(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2012/922 E. , 2013/9950 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar vermek ve konut dokunulmazlığını ihlal etmek
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığındaki suç tarihlerinin 22-23-24.10.2007 yerine 24.10.2007 olarak yanlış yazılması, yerinde düzeltilmesi olanaklı yazım hatası kabul edilmiştir.
I- Sanık hakkında müşteki ...’a yönelik mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık ... müdafiinin temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II- Sanık hakkında müşteki ...’a yönelik hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Tanık ...’un 23.10.2007 tarihinde saat 18:30 sıralarında işyerine gelen sanığın iflas eden eniştesinin evinde 2. el satılacak eşya olduğunu söyleyip, yanında çalışan diğer tanık ... ile eşyalara bakmaya gittikten kısa süre sonra tekrar işyerine geldiğinde, sanıktan sonradan müşteki ...’ın evinden çalındığını öğrendiği eşyaları satın aldığını söylemesi ve olay tarihinde de güneşin saat 18:27’de battığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 6/1-e maddesine uygun olarak, eylemin geceleyin işlendiğine dair delil bulunmadığı gözetilmeden,sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 143. maddesi ile uygulama yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 20.12.2011 gün 2011/2-363 esas ve 2011/286 sayılı kararına göre bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında müşteki ...’a yönelik hırsızlık suçundan kurulan hüküm fıkrasındaki “5237 sayılı TCK"nın 143. maddesinin uygulanmasına” ilişkin bölümün çıkarılması ve cezanın 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 43/1, 62. maddeleri gereğince sonuç olarak 2 yıl 1 ay hapis cezası şeklinde belirlenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Sanık hakkında müşteki ...’e yönelik hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından; müşteki ...’a yönelik ise konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Müşteki ... 30.10.2007 tarihinde Cumhuriyet Savcısı huzurunda alınan beyanında uzlaşmak istemediğini belirtmesi karşısında, tebliğnamedeki bu yönde bozma isteyen düşünce benimsenmemiştir
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın 22.10.2007 günü gündüz vakti müşteki ...’in evinden elektrik süpürgesi, TV, vantilatör, bisiklet gibi çok sayıda ev eşyasını çaldıktan sonra, 24.10.2007 günü müşteki ...’ın evinde hırsızlık yaparken yakalandığında; suçunu ikrar edip, müşteki ...’in evinden çaldığı eşyaları sakladığı yeri göstererek başvurusu olmayan müşteki ...’e çalınan eşyalarının büyük bir kısmının iadesini sağladığının anlaşılması karşısında; kısmi iade nedeniyle müşteki ...’in rızası sorularak, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168/1-4. maddesinin uygulama koşullarının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Tanık ...’un 23.10.2007 tarihinde saat 18:30 sıralarında işyerine gelen sanığın iflas eden eniştesinin evinde 2. el satılacak eşya olduğunu söyleyip, yanında çalışan diğer tanık ... ile eşyalara bakmaya gittikten kısa süre sonra tekrar işyerine geldiğinde, sanıktan sonradan müşteki ...’ın evinden çalındığını öğrendiği eşyaları satın aldığını söylemesi ve olay tarihinde de güneşin saat 18:27’de battığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 6/1-e maddesine uygun olarak, müşteki ...’a yönelik eylemin geceleyin işlendiğine dair delil bulunmadığı gözetilmeden,sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 116/4. maddesi ile uygulama yapılması,
3-Sanık hakkında müşteki ...’e yönelik konut dokunulmazlığının ihlali suçu ile ilgili olarak, 5271 sayılı CMK"nın 5560 sayılı Kanun ile değişik 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma hükümlerinin değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4-Suç tarihinde kasıtlı suçtan hükümlülüğü bulunmayan sanık hakkında, 08.02.2008 tarih ve 26781 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanunun 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi uyarınca ve bu maddenin 6. fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Kanunun 7. maddesi ile eklenen cümle de gözetilerek; müştekiler ... ve ...’a yönelik konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından müştekilerin zararının bulunmadığı da değerlendirilip denetim olanağı verecek biçimde karar yerinde tartışılarak, anılan Kanun maddesinin uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerekirken, “zararın giderilmediği” biçiminde yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile CMK’nın 231. maddesinin uygulanmamasına hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, 08.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.