7. Ceza Dairesi Esas No: 2014/30088 Karar No: 2016/9122 Karar Tarihi: 19.09.2016
Petrol Kaçakçılığı - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2014/30088 Esas 2016/9122 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi, sanıklardan birinin petrol kaçakçılığı suçlamasıyla hüküm giymesi ve diğerinin beraatine karar verdi. EPDK vekili katılmış olsa da, mahkeme onun talebini değerlendirmemiştir. Sanıkların temyiz başvurusu üzerine, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin karar bozulmuştur. Eylemlerin benzer mahiyette olduğu için diğer dosya ile birleştirilip zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği düşünülmemiş, bu nedenle hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri: 5320 sayılı Yasa'nın 8/1.maddesi, 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi.
7. Ceza Dairesi 2014/30088 E. , 2016/9122 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Petrol Kaçakçılığı HÜKÜM : Sanık ... hakkında beraat, sanık ... hakkında hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; I- Müşteki EPDK vekilinin katılma talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı CMK.nun 260.maddesi gereğince, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için yasa yollarının açık olduğu, sanık ... hakkında kurulan hükmü temyize yetkisi bulunduğu gözetilerek yapılan incelemede; Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre EPDK vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, II- Sanık ..."in temyiz talebinin incelenmesinde ise; İncelemeye konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 14.04.2011, iddianame düzenleme tarihinin ise 03.08.2011 olduğu, aynı gün incelemesi yapılan Dairemizin 2014/30851 Esas numarasında kayıtlı aynı mahkemenin 2011/293 E. - 2013/126 K. sayılı dosyasına ilişkin suç tarihinin 27.04.2011, iddianame düzenleme tarihinin ise 27.05.2011 olduğu, anılan her iki dosyada da sanığın eylemlerinin benzer mahiyette olduğu dikkate alınarak, her iki dosya birleştirilip, sanığın bu eylemleri bir suç işleme kararı icrası kapsamında işleyip işlemediği ve hakkında TCK"nun 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususu tartışıldıktan sonra bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün. 5320 sayılı Yasa"nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 19/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.