18. Ceza Dairesi 2016/18453 E. , 2019/2082 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanığın 276 promil alkollü olarak kullandığı araçla, dört araca çarparak maddi hasarlı trafik kazasına sebebiyet verdiği gözetilerek, Yerel Mahkeme"nin alt sınırdan uzaklaşarak cezanın uygulanmasına ilişkin takdir ve gerekçesinin yeterli olduğu anlaşıldığından tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmeyerek yapılan incelemede;
1- Görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlarından kurulan hükümlerin temyizinde;
Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
TCK"nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesinin, infaz evresinde resen gözetilebileceği,
Anlaşıldığından, sanık ..."nin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye kısmen uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2- Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan kurulan hükmün temyizine gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a- Sanığın idaresindeki otomobili ile, 276 promil alkollü vaziyette seyretmekte olduğu sırada, katılan ... Aytaç"ın içinde bulunduğu araca çarparak basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmasına sebep olduğu ve katılanın tüm aşamalarda şikayetçi olduğunu beyan etmesi karşısında; dosya kapsamında, sanığın tek bir eylemi ile taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarının oluştuğu, taksirle yaralama suçunun zarar suçu, TCK"nın 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun ise tehlike suçu olduğu, her iki suçun birlikte işlendiği hallerde sanığın hangi suç nedeniyle cezalandırılacağı belirlenirken suçlar için Kanun"da öngörülen cezaların ağırlığı değil, zarar- tehlike suçu kriterinin esas alınması gerektiği buna göre; sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasının mümkün olması halinde sadece taksirle yaralama suçundan cezalandırılması, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hüküm verilmesine yer olmadığına karar verilmesi, kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi veya şikayetten vazgeçme nedeniyle taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmaması halinde ise TCK"nın 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılmasının gerektiği, bu açıklamalar ışığında, somut olayda katılanın aşamalardaki beyanlarında sanıktan şikayetçi olduğunu belirttiği dikkate alındığında; sanığın bilinçli taksirle yaralama suçundan dolayı mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde, atılı trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan dolayı mahkumiyetine karar verilmesi,
b- Kabule göre de;
TCK"nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.