10. Hukuk Dairesi 2020/6147 E. , 2021/2972 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
...
Dava, iş kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Mahkemece, (kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin bozma kararına uyularak ilamda belirtildiği şekilde asıl dava dosyasının kısmen kabulüne, birleşen dava dosyasının kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacılar ile davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlerle temyiz edenin sıfatına temyizin kapsam ve nedenlerine göre; davacıların ve davalı ...’nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
Dosya kapsamından 29/09/2010 tarihinde meydana gelen iş kazasından dolayı davacılar murisi sigortalının vefat ettiği, kazanın oluşumunda sigortalının %80, davalı işverenin %20 oranında kusurlu oldukları anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Taleple bağlılık ilkesi” başlığını taşıyan 26. maddesinde hakimin, tarafların istem sonuçlarıyla bağlı olduğu, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği açıklanmış olmakla, hukuk yargılamasına “istemle bağlılık” ilkesi egemen kılınmıştır. Somut olayda davacıların tazminatlara kaza tarihinden yasal faiz uygulanmasını talep ettikleri kaza tarihinin 29/09/2010 tarihi olduğu dikkate alındığında davacı baba lehine hüküm altına alınan maddi tazminatın faiz başlangıç tarihinin talebi aşacak şekilde 29/06/2010 tarihi olarak belirlenmesi isabetsizdir.
Ayrıca 492 sayılı Harçlar Kanunu"nun, (1) sayılı tarifesinin A.III.1.a maddesinde konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden binde 68,31 oranında karar ilâm harcı alınacağı düzenlenmiştir. Bu nedenle mahkemenin alınması gereken karar ve ilam harcını fazla hesaplaması doğru olmadığı gibi manevi tazminatlardan sorumlu olmayan davalı ... şirketinin manevi tazminatlara isabet eden karar ve ilam harcından sorumlu tutulması da hatalıdır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 326. maddesinde kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği, davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkemenin, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştıracağı, aleyhine hüküm verilenler birden fazla ise mahkemenin yargılama giderlerini, bunlar arasında paylaştırabileceği gibi, müteselsilen sorumlu tutulmalarına da karar verebileceği düzenlenmiştir. Bu nedenle asıl dava dosyasındaki kabul/red oranı ve temyiz edenin sıfatı dikkate alındığında davalı ... aleyhine fazla yargılama giderine hükmedilmesi hatalı olmuştur.
Yine, karar tarihinde yürürlükte bulunan 2020 yılı AAÜT’nin 10/2. maddesine göre “Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarife‘nin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez.". Bu açıklamaya göre davalılar lehine, davacı taraf lehine verilen vekalet ücretini tutarını aşacak şekilde manevi tazminat red vekalet ücretine hülmedilmesi doğru olmadığı gibi davacıların davalı ... şirketinden manevi tazminat talepleri bulunmadığı dikkate alındığında manevi tazminat red vekalet ücretinden davalı ... şirketinin de yararlandırılması hatalıdır.
Ne var ki, bu konuların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Hükmün A-3 bendinde yeralan “29/06/2010” rakamlarının silinerek yerlerine geçmek üzere “29/09/2010” rakamlarının yazılmasına,
2-Hükmün “Mahkememiz 2018/426 E. Sayılı dosyası yönünden;” başlığı altında yeralan 1 numaralı bendinin tamamen silinerek yerine geçmek üzere “1-Alınması gerekli 6.891,26 TL harçtan, peşin alınan 216,85 TL harç ve 259,18 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 6.415,23 TL harcın, davalı ... bu tutarın 4.912,41 TL’sinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak üzere, davalı ... Belediyesinden alınarak hazineye irat kaydına,” rakam ve sözcüklerinin,
3-Hükmün “Mahkememiz 2018/426 E. Sayılı dosyası yönünden;” başlığı altında yeralan 2 ve 4 numaralı bentlerinin tamamen silinerek yerlerine geçmek üzere,
“2-Davacı yanın bu dava sebebiyle yapmış olduğu 13.288,87 TL mahkeme masrafının kabul ve reddedilen miktarlar dikkate alınarak hesaplanan 9.450,00 TL’nin davalı ... şirketinden alınarak davacılara verilmesine, davalı ...’nin bu tutarın 9.004,49 TL’lik kısmından davalı ... ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına, bakiye 3.838,87 TL yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına,” rakam ve sözcüklerinin,
“4-Davalı ...’nin bu dava sebebiyle yapmış olduğu 1.913,00 TL mahkeme masrafının kabul ve reddedilen miktarlar dikkate alınarak hesaplanan 616,75 TL’sinin davacılardan alınarak adı geçen davalıya verilmesine, bakiye yargılama giderlerinin davalı ... üzerinde bırakılmasına,” rakam ve sözcüklerinin,
4-Hükmün “Mahkememiz 2018/426 E. Sayılı dosyası yönünden;” başlığı altında yeralan 7 numaralı bendinin tamamen silinerek yerlerine geçmek üzere, “7-Davalı ... kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.sine göre belirlenen 4.050,00 TL manevi tazminat red vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı ...’ne verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacılar ile davalı ..."ne iadesine, 09/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.