanırlarken birinin davacıya, dava konusu taşınmazın da müvekkili olan davalıya ait olmak üzere anlaştıklarını, davacının kendisine ait bulunan taşınmazı kiraya verdiğini, açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davacının kendisine ait bulunan taşınmazı tapudan satış suretiyle davalıya sattığını, davacının akit tablosundaki satış iradesiyle çelişen hukuki bir durumu ileri sürmediği gibi davanın haklı bir nedene dayanmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar 23.9.1988 tarihinde evlenmiş, 25.8.2004 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin verilen hükmün 11.7.2006 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden 1.1.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2. maddesi uyarınca boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir.
Dava konusu 5141 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki B blok 2. Kat 9 nolu daire tapuda 17.5.2001 tarihinde davacı ... adına kayıtlı iken aynı tarihte tapudan 4.200,00 TL bedelle satış suretiyle, taşınmaz davalı ...’a temlik edilmiştir.
Dava dilekçesindeki iddianın ileri sürülüş biçimi ve yargılama sırasındaki davacı vekilinin beyanları ile dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, evlilik birliği devamı sırasında, taşınmaz tapuda davacı adına kayıtlı iken, bedelinin davacı tarafından alınmak suretiyle davalıya satışının yapıldığı, bu işlemi evliliğinin devam etmesi ve eşine güven duyduğunu göstermek amacıyla gerçekleştirdiğini açıklayan davacının, yaptığı bu işlemin esasında bağış niteliğinde olduğunun kabulü gerektiği, diğer bir deyişle yapılan işlemin Borçlar Kanununun 234 ve devamı maddeleri gereğince gizli bağış niteliğinde bulunduğu, Borçlar Kanununun 244 ve devamı maddeleri gereğince bağıştan rücu’yu öngören usulüne uygun olarak açılmış bir dava ve istek de bulunmadığı anlaşıldığına göre, davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken, değişik gerekçe ile reddine karar verilmiş olması doğru değil ise de, hüküm redde ilişkin olup sonucu itibariyle doğru görülmüştür.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru bulunan hükmün ONANMASINA ve 17,15 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 1,25 TL"nin temyiz eden davacıdan alınmasına 21.02.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.