12. Hukuk Dairesi 2015/32493 E. , 2016/8574 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibine karşı keşideci borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda; takibe dayanak çekin keşide tarihinin aylar hanesinde mevcut olan ""2"" rakamının tahrif edilerek ""4"" rakamına dönüştürülüp üzerine paraf imza atıldığını, bu düzeltmenin ve paraf imzanın kendisine ait olmadığını, çekin bu haliyle kambiyo senedi vasfını kaybettiğini ileri sürerek takibin iptali isteğinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
HMK."nun 207. maddesi hükmü gereğince; senetteki düzeltmelerin borçlu (keşideci) tarafından paraf edilmesi gereklidir. Yani, senette mevcut olan çıkıntı veya senet metni altındaki hak ve silinti ayrıca tasdik edilmemiş ise, inkâr halinde yok hükmündedir. Bu nedenle, senet üzerinde yapılan değişikliklerin geçerli olabilmesi için, düzenleyen tarafından imza veya paraf edilmek suretiyle onaylanması gerekir. İmzaya veya paraf imzasına itiraz halinde ise, mahkemece, yöntemince imza incelemesi yapılmalıdır. Düzeltmenin onaylı olmaması veya imzanın keşideciye ait olmadığının anlaşılması halinde, düzeltme yok hükmünde olup, senedin düzeltme öncesi durumuna göre değerlendirme yapılır. Borçlunun söz konusu itirazları sabit olduğu takdirde; çekin TTK."nun 796. ve 808. maddelerinde (Eski TTK."nun 708. ve 720.maddeleri) öngörülen yasal süreden sonra ibraz edildiği sonucuna varılacak ve İİK."nun 170/a-2. maddesi uyarınca takibin iptaline karar verilebilecektir.
Çekin keşide tarihinde tahrifat yapıldığı ve paraf imzasının da sahte olduğu yönündeki itirazlar, çizimi özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden HMK."nun 266.maddesi uyarınca bilirkişi incelemesi ile sonuçlandırılmalıdır. Çek, keşideci tarafından düzenlenmiş olduğundan, çek üzerindeki çıkıntı ve değişikliklerin keşideci tarafından paraf edilmesi gerekir.
Somut olayda, mahkemece, takibe dayanak çek üzerinde yaptırılan inceleme sonucunda bilirkişi tarafından düzenlenen 15.07.2013 havale tarihli ek raporda; inceleme konusu ""4"" rakamının iddia edildiği gibi ""2"" rakamından değiştirilerek ""4"" rakamına dönüştürüldüğüne dair fiziksel bir bulgu saptanmadığının bildirildiği, bilahare, ..."nca tanzim edilen 29.06.2015 tarihli raporda ise; çekin keşide tarihinin aylar hanesinde evvelce mevcut form itibari ile herhangi bir rakamla eşleşmeyen grafik unsurun üzerine mevcut ""4"" rakamının yazılmış olduğunun ifade edildiği, söz konusu her iki raporda da; çekin keşide tarihi üzerindeki paraf imzasının keşideciye ait olup olmadığı hususunun tespit edilemediğinin belirtildiği, mahkemece de, ... raporunun hükme esas alındığı ve çekin keşide tarihinin aylar hanesinde ""4"" rakamı yazılmadan önce herhangi bir rakamla eşleşmeyen grafik unsurunun bulunduğu kabul edilerek sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, anılan her iki bilirkişi raporuyla da takibe konu çekin keşide tarihinde tahrifat yapılmadığı hususunun belirlenmiş olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, dosyada aldırılan rapor içeriklerine göre; borçlu tarafından ileri sürülen çekteki keşide tarihinde tahrifat bulunduğu yönündeki iddianın ispatlanamadığı açıktır.
O halde, mahkemece, borçlunun itirazının reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.