Esas No: 2019/13318
Karar No: 2022/11983
Karar Tarihi: 08.09.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/13318 Esas 2022/11983 Karar Sayılı İlamı
8. Ceza Dairesi 2019/13318 E. , 2022/11983 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Gereği görüşülüp düşünüldü:
5271 sayılı CMK.nın 231/11. maddesine göre denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işleyen sanık hakkında açıklanması geri bırakılan kararın aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, 5237 sayılı TCK.nın 50/1-a. maddesi gereğince hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilmişse de, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının açıklanması sırasında aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2. maddesinin "bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır." hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun'un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, mercii tarafından, tebligata Tebligat Kanunu'nun 23/1-89 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, "Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması" gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği göz önüne alınarak, yukarıda açıklanan hususlar yerine getirilmediği anlaşılmakla, somut olayda; hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra, hükmün açıklanmasını gerektiren koşulların oluşup oluşmadığının tespiti bakımından sanığın adına çıkarılan "denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yerine getirmemesi halinde, duruşma açılmasını müteakip, gelmediği takdirde duruşmaya devam edilerek hükmün açıklanacağına ilişkin" ihtarı da içeren meşruhatlı davetiyenin öncelikle duruşmada bildirdiği adrese Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılarak tebliğ edilmesi, tebliğ imkansızlığı durumunda ise Tebligat Kanunu hükümlerine göre hareket edilerek, duruşmadan haberdar edilmesi gerektiği gözetilmeden bila tebliğ sonucu yokluğunda yargılama yapılmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün öncelikle bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 08.09.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.